Öğrenilmiş çaresizlik

Bu madde veya bölüm Kazanılmış başarısızlık sendromu (psikoloji) maddesine çok benzemektedir ve bu iki maddenin tek başlık altında birleştirilmesi önerilmektedir. Birleştirme işlemi yapıldıktan sonra sayfaya {{Geçmiş birleştir}} şablonunu ekleyiniz.

Öğrenilmiş Çaresizlik, organizmanın göstermiş olduğu tepkilerin sonuca ulaşmaması durumunda, sonucu değiştiremeyeceğine karşı oluşan inançtır. Bireysel ve sadece bir kehanetten ibaret olan bu durumdaki birinin benlik saygısı düşer.

Martin E. P. Seligman’ın 1965 yılında öğrenme ve korku arasındaki ilişkiyi incelerken Ivan Pavlov’un Klasik Koşullanma deneyinde keşfettiği bir kavramdır.

Ne kadar ders çalışırsa çalışsın sınavdan düşük not alan birinin; "Nasıl olsa yüksek not alamayacağım." deyip ders çalışmaktan vazgeçmesi öğrenilmiş çaresizlik belirtisidir.

Öğrenilmiş çaresizlikte pasiflik söz konusudur. Ayrıca öğrenilmiş çaresizlik içerisinde olan birinde, pekiştireç ve cezadan kaçmaya isteksizlik vardır. Aslında bir nevi depresyon olarak algılanan öğrenilmiş çaresizlik, bunalımdaki insanların çaresizliği öğrenmesi sonucu meydana gelmektedir. Bu tip insanlar depresif durumda oldukları için hedeflerine Ne olursa olsun yapamayacağım. mantığıyla yaklaşmaktadır. Bununla beraber depresyon, öğrenilmiş çaresizliğe göre daha kapsamlı bir ifadedir. Çünkü öğrenilmiş çaresizlik belirli bir hedef ya da olguyla ilişkilendirilebilir. Fakat depresyon daha genel ve görecelidir.

Kaynakça

This article is issued from Vikipedi - version of the 8/20/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.