14 Yaşındaki Küçük Dansçı
La Petite Danseuse de Quatorze Ans (14 Yaşındaki Küçük Dansçı), Edgar Degas tarafından 1881’de yapılan heykel. Modern sanat tarihinin en iyi bilinen ve sevilen heykellerinden biridir.
Heykele, Marie Genevieve van Goethem (ya da Goetham) adlı bale öğrencisi modellik yapmıştır. Balmumundan yapılmıştır. Üzerinde gerçek bir tütü ve bale pabuçları, başında da at kılından yapılmış bir peruk ve saç kurdelası vardır. Degas’ın ölümünden sonra bronzdan kopyaları yapılarak dünyanın pek çok müzesinde sergilenmeye başlanmıştır. Balmumundan yapılmış olan orijinal heykel, 1999’da 12.337.500 Amerikan doları ödeyen Fransız işadamı Francois Pinault’a satılmıştır. 14 Yaşındaki Küçük Dansçı, Degas’ın hayatında sergilediği tek heykeldir. Daha sonra pek çok küçük heykel yapmıştır, ama bunlar ölümünden sonra sergilenmiştir. Degas, heykelleri daha çok resimleri için bir ön hazırlık olarak düşünmüş, doğal hareketi incelemek ve resimlerine daha canlı bir ifade verebilmek için önce kilden ve balmumundan heykeller yapmıştır. 14 Yaşındaki Küçük Dansçı ise 1880’de sergilenmek üzere planlanmış bir eserdir. Ancak o tarihte heykelin sergilenmeye hazır olmadığını düşünen Degas, boş bir camekanı sergilemiş, ertesi sene bu camekanın içine artık hazır olan heykelini yerleştirmiştir. Eseri, dönemin eleştirmenlerinden çok farklı tepkiler almıştır. Pek çok eleştirmen heykelin çirkin olduğunu, maymuna benzediğini söylemiştir. Heykelin beğenilmemesinde, o dönemde sanatseverlerin koyu renk bronzdan ya da beyaz mermerden heykellere alışık olmasının etkisi olmuştur. Degas’ın heykelinin balmumundan yapılması ve üzerinde gerçek bir kostümün olması o dönemde yadırganmış olsa da ileriki dönemlerin kübist, sürrelaist ve geç dönem 20. yüzyıl sanatçıları heykelin bu özelliklerinden etkilenmişlerdir. Küçük Dansçı’nın dar alın ve çıkık çene yapısına sahip olması ve o dönemde böyle bir fiziksel yapının ikinci sınıf insanları tanımlamada kullanılıyor olması Degas’ın bir dansçıyı değil, bir fahişeyi anlatmakta olduğunun düşünülmesine yol açmıştır.
Gerçek küçük dansçı: Marie Genevieve van Goethem (ya da Goetham)
Paris’te yaşayan Belçikalı bir terzinin üç kızından ortancasıdır. Üç kız kardeş, Paris Opera-Bale’de bale öğrencisi olmuşlar, babaları öldükten sonra anneleri çamaşırcılık yapmaya başlamıştır. Degas, Paris Opera Evi’nin performanslarını düzenli olarak izlemeye gitmiştir ve dansçıların sahne arkasındaki hallerini ilk resmeden ressam olmuştur. Marie ve kardeşleri ona modellik yapmışlardır. Ressam ile Marie arasındaki ilişki konusunda farklı yorumlar vardır. Bale okulunun zengin erkek misafirleri olması, balerin kızların kendilerini koruma altına alacak erkekler araması 1880lerde normal karşılanmaktadır. Bu üç kız kardeşin annesinin onları bu erkeklere fahişe olarak sunduğu da söylenmektedir. Marie’nin ablasının (Antoniette) Kara Kedi adlı barda hırsızlık yaparken yakalanıp tutuklandığı, annesi tarafından fuhuş yapmaya zorlanmış olduğu söylenmektedir. Marie, muhtemelen ablasının yerine geçmiştir. Dans provalarına geç kalmaya başladığı için Bale Okulu’ndan 1882’de atılmıştır. Gazete sütunlarında ondan “ahlakı bozuk bir kız” olarak bahsedilmiştir. Marie ablasının izinden giderken, küçük kız kardeşi (Charrlotte) 50 yıl boyunca baleyi bırakmamış, dansçılıktan sonra bale öğretmenliği yapmıştır. İki ablasının batakhanelere düşmesine karşın o, alanında saygın bir kişiye dönüşmüştür, bale profesörü sıfatını kazanmış ve 1933’te emekli olmuştur. 17 yaşında bale kariyeri sona eren Marie’nin evlendiğine, çocuk sahibi olduğuna ya da öldüğüne dair herhangi bir kayıt bulunamamıştır.
Heykelin bronz kopyaları
Heykelin bronz dökümünün yapımı kendisi teklif edildiyse de Degas bunu kabul etmemiştir. “Bronz, heykelin sonsuza kadar yaşamasını sağlar, bunu yapmak büyük sorumluluk ister” diyerek teklifi reddetmiştir. Degas’ın 1917’de ölümünün ardından varisçileri, bronz dökümlere izin vermiştir. Degas’ın arkadaşı Paul Albert Batholome Almanya’da bronz dökümler yapmıştır. Pek çok ünlü müzede bu kopyalar serglenmektedir. Bu bronz kopyalar, bazı eleştirmenlerce olumsuz karşılanmıştır. Balmumunun heykelin narinliğini sağladığını ve ten rengini bile çok gerçekçi bir şekilde heykele aktarılabilmesinin bu madde sayesinde olduğunu söyleyen eleştirmenler, bronz heykellerde bütün bunların kaybolduğunu söylemişlerdir. Ancak ünlenen heykeller bu bronz kopyalardır. Bir heykele ödenen en yüksek ücret alanında 14 yaşında Küçük Kız heykelinin bronz kopyaları rekor kırmıştır.