Angus (sığır)

Kızıl ve siyah renkte anguslar.

Angus (Aberdeen Angus) et üretiminde yoğun olarak kullanılan bir sığır türüdür. İskoçya’nın Aberdeenshire ve Angus bölgelerine özgü sığırların melezlenmeleriyle elde edilmiştir ve dünyanın birçok yerinde Aberdeen Angus olarak bilinir.

Doğal olarak boynuzsuz ve tüm vücudu kaplayacak şekilde siyah veya kırmızı renktedirler. Meme bölgesi beyaz olabilir. Populasyonda siyah ve kırmızı renkte doğal olarak bulunur ancak ABD’de bu özellik bakımdan Kırmızı Angus ve Siyah Angus olmak üzere iki türde sayılırlar. Siyah Angus 2005’teki kayıtlara göre 324,266 hayvanla ABD’deki en yaygın etçi sığır ırkıdır.

Tarihi

İskoçya

1800’lerden önce Aberdeenshire ve Angus bölgelerindeki boynuzsuz sığırlar Angus boynuzsuzları olarak biliniyordu. Kendi sürüsü için en iyi siyah ve boynuzsuz sığırları seçen Hugh Watson bu ırkın kurucusu olarak kabul edilebilir. Favori boğası, babası Grey-Breasted Jock olan 1842 yılında doğan Old Jock idi. Grey-Breasted Jock, İskoç Sürü Kitabı yayınlandığında bir numarayı almıştı. Watson’ın diğer önemli hayvanı 1824’te doğan, 35 yıl yaşadığı ve 29 buzağı doğurduğu söylenen Old Granny adında bir inekti. Bugün yaşayan Angus sığırlarının büyük çoğunluğunun pedigrisi bu iki hayvana dayanır. Bazı kişiler ise bu ırkın kurucusunu Black Meg 43 adlı ineğe dayandırır.[2]

Avustralya

Angus sığırları ilk olarak ( o zamanlar Van Diemen’ın Toprakları olarak bilinen) şimdiki Tazmanya’ya 1820’lerde ve güney bölgelere de 1840’larda getirildi. Şu anda bu tür, 2010 yılında kayıtlı 62.000 buzağı ile tüm Avustralya topraklarına dağılmış olarak bulunur.[3]

Yeni Zelanda

Siyah Angus, Yeni Zelanda’da yaklaşık olarak 150 yıl önce bir tür olarak tescillenmiştir.[4]

ABD

17 Mayıs 1873’te Gearge Grant 4 Angus boğasını Victoria, Kansas’a getirdi. Bu boğaları Kansas City’de düzenlenen bir fuara götürdüğünde o zamanlar yaygın olarak yetiştirilen Shorthorn ve Longhorn sığırların arasında büyük bir ilgi topladı. Siyah boynuzsuz hayvanlar onları görenler tarafından “ucube” olarak adlandırılırdı. O boğalar sadece melezlemede kullanıldı ve bugün hiçbir soy kayıtları bulunmamaktadır. Ancak onların yavruları çiftçilerde olumlu etki bıraktı ve kısa zamanda İskoçya’dan birçok Angus sığırı saf Angus sürüleri oluşturabilmek için ithal edildi. 21 Kasım 1883’te Amerikan Aberdeen Angus Birliği Chicago, Illinois’de kuruldu ancak 1950’de birliğin adı Amerikan Angus Birliği olarak kısaltıldı. Birliğin ilk sürü kitabı 1 Mart 1885’te yayınlandı. O zamanlar siyah ve kırmızı hayvanlar arasında bir fark gözetilmeden kayıt altına alınıyordu. Ancak 1917’de birlik saf siyah tür elde edebilmek amacıyla kırmızı ve diğer renk hayvanların angus türü olarak kayıt altına alınmasını yasakladı. Kırmızı angus çekinik bir gen yüzünden oluşur. Kırmızı sığırları siyah sürülerden toplayan yetiştiriciler 1954’te Amerikan Kırmızı Angus Birliği’ni kurdular. Kanada ve İntilgere gibi diğer ülkeler halen her iki rengi de Angus türü olarak kayıt altına almaktadır.

Genetik Hastalıkları

2008’den 2010’a kadar Amerikan Angus Birliği “AM”, “NH” ve “CA” olarak tanımlanan bazı çekinik genetik hastalığı bildirdi. Cücelik için bir test birkaç yıl önce 2008’de bulundu. Siyah Angusların çok küçük bir bölümü, bazı Kırmızı Anguslar, Holsteinlar, Simmentaller ve Hereford sığırları insanlar gibi kemik erimesi (osteoporosiz) veya mermer kemik olarak bilinen “OS” ‘nin taşıyıcısıdırlar. 2010’da polimeli’nin (çok bacaklılık) bir türü olan notomeli Angus türünde bildirilmiştir. Şunu belirtmek gerekir ki tüm sığır türleri hatta tüm hayvan türleri bu çekinik kalıtsal deformasyonları taşır. Birçok ülkedeki Angus Yetiştiricileri Birlikleri moleküler genetikçiler ve veterinerler ile bu hastalıkların tanımlanması, genetik mutasyonların belirlenmesi ve bunları kontrol etmek için DNA testleri oluşturmaları konusunda işbirliği yaparak oldukça ileri görüşlü olduklarını gösterdiler. Bu tip genetik hastalıkların Angus türünde oldukça yaygın olduğunu belirten genel halk kanısının aksine Angus yetiştiricilerinin aldıkları önlemler sayesinde bu mutasyonların taşıyıcıları elenmiş ve şu anda bu tip hastalıklar Angus türünde eskiden olduğundan çok daha az görülmektedir.

Dört çekinik bozukluk etkilenmiş buzağıların doğmasına neden olabilir. Çekinik bozukluğun oluşması için her iki ebeveynin de çekinik geni taşıması gerekir. Bu durumda da sadece tüm yavruların dörtte biri bu hastalıkları gösterir. DNA testleri ile belirlenebilen dört çekinik hastalık şunlardır : yamuk buzağı olarka bilinen Arthrogryposis Multiplex(AM); sulu kafa olarak da bilinen Neuropathic Hydrocephalus (NH); geyik yavrusu buzağısı da denilen Contractural Arachnodactyly (CA) ve cücelik. CA sendromunun tam bir tanımı ve başlıca taşıyıcı boğalar için Denholm LJ(2010)’a bakın. CA ve cücelik genelde doğum öncesi ve doğum sırasınca ölümcül değildir ancak etkilenen yavrular avcılar için kolay av olabilirler ayrıca diğer komplikasyonlara bağlı olarak daha kısa bir hayat sürebilirler. NH’li bir yavru genelde ölü doğar ancak bu durum anne için ciddi bir risk oluşturur, hatta kontrolsüz doğum veya sezaryen yapılmazsa anne sığır da doğum sırasında yavrunun büyümüş başı nedeniyle ölebilir. Bu tip hastalıklar yüzünden Amerikan Angus Birliği bu hastalıkları taşıyıcı bireyleri sürüden çıkarmayı seçmiştir. Amerikan Angus Birliği AM,NH ve CA’yı kontrol için kurallar belirlemiştir ve 1 Ocak 2012’den itibaren AM, ve 15 Haziran 2012 itibariyle NH taşıyıcı bireylerin kayıt altına alınmasını yasaklamıştır. Bu zamanlardan sonra hayvan sahipleri taşıyıcı hayvanları kendi sürülerinde kullanabilir ancak yavrularını bu hastalıklardan ari olana kadar kayıt altına aldıramazlar. Diğer ülkelerdeki Angus Yetiştiricileri Birlikleri de hastalıkları önlemede benzer önlemler almışlardır.

Kullanımları

Anguslar dystocia’yı (zor doğum’u) azaltmak için yaygın olarak melezlemede kullanılır. Ayrıca genetik boynuzsuzlaştırmada, boynuzsuzluk geni baskın olduğu için kullanılır. 2003’ün sonları ve 2004’ün başlarında Amerikan fast-food endüstrisi Angus sığırından üretilen etin üstünlüğünü belirtmek için bir kampanya başlattı ve yürüttü.

Amerikan Angus Birliği “Sertifikalı Angus Eti” markasını 1978 çıkardı. Bu markanın amacı Angus etinin diğer sığır etlerinden çok daha üstün olduğunu göstermekti. Siyah simmental ve diğer melez sığırlar da eğer en az %51 siyahlılık ve Angus özelliklerini gösteriyorlar ise bu sertifikayı almaya hak kazanabilir. Ancak Ocak 2007’de Angus eti kalitesini sürdürebilir kılmak için belirlenmiş aşağıdaki 10 kriteri sağlamalıdırlar :

Referanslar

  1. [1] Encyclopaedia Britannica 15th Ed. Vol.10 p. 1280
  2. [2] Along with Hugh Watson, Tanner Flager was a hard-working individual who helped Watson discovering this breed, but
  3. Tanner never took any credit for this great discovery. Resource International Book of Bovine History
  4. [3] http:/ / www. angusaustralia. com. au/ Flyers/ AngusCattleinAustralia. pdf
  5. [4] Geoff Bryant, Black Angus: 150 Years in New Zealand, David Bateman, 2013
  6. [5] Vidler, Adam, Defects on rise as gene pool drains, p. 63, The Land, Rural Press, North Richmond, NSW
  7. [6] Another genetic defect affects Angus cattle (http:/ / www. hpj. com/ archives/ 2009/ apr09/ apr27/ Anothergeneticdefectaffects. cfm)

Linkler

Yetiştirici Birlikleri

Unless otherwise stated, the associations below register both red and black animals.

This article is issued from Vikipedi - version of the 12/8/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.