Öreke Kayalıkları
Öreke Kayalıkları ya da Öreke Adaları ya da halk arasındaki diğer kullanımlarıyla Hera, Roke), İstanbul'da Sarıyer ilçesine bağlı Rumelifeneri köyünde yer alan 5 adet büyük boyutlu yekpare kayadır. Günümüzde kayalıklarla asıl kara arası liman yapımı için doldurulmuş ve en büyük kaya ile kara arasında tam bağlantı sağlanmıştır.
Adının kökeni ve geçmişi
Adacıklar, İstanbul Boğazı ile Karadeniz'i birbirinden ayıran hatta yer alır. Bu stratejik öneminden dolayı, adacıklara en yakın yerlerde çok eski dönemlerden beri yerleşim olmuş ve bu adacıklar yöre halklarından ilgi görmüştür. Bizans döneminde adacıklar Kyanaeis ve Symplegades gibi adlarla anılmıştır. Bu dönemde, kayalardan en büyüğünün doruk noktasına deniz kazalarının önlenmesi ve gemilere yol göstermek için Pompeus sütunu ya da Nişangâh taşı adı verilen bir dikilitaş koyulmuştur. Dikilitaşın yazıtında yazılanların 3 sıra olduğu saptanmış, daha sonra bunun Tiberius'a adandığı ve sefere çıkacak denizcilerin burada badirelerden korunmak için tanrılara kurban kestiği öğrenilmiştir.[1]
Osmanlılar Rumeli'de fetihlere başlayınca yöreye Türk göçü başlamış, Türklerce bu kayalara değişik dönemlerde Kanlıkayalar, Kocataş, Körtaş, Mavikayalar, Kızılkayalar, Orakiye ve Öreke gibi adlar verilmiştir.[2] Günümüzde Rumelifeneri köyü sınırları içinde, köyün limanıyla bitişik durumdadır. Halk arasında Roke Kayalıkları olarak bilinmektedir. Adacıklar ve tepesinde bugün yalnızca kalıntıları görülebilen sütunun adı, Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sinde ve günümüzde Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi'nde yer alan Ali Macar Reis'in Atlas'ında da geçer.