Askerî casusluk ve şantaj davası

Askerî casusluk ve şantaj davası
Davacı Kamu adına İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı
Davalı Emekli Albay İbrahim Sezer'in de olduğu 16 tutuklu toplam 56 sanık

Askeri casusluk ve şantaj davası, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri sızdırmak suçlamasıyla İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayan davanın [1] karar duruşması 29 Ocak 2016 günü Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesinde yapıldı. Mahkeme Heyeti Başkanı Selçuk Kaya tüm sanıkların beraatine karar verildiğini açıkladı.

Özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen tarafından hazırlanan iddianamede 16’sı tutuklu, 56 sanık ve 68 müşteki bulunuyor. 250 sayfalık iddianame 10 Şubat 2011 tarihinde tamamlandı ve İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.

İddianame 11. Ağır Ceza Mahkemesince oy birliğiyle 23 Şubat 2011'de onaylanarak, iddianameyle beraber hazırlanan tensip zaptında 16 tutuklu sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. İlk duruşması 20 Nisan 2011'de yapıldı.[2]

Dava konusu

Tuğamiral Şafak Yürekli ile Tuğamiral Fahri Can Yıldırım’ın da sanıkları arasında bulunduğu iddianamede, 28 Nisan 2010’da emniyet birimlerine gelen bir mail ihbarında “Vika, Dilara ve Gül isimli kadınların liderliğinde bir fuhuş çetesinin yurt dışından bayan getirerek zorla fuhuş yaptırdığı, bu çete içerisinde 18 yaşından küçük bayanların da bulunduğu ve fuhuş yaptırılan bayanların uyuşturucu bağımlısı yapılarak kullandığı" şeklinde bilgiler olduğu belirtildi.

Örgütün yöneticisi olmakla suçlanan ve 172 yıla kadar hapsi istenen emekli Albay İbrahim Sezer'in evinde bulunan DVD'deki dokümanlardan, çetenin savunma sanayinin kritik projelerini yabancı servislere sattığı, TSK'ya ait savaş uçaklarının apron, bakım atölyeleri ve hangarlardaki görüntülerini topladığı anlaşıldı.Erdek Deniz Üs Komutanlığı'nın kroki ve fotoğrafları Cemhan Katar tarafından temin edilip İbrahim Sezer'e gönderilmiş. İddianameye göre kilit isimler bayanlarla fuhuş yaptırılarak kontrol altına alınıyor ve istenilen bilgi ve belgeler şantaj yoluyla elde ediliyordu.

Dava Süreci

İddianame

İddianamede suç örgütünün ayrı ayrı hücre yapılanmasına sahip olduğu ancak tüm faaliyetleri birlikte koordine içerinde hareket ettiklerinin tespit edildiği belirtildi. Söz konusu suç örgütünün yaklaşık 5 bin kişinin kişisel verilerinin hukuka aykırı olarak kaydettiği iddia edilmektedir.

İzmir Hava Radar Komutanlığı'na ait görüntüler

İzmir Hava Radar Komutanlığı'na ait görüntü ve 36 adet fotoğraf konusunda Genelkurmay'ın savcılığa gönderdiği yazıda: "Ele geçen bazı fotoğraf ve videolar, radara düzenlenebilecek saldırı ya da sabotajlara yönelik keşif bilgisi sağlayacak niteliktedir." denildi [1].

Emekli Albay İbrahim Sezer'in Kadıköy'deki evinde yapılan aramada el konulan DVD'de yer alan ve sanıklardan Ebru Nilhan Bozkurt tarafından oluşturulduğu anlaşılan 'Ebru Nilhan' isimli klasörde, 'Topel görüntü' başlığıyla 6 adet video dosyası olduğu aktarılıyor. Bu dosyalarda TSK'ya ait savaş ve nakliye uçaklarının apronda park edilmiş haldeyken gizlice çekilmiş görüntüleri ile uçak bakım atölyeleri ve uçak hangarlarına ait görüntülerin bulunduğu belirtiliyor. Söz konusu video dosyasındaki görüntülerin, 'açıklanması yasaklanan ve niteliği itibarıyla gizli kalması gereken' görüntüler olduğunun tespit edildiği ifade ediliyor. 'Topel görüntü-önemliii' adlı metin belgesinde, Tüm saha sorumluları Haziran 2010 sonuna kadar birliklerden önemli yerlerin görüntülerini kamera kaydı yaparak, kuryeler aracılığıyla bana ulaştırsın, görüntülere açıklayıcı not eklemeyi unutmayın. Gerekli cihazları Erkan Demir'den temin edebilirsiniz. deniliyor. İddianamede, söz konusu talimatın Zeki Metsen tarafından verildiği tespiti yer alıyor. 'Topel görüntü' adlı klasördeki görüntülerin sanık Ebru Nilhan Bozkurt'a bağlı hareket eden kişiler tarafından gizli bir şekilde çekildiği ve daha sonra Bozkurt tarafından örgüt yöneticisi Zeki Mesten'e teslim edildiği belirtiliyor. Mesten'in de bu verileri İbrahim Sezer'e gönderdiğinin anlaşıldığı aktarıldı.

İddianamede, şüpheli Emrah Küçükakça'dan ele geçirilen hard diskteki 'akademi' isimli klasörde bulunan 'cdl/fotos' adlı dosyada, İzmir Hava Radar Komutanlığı'na ait toplam 36 adet fotoğraf olduğunun görüldüğü belirtiliyor. Bu fotoğraflardan 8'inin radara düzenlenebilecek saldırı ve sabotajlara yönelik keşif bilgisi sağlayacak nitelikte gizli belge olduğunun bildirildiği kaydediliyor.

İddianamede, Şüphelilerden ele geçirilen bu gizli belgelerle ilgili Genelkurmay Başkanlığı'ndan alınan cevabi yazılarda, belgelerle ilgili gizlilik derecelerinin yanı sıra 'yabancı bir devletin eline geçmesi durumunda yabancı devlete yarar sağlayacak bilgilerden olduğu' özellikle belirtilmiştir. ifadeleri yer alıyor.

Erdek Deniz Üssü'ne ait görüntüler

Casusluk çetesi, Erdek Deniz Üssü'ne ait fotoğrafları da para karşılığında satın almış. Örgüt yöneticisi olarak gösterilen emekli Albay İbrahim Sezer'in evinde yapılan aramada ele geçirilen bir mektupta sanık Cemhan Katar tarafından Albay Sezer'e hitaben yazılan notlar yer alıyor. Notta, "Sezer'ciğim gönderdiğin kız çok işe yaradı, teşekkür ediyorum. Ayrıca Erdek'le ilgili istediğin fotoğrafları da Ozan astsubayla gönderiyorum. Gerekli ödemeyi Ozan'a yapabilirsin..." yazdığı belirlendi. Bu notun hemen yanında yer alan dokümanlarda ise Erdek Deniz Üs Komutanlığı'nda mevcut 10 güvenlik kamerası ve kamera kablo hatlarının işaretlenerek gösterildiği kroki ile Erdek Üs Komutanlığı'nın nizamiyesinin ve dış çevresinin değişik açılardan çekilmiş 13 fotoğrafı bulundu. Cemhan Katar'ın Erdek Mayın Filosu Komutanlığı'nda görevli olduğu belirlendi. [3].

Haberleşmenin gizliliğini ihlal

İddianamede, şüphelilerin "Haberleşmenin gizliliğini ihlal, kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması, özel hayatın gizliliğini ihlal, kişisel verilerin kaydedilmesi, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek, örgüte üye olmak ve örgüte yardım ve yataklık etmek, devletin güvenliğine, iç ve dış yararlarına ilişkin belgeleri yok etmek, devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etmek, siyasal veya askeri casusluk" suçlarından cezalandırılması isteniyor [4].

Gölcük Donanma Komutanlığı'nda Arama

Ayrıca 2010 Aralık ayında bu soruşturma kapsamında, Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde özel yetkili savcı Fikret Seçen başkanlığında yapılan baskında İstihbarat Kısım Amirliği odasının döşemesi altında 10 çuval belgele ele geçirilmiştir. Bu belgelerden 43 klasörünün "Balyoz harekat planı" ile ilgili olduğu anlaşılması üzerine ilgili belgeler, Balyoz darbe planı davasını yürütmekte olan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir.[5].

Müştekiler

İddianamede emekli Tuğamiral Türker Ertürk, Tümamiral Mücahit Şişlioğlu, Balyoz davası kapsamında tutuklanan Kurmay Albay Muharrem Nuri Alacalı, Tümamiral Fikret Güneş’in eşi Manolya Güneş’in de aralarında olduğu 68 müşteki yer aldı.

Yargılama

Asker ve TÜBİTAK görevlilerinden oluşan sanıkların vekillerinden Abdullah Kaya, Türk yargı tarihinde ilk kez muvazzaf askerlerin 'askerî casusluk' iddiasıyla sivil yargı önüne çıktığını söyledi. Askerî casusluk suçunun askerî mahkemelerin yetki ve görev alanında olduğunu iddia eden avukat Kaya, dava dosyasının yetkisizlik ve görevsizlik kararı verilerek askerî mahkemeye gönderilmesini talep etti. Cumhuriyet Savcısı Celal Kara, yetkisizlik ve görevsizlik taleplerinin reddedilmesi mütalaasını verdi.[6] Mahkeme heyeti başkanı Metin Özçelik tarafından, askerî şahısların sadece askerî suçlarla ilgili askerî mahkemede yargılanabileceğinin yasada düzenlendiği ve bu sebeple de yetkisizlik ve görevsizlik taleplerinin reddedildiğini bildirdi.[2]

Tutuklu Sanıklar

İddianamede tutuklu sanık olarak emekli albay İbrahim Sezer, Tamer Zorlubaş, Zeki Mesten, Mehmet Seyfettin Alevcan, Yücel Çipli, Mehmet Emrah Küçükakça, Mehmet Emre Sezenler, Alper Eylem Ersoy, Merdan Metin, Yiğit Ali Adlığ, Burak Çetin, Deniz Mehmet Irak, Ali Haydar Eser, Erem Saltuk Baysal, Esin Tolga Uçar, Necmi Yıldırım yer aldı.

Karar

Davanın karar duruşması 29 Ocak 2016 günü Anadolu 5. Ağır Ceza Mahkemesinde yapıldı. Mahkeme Heyeti Başkanı Selçuk Kaya tüm sanıkların beraatine karar verildiğini açıkladı.[7]

Kaynakça

This article is issued from Vikipedi - version of the 9/28/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.