Jawbreaker (grup)

Jawbreaker
Köken New York City
Tarzlar
Etkin yılları 1986-1996
Plak şirketi Blackball, Shredder, Tupelo, Communion, DGC
İlişkili hareketler Jets to Brazil, J Church, Horace Pinker, Whysall Lane, The Thorns of Life, Forgetters
Resmî sitesi myspace.com/jawbreaker
Eski üyeler Blake Schwarzenbach
Adam Pfahler
Chris Bauermeister

Jawbreaker, 1986-1996 yılları arası aktif olan Amerikan punk rock grubu. Grubun müziği 1990'lı yılların etkili emo hareketlerinden biri olarak kabul edilmektedir. New York Üniversitesi'nde tanışan ve grubu kuran vokalist/gitarist Blake Schwarzenbach, bas gitarist Chris Bauermeister ve davulcu Adam Pfahler, sonraki yıllarda birlikte Los Angeles'a taşınarak bağımsız plak şirketi Shredder Records'dan Unfun (1990) albümünü kaydetti. Ertesi yıl bu kez San Francisco'ya taşınan grup, 1992 yılında burada Tupelo Recording Company etiketiyle Bivouac (1992) albümünü piyasaya sürdü. Ses teli polipi dolayısıyla bir ameliyat geçirmesine karşın Schwarzenbach'ın şarkılara yaptığı vokal, karizması, kişiliği ve hayal kırıklıklarıyla dolu şarkı sözleri bir "cult idol" olmasına yardımcı oldu. Jawbreaker, 1993 yılında Nirvana ile beraber turneye çıktı ve 1994 yılında 24 Hour Revenge Therapy (1994) isimli albümünü piyasaya sürerek büyük plak firmalarının dikkatini çekti. Gelecek sene DGC Records ile 1 milyon dolarlık kontrat imzalayan grup aynı yıl Dear You (1995) isimli son albümünü kaydetti. Ancak albümün hazırlanış biçimi, çok gösterişli olması ve temiz vokallerle kaydedilmesi grubun çekirdek dinleyenlerinden tepki görmesine yol açtı. Bununla beraber grup içi gerginliklerin artması sonucu 1996 yılında Jawbreaker dağıldı.

Dağılmanın ardından grup üyeleri, Jets to Brazil ve Whysall Lane gibi farklı projelerde çalıştı. 2004 yılında Dear You albümü Geffen Records tarafından yeniden piyasaya sürülmüştür.

Tarihçe

1986-1990: Kuruluş ve Unfun

Grup kurulmadan önce, Blake Schwarzenbach ve Adam Pfahler Santa Monica, California'da ki Crossroads Lisesi'nden çocukluk arkadaşlarıydı. İkili 1986 yılında New York City'e taşınarak New York Üniversitesi'ne başladılar. Grubun temelleri de burada atıldı. Okul kampüsünde yayınladıkları bas gitarist ilanı aracılığıyla Chris Bauermeister ile tanıştılar ve böylece grup kurulmuş oldu. Sixth Avenue'de bulunan Giant Studios'da provalara başlayan grubun ilk başlarda adı Rise oldu.

1987 sonbaharında Schwarzenbach, Pfahler ve Bauermeister üniversite kayıtlarını dondurup Los Angeles'a taşındı. Burada Bauermeister'ın çocukluk arkadaşı Jon Liu gruba ana vokal olarak katıldı. Bu değişikliğe rağmen grubun ilk demosu olan "Shield Your Eyes" parçasında Schwarzenbach söz yazıp vokal yapmıştır. Liu kısa süre sonra gruptan ayrıldı ve grup trio olarak yoluna devam etti. Bu arada isim değişikliğine gidildi ve Jawbreaker ekibin yeni adı oldu.

"Shield Your Eyes" grubun ilk şarkısı olarak Shredder Records'ın The World's in Shreds Volume Two isimli derleme albümünde kendine yer buldu. Bir süre sonra da "Busy" isimli single, ve ardından Whack & Blite EP albümü geldi. 1988-1989 yılları arasında grubun toplam 20 şarkısı vardı. Sonraki yıllarda çeşitli derleme ve split albümlerde bu şarkılar da gün yüzüne çıktı. Jawbreaker ilk konserini 16 Mart 1989'da Los Angeles'da ki "Club 88" isimli mekanda verdi ve ilk albümleri UnfunVenice'de iki gün içerisinde kaydettiler. (Ocak 1990) Shredder etiketiyle piyasaya sürülen albüm için plak firması pop punk demiştir.

1990 yılının yaz aylarında Jawbreaker, Econochrist grubuyla beraber "Fuck 90" adında yorucu bir turneye çıktı. Schwarzenbach daha sonraları o günler için "hiç bilinmeyen bir grup için o 2 ay çok zor geçmişti" ifadelerini kullanmıştır. Turnenin Kanada ayağına gelindiğinde Bauermeister grup üyeleriyle konuşmayı kesmişti. Turne sonunda da Jawbreaker, grup içi gerginlikler sonucu dağıldıklarını açıkladı.

Dağılma sonrası Schwarzenbach ve Bauermeister, New York'a dönerek üniversiteyi tamamladılar ve çok seyrek görüştüler.

1991-92: Taşınma ve Bivouac

Pfahler çok geçmeden dağılma sonrası pişmanlık duyup New York'a gelerek Schwarzenbach ve Bauermeister'ı yeniden bir araya gelme konusunda ikna etti. Grup, yeniden Jawbreaker olarak yoluna devam etti ve San Francisco'ya taşındı. 1991 yılına gelindiğinde Pfahler ve Schwarzenbach birlikte bir apartman dairesine taşındılar. Bauermeister ise, aynı apartman da J Church grubundan Lance Hahn'ın yanına taşındı. Grup ikinci albüm Bivouac'ın kayıtlarına prodüktör Billy Anderson ile birlikte başladı. Tamamlanan albüm 1992 yılında yerel plak firmalarından Tupelo Recording Company ve The Communion Label etiketleriyle piyasaya sürüldü. Pfahler daha sonraları albümü "çeşitli ve iddialı" olarak nitelendirerek "sanırım bir şeyler kanıtlamaya çalışıyorduk, fark edilmek istiyorduk" yorumunu yaptı.

Bu sırada, Bivouac'ın piyasaya sürülmesinin ardından Schwarzenbach'ın sesini kaybetmesine sebep olabilecek ses teli polipi hastalığı baş gösterdi. Avrupa turnesinden önce grup vokal sorunları yaşamaya başlamıştı. Schwarzenbach çok iyi vokal yapmasına karşın şarkı söylerken acı duyuyordu ve bu yüzden ameliyat olması gerekiyordu. Eğer duruma müdahale edilmezse ses telinde ki polip patlayabilirdi ve bu da ölümcül olabilirdi. Grup buna rağmen Avrupa turnesine çıkmaya karar verdi. Grup İrlanda'ya vardığında Schwarzenbach'ın durumu kötüleşti ve ameliyat olması gerekti. Bu sebeple turne sırasında grup mola verdi. Ameliyat sonrası kaldıkları yerden devam ettiler.

1993–94: 24 Hour Revenge Therapy ve DGC ile kontrat

Jawbreaker, San Francisco'ya döndükten sonra Pfahler ve Schwarzenbach bir süre evsiz kaldı ve grubun turne minibüsünde kaldılar. Sonunda ikili Oakland'da yeni bir ev bulup üçüncü albüm 24 Hour Revenge Therapy için şarkılar yazmaya başladı. Mayıs 1993 tarihinde Chicago'ya giden grup prodüktör Steve Albini ile birlikte albümün büyük çoğunluğunu kaydetti. Üç adet ek parçayı da Billy Anderson ile birlikte Ağustos ayında San Francisco'da kaydeden grup, 1994 yılının başlarında yine Tupelo/Communion etkiketiyle yeni albümü satışa sundu. Müzik eleştirmeni Andy Greenwald ve Alternative Press dergisinden Trevor Kelley, bu albümün Jawbreaker hayranları tarafından en sevilen albüm olduğunu söylemişlerdir. Aslında albümün dublajlı kayıtları, 1993 yılının yaz sonlarında ortalarda dolaşmaya başladığında grup sadık bir hayran kitlesi kazanmaya başlamıştı bile.

Ekim 1993'te yeni albüm piyasaya sürülmeden önce Jawbreaker, Nirvana'nın In Utero turnesinde ki altı konserde ön grup olarak çalmak istemiştir. Fakat grubun hayranları, daha sonraları Jawbreaker'ın büyük plak şirketleriyle kontrat imzalamasını istemediği ve independent olarak kalmalarını istediği için buna endişeyle yaklaşmışlardır. Yine de Nirvana ile turneye çıkmak grup için büyük bir adım demekti ve bunu gerçekleştirdiler.

Şubat 1994 tarihinde 24 Hour Revenge Therapy albümü piyasaya çıktıktan sonra beklendiği gibi büyük plak firmaları Jawbreaker için kontrat önermeye başladılar. Gerçi grup bu dönemde yorgunluk ve albümden dolayı hayal kırıklıkları sebebiyle dağılmaya karar vermişti. Yinede teklifleri düşünmeye karar verdiler. Çünkü kendi tarzlarına yakın müzik yapan Green Day ve Jawbox, büyük firmalar ile başarılı olmuşlardı. Grup o yıl, Warner Bros. Records, Capitol Records ve DGC ile görüşmeler yaptı. Sonunda DGC ile 1 milyon dolarlık kontrat imzaladılar. Çok geçmeden hayranlar ve punk rock çevreleri bu anlaşmadan ötürü grubu kınadılar. Çünkü punk rock dünyasının önemli isimlerinden Ben Weasel, Nirvana turnesinden sonra bir röportajında Schwarzenbach'ın kendisine Jawbreaker'ın kesinlikle gelecekte büyük plak şirketleriyle kontrat imzalamayacağını söylediğini açıklamıştı.

1995–96: Dear You ve dağılma

Jawbreaker, Şubat 1995'te, yeni büyük plak şirketiyle ilk albümleri olan Dear You için California'da çalışmalara başladı. Albümün prodüktörlüğünü bir önce ki yıl Green Day'in Dookie albümünü de yapan Rob Cavallo üstlenmişti. İki ay kadar süren kayıt sürecinde grup içi gerginlikler (özellikle Bauermeister ve Schwarzenbach arasında) ve bununla beraber düş kırıklıkları baş göstermeye başladı. Davullar ve bas gitarlar kayıt edildikten bir hafta sonra, Bauermeister ve Pfahler çoğunlukla geri kalan çalışmalarda yer almadı. Schwarzenbach ise tek başına Cavallo ile çalışmaya devam etti. Yıllar sonra Schwarzenbach yaptığı açıklamalarda o kayıtlar sırasında kendisinin bile gitmek istemediğini söylemiştir. Bu da grubun ne kadar hızlı biçimde dağılmaya doğru ilerlediğinin en büyük kanıtı olarak gösterilebilir. Schwarzenbach ve Cavallo, kayıtların geri kalanında zamanlarının çoğunu gitar ve vokali parlatma üzerine yoğunlaştı. Cavallo daha sonraları bu durum için "Blake gerçekten duyulmasını istiyordu, sanırım ilk kez sesini net bir şekilde duymak istiyordu, o da şarkıları farklı söylemeye karar verdi" demiştir.

O aylarda albümün piyasaya sürülmesini takip eden günlerde müzik mecmuaları Jawbreaker için, "Bay Area punk camiasının yeni yıldızı" adlandırmalarında bulunmuşlardır. Eylül 1995'te albüm piyasaya sürüldükten sonra grubun hayranları ikiye bölündü. Bir taraf eski Jawbreaker'dan eser kalmadığını düşündüğü için eleştirirken, öteki taraf ise enstrümanların temiz, vokallerin güçlü olmasını beğenmişti. Dear You albümünün satışlarının kötü gitmesine rağmen grubun "Fireman" parçasına klip çekildi.

Sonraki günlerde grup albümü tanıtmak adına turneye çıktı, fakat konserlerde dinleyenlerin büyük çoğunluğu gruba ilgisiz ve olumsuz tepki veriyordu. Grubun turne menajerliğini yapan Mark Kates "daha önce hiç böyle bir şey görmemiştim. Roxy'de bir konser de Jawbreaker headline olarak çalmıştı. Grup ne zaman Dear You albümünden bir şarkı çalsa izleyenler sırtlarını dönerek protesto ediyorlardı" diyordu. Jawbreaker 1996 yılında da turneye devam etti. O yılın bahar ayında Foo Fighters'ın ön grubu olmuşlardı. Ancak izleyenlerden kendilerine gelen tepki bir türlü değişmiyordu.

Turne sırasında grup içi kavgalar artarak devam etmekteydi. Öyle ki artık Bauermeister ve Schwarzenbach ayrı turne minibüslerinde yolculuk ediyorlardı. Sonunda ikilinin gerginliği turnenin Salem, Oregon ayağındayken yumruklaşmaya vardı. Grup San Francisco'ya döndüğünde, Pfahler'ın tüm karşı çıkmalarına rağmen dağılmaya karar verdi.

1997-2006: Dağılma sonrası

Grubun dağılmasının ardından Schwarzenbach, yoğunlukla DJ'lerin bulunduğu Brooklyn'e taşındı ve websiteleri için bilgisayar oyunu incelemeleri yazdı. 1997-2003 yılları arasında Britpop etkileri ve sade şarkı sözlerini birleştirerek Jets to Brazil adında yeni bir grup kurdu. Fakat hayranlar ve eleştirmenler Schwarzenbach'ı Jawbreaker ile ilişkilendiriyor ve yeni projesine sıcak bakmıyorlardı.

Bauermeister, turnelerden önce çalıştığı oyuncak mağazası işine geri döndü ve bir süre bu işi yaptı. Sonunda müziğe geri döndü ve 1999'dan 2001'e kadar Chicago'lu pop punk grubu Horace Pinker'da yer aldı. Grubun 2000 yılında çıkardığı Copper Regert EP'sinde de yer aldı.

Pfahler, San Francisco'da kaldı ve burada Jawbreaker'ın turne menajeri Christy Colcord ile birlikte Lost Weekend video mağazasını açtı. Ayrıca müzikten kopmayarak Bauermesiter'in eski oda arkadaşı Lance Hahn'ın grubu J Church'te 1998'den 2002'ye kadar çaldı. Sonrasında 2006 yılına kadar Whysall Lane'de yer aldı. Tüm bunların yanında Pfahler, Jawbreaker'ın henüz yayınlanmamış materyallerini de Blackball Records'tan piyasaya sürmeye devam etmişti.

Grup üyeleri

Diskografi

Stüdyo albümleri

This article is issued from Vikipedi - version of the 11/19/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.