Emir Çoban
Emir Çoban, Çoban Noyan ya da Emir Çoban Suldus olarak da bilinir, (ö. 1327, Herat), İlhanlı emiri.
Cengiz Han'a bağlı Sulduz (Tayiçyut) kabilesindendi. Anadolu Selçuklu Devleti'nin Moğolların hakimiyetine girmesiyle Moğol tahakkümü altında kalan Anadolu'daki Türkmen beyleri hoşnutsuzluklarını buldukları her fırsatta Moğollara karşı göstermekteydiler. Germiyanoğulları, Hamidoğulları ve Candaroğulları, Karamanoğulları'nın önderliğinde Moğol İlhanlı hükümdarı Olcayto'nun yaşlılığından yararlanarak harekete geçtiler; hem vergi vermemeye hem de Moğol yönetimine karşı mukavemette bulunmaya başladılar.
Duruma hakim olmak için kalabalık bir orduyla Anadolu'ya doğru yola çıkan İlhanlı Beylerbeyi Emir Çoban 1314 Haziran'ında Anadolu'ya vararak, Sivas ile Erzincan arasında kalan Karanbük'te Türkmen beylerinden bağlılıklarını bildirmelerini istedi. Karamanoğlullarının işgal ettiği Konya'ya yürüyen Emir Çoban, Aralık 1314'te şehri Karamanoğullarından geri aldı. Emir Çoban'ın bu başarılı manevrası üzerine Moğol hakimiyetini tanımak zorunda kalan Türkmen beylerinin hepsi Karanbük'teki karargahta hazır bulundular ve itaatlerini bildirdiler.[1]
Olcayto'nun ölümünden sonra küçük yaşta tahta geçen Ebu Sait Bahadır Han'a (1316-1335) naiplik yaptı ve İlhanlı Devletini ölümüne kadar (1327) tek başına yönetti. Yakınlarını ülkenin önemli kentlerine vali olarak atadı (Büyük oğlu Hasan'ı Horasan ve Mazenderan'a; ikinci oğlu Timurtaş'ı Anadolu'ya; torunu Taliş'i İsfahan, Fars ve Kirman'a).
Ebu Said'in yaşının küçük olmasından yararlanmak isteyen İlhanlılar'a bağlı beyler bağımsızlıkları için ayaklandılar. Ayaklananlar arasında kendi adına para bastırıp hutbe okutan (1318) Emir Çoban'ın oğlu Timurtaş da vardı. Bütün ayaklanmaları bastırmayı başaran Emir Çoban, oğlu Timurtaş'ı da tutsak aldı. Ebu Sait Bahadır Han Timurtaş'ı bağışlayarak eski görevine gönderdi. Emir Çoban, bu sıralarda büyük bir ordu ile Derbent'i geçerek İlhanlı Devletine saldıran Altınordu Hanı Özbek Han'i ağır bir yenilgiye uğrattı ve büyük bir ün ve saygınlık kazandı.
Ancak, Celayirli Şeyh Hasan ile evli bulunan kızı Bağdat Hatun'un, kocasından ayrılıp Cengiz Yasası uyarınca kendisiyle evlenmesini istemesi üzerine Ebu Sait Bahadır Han ile arası bozuldu. Kızını ve damadını bulundukları Sultaniye'den uzaklaştırıldı. Bu olay, han ile naibinin aralarının büsbütün açılmasına neden oldu. Emir Çoban'ın Horasan ve İran'da Çağatay ordusunun yayılışını önlemeye çalışan oğlu Hasan'ın yardımına gitmesini fırsat bilen düşmanları, Ebu Said Bahadır Han'dan Emir Çoban ve ailesinin öldürülmesi için yarlığ (ferman) aldılar. Bunu öğrenen Emir Çoban, ordusundaki komutanlara bağlılık yemini ettirdi ve Sultaniye üzerine yürümeyi kararlaştırdı. 70.000 kişilik bir ordunun başında Simnan'a geldi. Ebu Said Bahadır, Emir Çoban'ın elçileri aracılığıyla ilettiği isteklerini kabul etmediği gibi üzerine asker gönderdi. Komutan ve askerlerinin bağlılık andı içmelerine rağmen Bahadır Han'ın ordusuna katılmaları yüzünden Emir Çoban'ın ordusu dağıldı. Emir Çoban, oğlu Hasan ve torunu Taliş ile birlikte Herat meliki Gıyasettin Kert'e sığındı. Ancak, Bahadır Han ile anlaşan Gıyasettin onu öldürttü. Memlüklü sultanının izni ile Medine'de defnedildi.
Çocukları
- Hasan
- Timurtaş (Demirtaş) Noyan
- Demask Kaya
- Şeyh Mahmut
- Bağdat Hatun (kızı)