Leukai
Leukai antik kenti, Günümüzde İzmir İl sınırları içindeki Çamaltı Tuzlası, Üçtepeler mevkiinde yer almaktadır.
Antik çağlarda Aiolis bölgesinin kentlerinden biri olan Leukai, kaynaklara göre (Diodorus XV.92.1 ; Strabon, XIV.646; Plinius, Naturalis Historia V.119) MÖ 383’de “Büyük Kral”a isyan hazırlığı içinde olan Pers amirali Takhos tarafından kurulmuştur. Körfezin girişini kontrol eden Leukai kentinin kurulduğu dönemde ada üzerinde olduğu, daha sonra Menemen Ovası’nın oluşması aşamalarında bu özelliğini kaybettiği bilinir. Nitekim Hellenistik çağda kent üç tepeden oluşan uzun bir ada görünümündeyken günümüzde tamamen karayla bağlantılı bir durum yansıtmaktadır.
Kuruluş ve tarihçe
Kentin kurucusu Pers amirali Takhos’un ölümünden sonra Leukai kentinin bölgede Klazomenai ve Kyme kentleri arasında bir çekişme konusu haline geldiğini antik kaynaklardan öğreniyoruz İki kent arasındaki anlaşmazlıktan sonuç alınamaması üzerine Delphoi bilicilik merkezine danışılır. Apollon rahipleri, kentte ilk önce hangi halk kurban keserse Leukai kentine onların sahip olacağı kehanetini iletirler. Kyme halkı Leukai kentine daha yakın bir konumda olduğu için kolaylıkla kazanacağına inanır. Ancak kurban kesme günü belirlendikten sonra Klazomenailılar bir koloni grubunu Smyrna körfezinin karşısında Leukai yakınına yerleştirir ve Kymelileri atlatarak ilk kurbanı keserler. Bu başarı her yıl kutlanan bir festivale dönüşür.
Roma döneminde Pergamonlu Aristonikos önderliğinde patlak veren ve Anadolu’nun bilinen ilk halk ayaklanmasında merkez üssü olarak kullanılmış olması Leukai kentinin tarihsel önemini artırmaktadır. III. Attalos’un ölümünden hemen önce Pergamon Krallığının mirasçısı olarak Roma devletini ilan etmesi bu kargaşalığın ana sebebini oluşturur.
Ayaklanma, Roma Devletinin çıkarlarına aykırı gelmiş MÖ 131 yılında, Ephesos ve Smyrna dışında tüm Batı Anadolu’yu etkileyen hareketin bastırılması amacıyla P.Licinius Crassus komutasındaki Roma ordusu öncü merkez durumundaki Leukai’ı kuşatmıştır.
Ancak Roma ordusu, Aristonikos’un donanması tarafından burada yenilgiye uğramış ve Pergamon’a kaçmak zorunda kalmıştır. Daha sonraları kent, Roma Devleti tarafından 10 bölgeye ayrılan Asya eyaleti kapsamındaki Smyrna idari merkezine bağlı bir statü kazanmıştır (MÖ 70-50).
Günümüzde ise pek kalıntı kalmamıştır.