Kobalt bombası
Kobalt bombası, fizikçi Leó Szilárd tarafından teorik olarak ortaya konulmuş "tuzlanmış" nükleer bomba. Szilárd, bu tarz bir bombayla dünya üzerindeki tüm yaşamın yok edilebileceğini öne sürmüştür. Silahın sıkıştırması, uranyum 235 gibi ikinci bir fisyona uygun materyal yerine sıradan [kobalt] metaliyle yapılmaktadır. Bu sayede nükleer bombanın ilk çekirdeğinden oluşan nötron yağmuru, kobalt atomlarını bombalayarak 60Co'ya dönüşmesine sebep olacaktır. 60Co, beta bozunumuna uğrarken çok güçlü gama ışınları da yayımlar; bu sebeple radyoterapi uygulamalarında da kullanılmıştır.
Kobalt Bombasının Etkileri
Kobalt bombasının nükleer döküntülerinin yarı ömrü 5.27 yıl olacaktır. İlk yarı ömür boyunca bu nükleer döküntüler çok yüksek radyasyon düzeyine sahip olurlar. Bu sebeple Szilárd, bu bombaların dünyadaki tüm yaşamı yok edebileceğini düşünmüştür. Bir gram 60Co, yaklaşık 50 curie (1.85 terabekerel) radyoaktivite yaymaktadır. Yakın mesafede tutulduğunda, bu miktarda Kobalt-60 bir insana dakikada yaklaşık 0.5 gray iyonize edici radyasyon bulaştıracaktır. Bir gram 60Co tarafından birkaç dakika içinde vücuda uygulanacak 3 ila 4 gray radyasyon, popülasyonun %50'sini otuz gün içinde öldürebilir. Daha düşük 60Co miktarları daha uzun zamanda öldürecek, ancak daha geniş bir alanda etkili olacaktır.
Bu tip bombaların sıradışı tarafı, 5.27 yıllık yarı ömürlü ve filtrelemesi zor olan 60Co sebebiyle radyasyon seviyesinin düşmesini bir sığınakta beklemenin pratik olmaması, ama bomba atılan bölgenin 15 ile 20 yıl arasında yeniden yerleşilebilecek ölçüde radyasyondan arınacak olmasıdır . Bu sürede 60Co, zararsız olan nikel-60'a (60Ni) dönüşecektir.