Ork (Orta Dünya)

Orklar, J. R. R. Tolkien'in kurgusal Orta Dünya evreninde bir ırk. Orklar, Silmarillion ve Yüzüklerin Efendisi romanlarında, karanlık güçler Morgoth, Sauron ve Saruman tarafından asker ve hizmetkâr olarak kullanılan bir ırk olarak resmedilir. Hobbit romanında orklar, baş düşmandırlar, -muhtemelen bu yüzden- goblinler (şeytanî cinler) olarak adlandırılırlar.

Tolkien'in etkilendikleri

Ork (İng. orc), Eski İngilizce orcneas sözünden esinlenilmiş bir addır. Beowulf destanında orcneas, Grendel'in tanıtıldığı bölümde, Kabil'in soyundan gelen ırklardan birisi olarak anlatılır ("Þanon untydras ealle onwocon,/eotenas ond ylfe, ond orcneas," ll. 111-112). 1954'te kaleme aldığı bir mektupta Tolkien, ork sözünü "şeytan" manasında kullandı, -kurguladığı Orta Dünya dillerindeki- diğer benzer manalı sözlerle olan sesletim benzerliğini bu manayı yeğlemesinin sebebi olarak gösterdi.[1] 1954'te elf dilleri üzerine yazdığı bir makalede Tolkien, "ork" kelimesini "kötü ruh veya öcü" olarak vermektedir, Eski İngilizce sözün kökeni olarak ise Latince -yeraltı tanrısı- Orcus'u gösterir.[2](Ork sözcüğü Fransızca gibi diğer Avrupa dillerinde Ogre şeklini almış ve dev benzeri bir yaratığı tanımlamak için kullanılmıştır.)

Hobbit romanındaki goblinler hakkında Tolkien'in bir açıklaması şöyledir:

"Doğrudan şahsi birikimime dayanmıyorlar, ancak -sanırım- goblin kültürüne çok şey borçluyum... özellikle George MacDonald'ınkilere, hafif ayaklar dışında ki buna hiç inanmadım."[1]

Orta Dünya'da orkların çeşitli adlandırılışları

Yüksek Elflerin dili Quenya'da, orklara urco, çoğul olarak urqui denilirdi, "öcü" veya "karabasan" anlamına gelen bu kelime korkuyu kışkırtan bir anlamı haizdir. Gri Elflerin dili Sindarin'de ismin tekili orch çoğulu yrch olarak geçer. Cücelerin dili Khuzdul'da tekili rukhs çoğulu rakhâs olarak bilinir. Drúedain ya da Vahşilerin dilinde gorgûn, Mordor'un Kara Lisan'ında ise uruk kelimesi kullanılır (Örn; uruk-hai, anlamı; "ork halkı"). Ork, aynı ismin Rohirric dilinde kullanılan versiyonudur. Hobbitler de uzak akrabaları Rohan'dan ötürü bu ismi kullanırlar, bununla birlikte hem Rohirric'teki[3] hem de Hobbitçe'deki[4] kelimenin kökleri elf dillerine uzanır.

Uruk ve uruk-hai isimleri zamanla orkların bir altkolu ya da bir altkolları grubu olan urukları adlandırmak için kullanılmıştır; bunlar kendilerinden daha zayıf olan diğer orklara snaga (köle) derler. Gri Elfler, orkların tamamını birden Glamhoth (gürültülü topluluk) olarak adlandırır.[5] İlk kez Hobbit romanında bahsedilen orklar için, goblin kelimesi kullanılmıştı. Orta Dünya Tarihi'nde, Boldog adında bir ork liderinin bahsi geçer,[6] fakat daha sonra Boldog ismi, kişi ismi olmaktan ziyade orkların bir altkolunu adlandırmak için veya onlarla ilgili bir terim olarak anılır.[7]

Orklar, Goblinler ve Uruklar

Tolkien'in eserlerinde ilk kez -1915'te yayımlanan- Goblin Ayakları şiirinde goblinlerin adı geçer. Bu onun aynı zamanda ilk basılan eseridir. Şiir, Oxford Poetry'nin Blackwells tarafından basılan yıllık sayısında yer alır. Şiirde goblinler, yabanî cinler olarak anlatılır, yaklaşık 45 yıl sonra Tolkien bu şiiri çocuksu olarak dışlayacaktır.

Kayıp Öyküler Kitabı'nda ork ve goblin isimleri elflerle savaşan ve onları esir alan yaratıkları adlandırmak için kullanılır. Christopher Tolkien'e göre, Tinúviel'in Öyküsü'nde yazar goblinlerle orkları alenen birbirinden farklılaştırırken, Turambar'ın Öyküsü'nde iki isim eşanlamlıdır. Gonglar denen bir topluluk bazı yerlerde orklardan farklı[8], bazı yerlerde ise orkların alttürü olarak bahsedilir.[9] Christopher Tolkien, gongların -orklarla akrabalıkları diğer halklarca pek bilinmeyen- karanlık yaratıklar olduğunu belirtir.[10] Goblinler ve orklar bazı yerlerde "Melkor'un yaratıkları" olarak geçer, bazı yerlerde ise bağımsız yaratıklar olarak tasvir edilirler. Elf dilleriyle ilgili iki sözlükten -yaklaşık 1915 çalışması olan- Öykü Sözlüğü'nde (Quenta Lexicon) ork kelimesi "canavar, şeytan" anlamlarına gelirken, -yaklaşık 1917 çalışması olan- Cüce Sözlüğü'nde (Gnomish Lexicon) ork ismi, gong ismi tanımlanırken "bir goblin; bir ork boyunun bir üyesi" şeklinde goblinin bir tanımlaması olarak geçiyor. Christopher Tolkien ilgili sözlükte ayrıca -daha sonra Noldora dönüşecek olan-gnome sözcüğünün, kelime kökeni goblin kelimesine dayandırılan bir türev olduğunu belirtir.

Hobbit'te, arazilerinden izinsiz geçtikleri için cüceleri esir alan Dumanlı Dağlar halkı ve daha sonra insanlara, elflere ve cücelere karşı yaptıkları Beş Ordular Savaşı'ndaki aynı halk goblinler olarak anılır; bu adlandırma Kayıp Öyküler Kitabı'ndaki konseptle uyumludur. Romanın bir yerinde Gandalf, Bilbo'yu Yabaneller'deki "tarif edilmez goblinler, hobgoblinler ve orklarla" korkuturken ve bir başka yerde Thorin'in kılıcının Elfçe ismi Orcrist sözcüğüyle ork ve goblin farklılaştırılmıştır.

Yüzüklerin Efendisi'nde ork genel kullanılırken, goblin sözcüğü daha çok hobbitlerin konuşmalarında geçer. Romanın ikinci bölümü İki Kule'de Saruman'ın uruklarını sıradan orklardan ayırt etmek için goblin sözcüğünün tercih edildiği kısımlar yer alır:

"İrice cüsseli, esmer, çekik gözlü, kalın bacaklı ve geniş elli dört asker goblin vardı. Geniş yüzlü kısa kılıçları vardı, bu kılıçlarla birlikte üzerlerinde -normalde orklarda görülen- kavisli palalar yoktu. İnsanların yaylarına denk boyda ve şekilde yayları vardı."[11]

Ayrıca:

"Ortada bir kazığın üzerinde büyük bir goblin kafası vardı; kafanın parçalanmış miğferinde beyaz işaret hâlen ayırt edilebiliyordu."[12]

Metinde geçen "beyaz işaret"ten anlaşıldığı kadarıyla, kafası kesilmiş goblin bir uruktu. Tolkien'in belirttiğine göre Saruman'ın urukları, karşılığı "S" olan bir Elf rünü ile işaretliydi.

Tolkien ayrıca Hobbit’in bazı baskılarında yer alan şu notu kaleme almıştır:

"Orc İngilizce bir kelime değildir. Birkaç yerde görülür fakat genelde goblin -ya da daha iri türleri için hobgoblin- sözcüğüyle karşılanır. Orc, bu yaratıklara hobbitlerin o dönemde takmış olduğu bir isimdi. Orc ile pek bir ilgisi bulunmayan ork sözcüğü, yunus benzeri deniz canlılarına verilen bir isimdi."[4]

Hobbit ve Yüzüklerin Efendisi'nin ilk taslaklarında goblin kelimesi her yerde kullanılırken, hobgoblin sözcüğü daha iri ve daha kötü goblinler için kullanılırdı. Hobbit sözcüğünün muhtemel kökenlerini araştırırken Tolkien, hobgoblin sözcüğüne yüklediği anlamda hata yaptığını, hob- önekinin geleneksel olarak daha iri varlıkları belirtmek için değil, aksine daha küçük varlıkları belirtmek için kullanıldığını farketti.

The Peoples of Middle-earth’le yayımlanan, The Adventures of Tom Bombadil de dahil, Yüzüklerin Efendisi-sonrası yazılarında ve birçok makalesinde Tolkien kelimenin ork şeklindeki yazımını tercih etti. Orc şeklinde yazıldığında, kelimenin sıfat hâli orcish şeklinde yazılır ve /orsiş/ olarak okunur. Tolkien kelimenin sıfat hâlinde /k/ sesinin /s/ olarak dönüşüm geçirmesini istemiyor, sıfatın /orkiş/ olarak okunmasını istiyordu. İsim ork olarak yazıldığı takdirde sıfat hâli de orkish şeklinde yazılmakta ve /orkiş/ olarak okunmaktadır.[13]

Goblinlerin fiziksel görünümleri

Goblinler çirkin vücutlu ve dişleri kirli insansılar olarak betimlenmiştir. En irileri insan boyundadır, fakat genellikle ortalama insan boyundan kısadırlar, hatta bir hobbit kadar kısa olabilirler (Yüzüklerin Efendisi'nde Frodo ve Sam ork kılığına girerek gerçek kimliklerini orklardan gizlerler). Mefhum-u muhalifinden hareket edilecek olursa, insan-ork melezlerinin fiziki görünümleri "boyları insan boyu, yüzleri goblin yüzü" şeklinde tasvir edilmesinden yola çıkarak, normalde orkların boyunun insandan kısa olduğu sonucu çıkmaktadır.[14] Bununla beraber, bazı orklar uzun olmasalarda geniş vücutludurlar. Orkların birçoğu -maymunlarda olduğu gibi- uzun kolludurlar. Birçoğunun bacakları çarpık ve sırtları kamburdur. Kanlarının rengi -yeniden canlandırılmış ölüleri andırır şekilde- siyahtır.

Tolkien, mektuplarından birinde orkları açıkça şu sözlerle tasvir etmektedir:

"...kısa boylu, geniş vücutlu, yassı burunlu, soluk benizli, geniş ağızlı ve çekik gözlü; açıkçası -Avrupalı gözüyle- Moğolların daha aşağı ve daha sevimsiz versiyonlarıdır."[15]

Üstte alıntılanan görüşün ırkçı olduğu nitelemelerine cevaben, Tolkienci Steuard Jensen, Tolkien Newsgroups FAQ başlıklı yayınında şöyle yazmıştır:

"İlk bakışta bu yorum bariz şekilde ırkçı olarak görünmektedir, fakat "Avrupalı gözüyle" nitelemesini sarfetmiş olması yorumu farklı bir çerçeveye oturtmaktadır: Tolkien bununla, açıkça, farklı kültürlerin güzellik hakkında farklı ölçütleri olduğunu ve izlenimlerinin herhangi bir bilinçaltı üstünlük duygusu barındırmadığını ortaya koymaktadır. Dahası, Tolkien orkların gerçekten Moğol tipli olmadıklarını, fakat "aşağılık ve iğrenç" bir insansı ırk olduğunu belirtir"[16]

"Bununla birlikte" der Jensen, "(Tolkien'in yaptığı) değerlendirme, günümüzün duyarlılıklarından şüphesiz geridedir."[16]

Tolkienci Michael Martinez'in, Orta Dünya hakkında rehber bilgi sunan Parma Endorion isimli serbest telifli e-kitabında yaptığı yoruma göre Tolkien:

"...gerçek görünümünden uzaklaştırılıp bozulduğunda, canavarsı ve yoldan sapmış hâle gelen bir insan tipine ihtiyaç duymuştur. İşin aslı pek çok Asya kültürü, kötü tanrıları ve şeytanları buna benzer bir tipte sunmaktadır. Tolkien'in tercihinin ırkçılıktan değil, engin bir mitolojik anlayıştan ilham aldığını düşünüyorum."[17]

Martinez ayrıca Tolkien'in orklarının tarihsel bağlamda, Orta Dünya'daki yağmacı ve düşman topluluklar olması açısından, Hunlardan esinlendiği fikrini savunmaktadır.[17] Tolkien'in yazılarını Batılı bir bakış açısıyla kaleme aldığı düşünülürse, Hunların (ve Moğol İmparatorluğu'nun) Avrupa'ya girmiş oldukları hesaba katıldığında bu bakış açısı şaşırtıcı görünmemektedir.

Yine de bazıları tarafından Yüzüklerin Efendisi'nin batılı beyaz Avrupa halklarını "iyi", esmer tenlileri ve çirkin olanları ise "kötü" olarak tasvir ettiği ileri sürüldü. Steuard Jensen, Tolkien Newsgroups FAQ'sunda, Tolkien'i bu şekilde okumanın "karanlık" ve "aydınlık" arasındaki savaşın sembolizasyonunun, yanlış bir bakış açısıyla "beyaz" ve "siyah" arasındaki bir ırk mücadelesi şeklinde anlaşılmasına yol açtığını savunur. Jensen ayrıca, Tolkien'de, "siyahlık", "beyazlık", "açık renklilik", "koyu renklilik" vb. deri renginin iyi ve kötü olanı ayırt etmek için özellikle kullanılan belirleyici ölçütler olmadığını ve Sauron'a hizmet eden esmer tenli insanların (Haradrim'in) aslında kalplerindeki bir kötülük meyliyle değil, isteksizce Sauron'a hizmet ettiklerini vurgular.[16]

Bütün bunlara ilaveten, Tolkien ırkçılık hakkında bizzat şöyle demiştir:

"Bilimsellikten uzak ve tamamen zararlı ırkçı öğreti düşüncesine herhangi bir katkıda bulunmuşsam, bundan pişmanlık duymalıyım."[18]

Ork türleri

Diğer Orta Dünya ırklarına nazaran ork ırkının alt türleri daha farklılaşmış özellikler gösterir. En bariz örneği uruklardır. Uruk-hai ırkı, daha iri daha güçlü ve daha kara derilidir. Uruklar, daha küçük ve zayıf olan diğer orklara snaga (köle) derler. Orkların türleri arasında görünüşleri bir yana, özellikleri bakımından da değişiklikler görülür. Saruman'ın Urukları üstün vasıflı askerler iken, koklayıcılar da denilen daha zayıf bir ork türü, iz sürücü vasfına sahiptir (Kralın Dönüşü'nde bunlardan birisinin yanında iki urukla birlikte hobbitlerin izini sürdüğü bahsi geçer). Saruman Urukları, Sauron Uruklarından daha uzun ve daha insan görünümlüdür. Sauron Urukları ise daha uzun kolludur (Örn; İki Kule'de bahsi geçen Uglúk). Saruman Urukları güneş ışığına daha dayanıklıdır. Orta Dünya Tarihi'nde Tolkien ork şeklinde bedenlenen -Boldog olarak bilinen- bazı maiaların varlığından bahseder.

Saruman kendi tasarladığı orklar yetiştirdi (Aragorn daha önce onlardan hiç görmediğini söyler). Tolkien, Morgoth's Ring'in "Myths Revisited" bölümünde Saruman'ın adam-orklar ve ork-adamlar ürettiğini yazar. Saruman Uruklarının Dağlılarla orkların bir melezlemesi olup olmadığı açıkça belirtilmez, bununla birlikte yarı-orklar ve goblin-adamlar olarak da bilinen ork-adamlar, melezdir.

Orklar başlangıçta Angband'da Morgoth'a tabi idiler. Tolkien bazı notlarında, Morgoth'tan sonra orkların bazı krallıklar kurduğundan bahseder. Daha sonra Mordor'da Sauron'a tabi oldular. Yüzük Savaşı'nda bazıları Isengard'da Saruman'a hizmet etti. Sauron, İkinci Çağ'ın sonunda Yüzük'ü düşmanlarına kaybedince, bazı orklar bağımsız işler yürüttü. Hobbit'te anlatılanlar gerçekleşmeden önceki bir zamanda orklar Gundabad Dağı'nı ele geçirdi ve başkent yaptı. Sauron tekrar ortaya çıkana kadar orklar bağımsız örgütlendiler. Dumanlı Dağlar Orkları, Ulu Goblin liderliğinde bir dönem; Moria Orkları Azog ve daha sonra oğlu Bolg liderliğinde bir dönem; Gram Dağları Orkları ise birlikte Shire'a saldırdıkları Golfimbul liderliğinde bir dönem örgütlü yaşadılar.

Ork kültürü

Tolkien, ork kültürü ve eşyaları hakkında ayrıntıya girmez. Orklarda da bir çeşit şifa kültürü olduğu biliniyor (Hobbitleri kaçıran ork birliği, Merry'nin yarasına sert bir iyileştirici tatbik eder). Orkların zırhları, elflerinki kadar kaliteli olmasa da işe yarar sağlamlıktadır. Kamaları ve okları zehirlidir (Aragorn'un Sam'in yarasını tedavi ederken belirttiğine göre zehirli bıçak yarası almamakta Sam talihliydi). Orklar, Isildur'u zehirli oklarla vurmuştu.

Korkunç şarkılar söylemeyi severler (Hobbit'te olduğu gibi). Dumanlı Dağlar Goblinleri işkence aletleri ve öldürücü eşyalar tasarlayabilen minik yapılı bir ork türüdür.

Beslenme kültürü

Hobbit'te Tolkien orkları "daima aç" olarak resmeder. Ancak eserin üslûbu dikkate alındığında bunun bir mübalağa olup olmadığı belirsizdir. Orklar atlar ve insanlar da dahil her türlü eti yerler. Orkların kendi türlerini de yediklerine dair kesin bir ifade geçmese de, orkların kendi türlerini de yiyebileceklerine dair üstü kapalı ifadeler vardır. İki Kule'nin Üçüncü Bölümü'nde Mordor Orklarının lideri Grishnákh, Saruman Uruklarını ork eti yemekle itham eder, muhatabı ise bunu kızgın bir şekilde inkar eder. Buradan anlaşılan yamyamlığın ork toplumunda bir tabu olduğudur, ya da orklar kendi türlerini yemeyi aşağılık bir beslenme veya kendi türlerini zayıflattığı için aptallık olarak görürler. Cirith Ungollu Shagrat, zehirlenmiş halde yerde yatan Frodo'nun yahni olması gerektiğini söyleyen muhatabına asıl kendisinin yahni olması gerektiğini söyleyerek çıkışır. Buradan orkların yahni tarzında bir yemek yaptıkları biliniyor. Daha sonraları Shagrat kamasındaki ork kanını yalamakta bir sorun görmeyecektir ki bir çeşit yamyamlık olarak telakki edilebilir. Sonraki bir olayda Shagrat itaatsizlik eden bir snagayı kendisini yemekle tehdit eder; bununla birlikte bu tehdit muhtemelen bir kızgınlık ifadesidir.

Dil

Orkların kendi dilleri yoktur. Çeşitli dillerden derlenmiş kelimelerin bozulmuş versiyonlarını kullanırlar. Her bir ork topluluğunun diğerinden çok farklılaşmış bir lehçesi olduğu için, kullanılan ortak bir ork dili yoktur. Bu yüzden Ortak Lisan'ın kaba bir şivesini ortak konuşma dili olarak kullanırlar. Yüzüklerin Efendisi'nde geçenkimi ork kelimeleri Kara Dil'den gelmedir (Örn; ghâsh, ateş; sharku, yaşlı adam; snaga, köle ). Tark (Gondorlu) sözü Ortak Lisan'dan ve orijinal olarak Quenya tarkil (soylu adam) sözünden gelir.

Sauron, Üçüncü Çağ'da Mordor'a döndüğünde Barad-dûr'daki hizmetkârları ve ordularının komutanları Kara Dil'i kullanmaya başladı. İki Kule'de Kara Dil'in avam kullanımına örnek teşkil eden bir cümle vardır; Mordorlu Grishnákh, Isengardlı Uglúk'a söver: "Uglúk u bagronk sha pushdug Saruman-glob búbhosh skai!". The Peoples of Middle-earth'te Tolkien cümleyi şöyle tercüme eder: "Uglúk lağım çukuruna, sevgili gübre pisliği, büyük Saruman aptalı, ğa!" Tolkien dilleri konusunda akademik analizler yayımlayan Vinyar Tengwar dergisi şu tercümeyi önerir: "Uglúk, pis kokulu Saruman pisliği ile birlikte gübre çukuruna , domuz bağırsakları, ğa!"

Kara Dil'i icad etmede Tolkien'in Hititlerin ve Hurrilerin dilini model aldığını öne sürenler vardır[19]

Orklar ve kötülük

Orkların iyiliğe ve kötülüğe meyli konusunda Silmarillion'daki bir bilgi bir ipucu verir; Dagorlad Savaşı ve peşinden gelen Barad-dûr'un kuşatılışı ile ilgili olarak "Bütün canlı varlıklar o gün ikiye ayrılmıştı, her türden bir kısım, hatta dört ayaklılar ve kuşlar bile her iki orduda saflarını almıştı, sadece elfler hariç. Elfler, bölünmemiş bir hâlde Gil-galad'ın emrindeydi. Cücelere gelince, birazı diğer saftaydı, fakat Morialı Durin'in akrabaları Sauron'un karşısında yer aldı." (Güç Yüzüklerine ve Üçüncü Çağ'a Dair). Sadece elflerin tam birlik olduğu bilgisi dikkate alındığında, buradan yola çıkarak en azından bazı orkların Sauron'a karşı savaştığı sonucu çıkmaktadır, yine de bu, metnin aşırı yorumlanması olarak değerlendirilebilir. Sauron'a karşı değilse bile, orkların birbirleriyle sık sık savaştıkları bilinir. Orkların kazanılabilirliği ile ilgili olarak Tolkien bir mektubunda şöyle der:

"Hemen hemen "kazanılamayacak kadar kötü" diye yazmıştım; fakat bu çok aşırı olur. Çünkü onların mahiyetini kabul ederek veya hoş görerek -ki bu, reel varoluşları için gereklidir- orklar bile, Tanrı’nın olan ve böylece nihaî anlamda “iyi” olan dünyanın bir parçasıdır. Tanrı'nın bunu hoş görmesi, günümüzde tiranlar tarafından insanların planlı olarak canavarlaştırılmasını hoşgörmekten daha kötü bir ilahiyat olmaz herhalde."

Morgoth’s Ring’de Tolkien, orkların kazanılamaz olmasa da, elfler veya insanlar tarafından kazanılamayacağını öne sürmektedir.

Tolkien, orkların doğal olarak kötü olmadıklarını ancak kendi istekleri dışında Morgoth ve Sauron'un köleleri ve maşası olduklarını kabul eder, herkesten nefret ettikleri gibi efendilerinden ve hatta kendilerinden de nefret ederler. Bir yazısında şöyle yazmıştır: "Birinci Dünya Savaşı'nda hepimiz orklardık".

Orkların kökeni

Orkların kökeni belirsizdir. Tolkien'in yazılarında, kötülüğün yoktan var etme yeteneğinin olmadığı teması işlenir, buradan yola çıkarak, orkları orijinal olarak türeten kişi olan Vala Morgoth'un onları yoktan yaratmış olamayacağı sonucuna ulaşılır.

Beowulf'taki orc-néas’tan (ork-ölüleri’nden) farklı olarak, Tolkien'in hiçbir yayımlanmış eserinde dişi orkların bahsi geçmez. Yine de, Silmarillion’da onların elf ve insan benzeri olarak türetildiği belirtilir ki bu dişi orkların var olduğunu ima eder. Hobbit’te, ork Azog'un Bolg adında oğlu vardır. Aynı eserde, Bilbo ile karşılaşmasından az önce Gollum'un genç bir goblin ufaklığını yediği anlatılır (Goblinler, bir ork türüdür).

2002'de, Tolkien'in The Letters of J. R. R. Tolkien'de yer almayan mektuplarından birisi Sotheby's'de açık artırma ile satışa sunuldu. 1963'te Mrs. Munsby adında birine yazılmış bu mektupta Tolkien, dişi orkların varlığını doğruluyor. Mektuptaki ilgili cümleleri:

"Ork kadınları olmalıdır, fakat öykülerde orklardan, kötü efendilerin hizmetindeki ordularda görevli savaşçı askerler olmaları dışında pek bahsedilmediği için, onların yaşamları hakkında doğal olarak çok şey öğrenemeyiz. Pek bilinen bir şey yok."[20]

Topraktan türeyiş

J. R. R. Tolkien tarafından öne sürülen en eski teoriye göre orklar Morgoth'un büyüsüyle taş ve balçıktan türetildiler. Kayıp Öyküler Kitabı 2'de geçen Gondolin'in Yıkılışı'nda "yerin balçığından ve sıcaklığından türetildiler" (İng "bred from the heats and slimes of the earth") şeklinde bahsedilir. Gondolin'in Yıkılışı (The Fall of Gondolin), Tolkien'in tamamen kaleme aldığı ilk Orta Dünya öyküsüdür, 1917'de kaleme alındı).

Ölümsüz olduklarına veya çok uzun yaşadıklarına dair Hobbit romanında bir ipucu şöyledir; Dumanlı Dağlar orkları uzun zamandır kayıp olan kılıçlar Orcrist ve Glamdring'i çabucak tanırlar. Buradan, kılıçlar ortadan kaybolduğundan beri gelip geçen nesillerin sayısının kılıçların ork hafızasındaki görünümünü unutturmayacak derecede az olduğu veya belli bir yaştan sonra yaşlanmadıkları yönünde bir fikir doğsa da Tolkien'in Hobbit eserini yazdığı sırada henüz Silmarillion'da anlatılacak olan olaylardan sonra Hobbit'teki olaylara dek birkaç bin sene zaman geçtiği fikri kurgulanmamıştı. İki Kule eserinde Gorbag ve Shagrat, Sam'in kulak kabarttığı konuşmalarında Son İttifak'ın "Büyük Kuşatması"ndan sanki binlerce sene önceki o kuşatmaya tanık olmuşlar gibi bahsederler. Bu "Büyük Kuşatma" sözüyle kastedilen -o esnada devam ediyor olan- Minas Tirith kuşatması veya yaklaşık bin sene önce yaşanmış olan Minas Morgul kuşatması da olabilir. Azog oğlu Bolg'un babasının ölümünden 140 sene sonra ölmesinden de anlaşılacağı üzere orklar en az birkaç asır ömür sürerler. Bu son anılan teori, Morgoth's Ring'deki "Myths Transformed" makalesinde verilen bir bilgiyle de uyumludur; orkların ömürleri Númenorlulara nisbetle kısadır.

Orkların kökeni ile ilgili yukarıda verilen bu bilgiler Silmarillion'da geçtiği için, birçokları bu teoriyi Tolkien'in son görüşleri olarak kabul etti. Yine de, görüleceği üzere, Tolkien daha sonra farklı görüşler belirtti ki -her ne kadar eserlerinde değinmese de- en son belirttiği görüşler onun son görüşleri olarak kabul edilmeye daha uygundur. Bununla birlikte üstte anlatılan teori, Tolkien'in yayımlanmış eserleri ile en uyumlu olanıdır.

Yoldan çıkmış maialar

Orta Dünya Tarihi inceleme serisinde (özellikle Morgoth's Ring’in "Myths Transformed" bölümünde) Birinci Çağ'da yaşamış Boldog gibi veya Bilbo ve beraberindeki cüce kafilesiyle karşılaşan Ulu Goblin gibi bazı ork liderlerinin aslında yoldan çıkmış maialar olduğu, maddi alemde ork şekline büründüklerine dair tespitler yer alıyor:

"Bu varlıkların bazıları düş veya hayalet olabilir ancak diğer bazıları hiç şüphesiz Melkor'un bazı hizmetkârlarının aldığı şekiller, çocukların asıl şekillerinin küçültücü ve alaycı versiyonlarıydı. Melkor'un emrinde çok sayıda maia vardı, efendileri gibi onların da Arda'da görünür ve algılanabilir şekle girme güçleri vardı."[21]
"Boldog, (…) Savaş'la ilgili öykülerde çokça anılan bir isim. Boldog'un kişisel bir isim olmayıp ya bir unvan veya bir yaratık türünün adı olma ihtimali var: Ork şeklindeki Maialar. Yalnız, balroglardan daha az korkunçlar."[22]
"Melkor birçok rûhu yoldan çıkardı, bazıları Sauron kadar kudretli, veya balroglar gibi daha az güçlü. En küçükleri, orkların atalarıydı."[23]

İnsan-ork melezleri

Tolkien ayrıca Morgoth'un generallerinden Sauron'un -muhtemelen Morgoth'un aktif olduğu dönemde onun talimatıyla- orkları ve insanları melezlediğini belirtiyor. Uruk-hai ırkının bu şekilde türetildiği düşünülüyor. Bu yöntem daha sonra Yüzük Savaşı döneminde Saruman tarafından tekrarlandı, böylece Saruman kendi melezlerini yaptı.

"Şüphe yok ki ileride Üçüncü Çağ'da Saruman bunu yeniden keşfetti, veya kitaplardan öğrendi, ve efendi olma şehveti onu buna, en kötü işini yapmaya sevketti: Orkları ve insanları melezlemek. Neticede, şeytanî, büyük Adamorklar ve güvenilmez, aşağılık Orkadamlar türetti."[24]

Tolkien ilk başlarda bütün orkların, yoldan saptırılmış ve işkence edilmiş elflerin soyundan geldiği hipotezi üzerinde durdu, fakat sonraları bu teoriden -Christopher Tolkien'in, Morgoth's Ring isimli çalışmasında ("Myths Transformed, text X") anlattığına göre- memnuniyetsizlik hissettiğini gösteren yorumları mevcut. Ñoldorin Köleler kavramına yapılan göndermeleri silmeye başladığı aynı dönemde, orklar için yeni bir köken bulma arayışına girdi. Tolkien'in çözmek için bütün Orta Dünya evrenini (Arda kozmolojisini ve Arda'nın tarih öncesini) yeniden kurgulamaya gittiği birkaç sorundan birisi orkların kökenidir. İnsanların kökenini neredeyse elflerin uyandığı tarihe kadar uzatarak Tolkien muhtemelen orkların bozulmuş insanlar olduğu teorisini kurgulamaya çalıştı. Tolkien bu yeni teoriyi tamama erdiremeden öldü ve böylece Silmarillion’da orkların elf kökenine atıfta bulunan teori işlendi.

Duyuları gelişmiş yaratıklar

Tolkien'in diğer varsayımlarında orklar insansı şekillerde hayvanlar olup, Karanlık Lord'un (önce Morgoth, sonra Sauron) iradesiyle güçlendikleri işlenir:

"Orklar insansı şekilde hayvanlardır [...]"[25]

Bütün orkların Karanlık Lord'a bir şekilde bağlı oldukları anlaşılıyor; efendileri yenildiğinde, orklar şaşırdı, umutsuzluğa düştü ve düşmanları tarafından dağıtıldılar. Morgoth'un yenilgisinden ve Arda'dan sürülüşünden bin sene geçtiğinde orklar artık ufak boylu ve özelliklerini yitirmiş, Dumanlı Dağlar'da yaşayan kavgacı kabilelere dönüşmüştü. Ancak, Sauron döndüğünde orklar tekrar bir miktar güçlendiler. Son İttifak'ın Sauron'u yenilgiye uğratmasıyla aynı dejenerasyon yeniden yaşandı. Sauron Kuyutorman'a Ruhçağıran olarak döndüğünde orklar tekrar güçlenmeye başladılar.

Diğer fantastik kurgulara etkisi

Tolkien'in orkları kendisinden sonraki fantastik kurgulara ve oyunlara büyük etki yaptı, bu orklar diğer birçok kurgudaki orkların (ve ork benzeri ırkların) öncüsü oldu. Warhammer Fantasy, Forgotten Realms ve diğer oyunların orkları Tolkien'in orklarından Tolkieninkilerin kısalığının aksine insandan uzun olmaları ve genellikle Tolkien'in orklarının siyah cildli ve sarı gözlü olmasına rağmen diğerlerinin orklarının yeşilimsi tenli ve yeşilimsi gözlü olmaları ile ayrılır.

C. S. Lewis, Aslan, Cadı ve Dolap’ta arkadaşı Tolkien'in orklarına bir gönderme yapmış gibidir. Aslan, Taş Masa'daki ölümüne gittiğinde hikâye anlatıcı, Beyaz Cadı'nın etrafında toplanan birçok yaratığın adını anar ki bunlardan birisi de "Orknies"dir (bu isim ayrıca Eski İngilizce (Anglosaksonca) bir terim olan "orcneas"ı çağrıştırıyor)

The Elder Scrolls V: Skyrim adlı oyunda orklar oyuncu tarafından seçilebilen bir ırktır. Tolkien orklarından farklılardır. Bu oyunda orklar birebir insan vücutlu, alt çene ve dişleri gelişmiş, yeşil derili ve genel olarak siyah saçlı, akıllı yaratıklar şeklinde betimlenmiştir. Orklar Skyrim'de Mor Khazgur, Ghash Murug gibi küçük yerleşim bölgelerine sahiptir. Çok eşlilik görülür. Bunların yanında her bir ork yetenekli birer savaşçıdır, çift elde balta kullanırlar, zırhlarını ve silahlarını kendilerine özgü madenlerden yaparlar. Ancak kötülüğün simgesi değillerdir. Onların da insanlar gibi hem iyi hem de kötüsü vardır.

Uyarlamalar

Tolkien'in eserlerinin film sahnelerinden video oyunlarına kadar birçok uyarlamasında orklara yer verildiği görülür. Hobbit'in 1977 animasyon uyarlamasındaki goblinler Maurice Sendak'ın eserlerindekine benzetilerek tasvir edildi[26] ve anılan çizgi filmin devamı olan 1980 yapımı Kralın Dönüşü'ndeki orklar da aynı tarzda betimlendiler.

Bazı uyarlamalar goblinleri orklardan farklı bir ırk olarak resmeder. New Line Cinema'nın Peter Jackson imzalı Yüzüklerin Efendisi üçlemesinde, The Lord of the Rings: War of the Ring ve The Lord of the Rings: The Battle for Middle-earth II gerçek zamanlı strateji oyunlarında bu imâlar görülebilir. İlk anılan oyunda goblinler, orkların ve urukların yanında savaşırlarken, ikincisinde goblinler ayrı bir birlik olarak oyunda seçilebilmektedir.

Yüzük Kardeşliği filminde bazı uruklar çamurlu çukurlardan sanki bir torbanın içerisindeymiş gibi ve tamamen yetişkin olarak doğdukları görülür (Bu kurgulama, Saruman'ın ordusunu uzun bir zaman devam eden asker yetiştirme süreciyle değil de kısa sürede (hatta bir gecede) hazırladığı kurgusuna destek olması için kullanıldı).

The Battle for Middle-earth II oyununun The Rise of the Witch-king eklentisinde Angmar birliğinde orkların başkenti Gundabad Dağı'na atıf olarak "Gundabad Orkları" adında piyade sınıfı bulunur. Dumanlı Dağlar Goblinleri gibi onlar da savaşta bazen warglara binerler.

Kaynakça

  1. 1 2 Humphrey Carpenter, ed. (1981), The Letters of J. R. R. Tolkien, Boston: Houghton Mifflin, #144, ISBN 0-395-31555-7
  2. J. R. R. Tolkien (1994), Christopher Tolkien, ed., The War of the Jewels, Boston: Houghton Mifflin, ISBN 0-395-71041-3
  3. "Orc is the form of the name that other races had for this foul people as it was in the language of Rohan." (Tr. Orc, diğer halkların bu kötü halkı adlandırmak için kullandıkları ismin Rohan versiyonudur.) J. R. R. Tolkien (1955), The Return of the King, The Lord of the Rings, Boston: Houghton Mifflin (published 1987), Appendix F: The Languages and Peoples of the Third Age, ISBN 0-395-08256-0
  4. 1 2 (İngilizce) What was the relationship between Orcs and Goblins? from the The Tolkien Meta-FAQ by Steuard Jensen. Brackets by eds.
  5. J. R. R. Tolkien, (1980), Christopher Tolkien, ed., Unfinished Tales, Boston: Houghton Mifflin, "Of Tuor and his Coming to Gondolin", ISBN 0-395-29917-9
  6. J. R. R. Tolkien (1985), Christopher Tolkien, ed., The Lays of Beleriand, Boston: Houghton Mifflin, "The Lay of Leithian", ISBN 0-395-39429-5
  7. J. R. R. Tolkien (1993), Christopher Tolkien, ed., Morgoth's Ring, Boston: Houghton Mifflin, "Myths Transformed", ISBN 0-395-68092-1
  8. J. R. R. Tolkien (1984), Christopher Tolkien, ed., The Book of Lost Tales, Part Two, Boston: Houghton Mifflin, "The Nauglafring", ISBN 0-395-36614-3
  9. J. R. R. Tolkien (1984), Christopher Tolkien, ed., The Book of Lost Tales, Part Two, Boston: Houghton Mifflin, "Gilfanon's Tale", ISBN 0-395-36614-3
  10. J. R. R. Tolkien (1984), Christopher Tolkien, ed., The Book of Lost Tales, Part Two, Boston: Houghton Mifflin, "The History of Eriol or Aelfwine", ISBN 0-395-36614-3
  11. J. R. R. Tolkien, (1954), The Two Towers, The Lord of the Rings, Boston: Houghton Mifflin (published 1987), "The Departure of Boromir", ISBN 0-395-08254-4
  12. J. R. R. Tolkien (1954), The Two Towers, The Lord of the Rings, Boston: Houghton Mifflin (published 1987), "The Riders of Rohan", ISBN 0-395-08254-4
  13. J. R. R. Tolkien (1996), Christopher Tolkien, ed., The Peoples of Middle-earth, Boston: Houghton Mifflin, ISBN 0-395-82760-4
  14. J. R. R. Tolkien (1954), The Two Towers, The Lord of the Rings, Boston: Houghton Mifflin (published 1987), "Flotsam and Jetsam", ISBN 0-395-08254-4
  15. Humphrey Carpenter, ed. (1981), The Letters of J. R. R. Tolkien, Boston: Houghton Mifflin, #210, ISBN 0-395-31555-7
  16. 1 2 3 Was Tolkien racist? Were his works? from Tolkien Meta-FAQ by Steuard Jensen. Bolding by editors
  17. 1 2 Martinez, Michael (1998). Parma Endorion: Essays on Middle-earth, 3rd edition Download link
  18. Humphrey Carpenter, , ed. (1981), The Letters of J. R. R. Tolkien, Boston: Houghton Mifflin, #29, ISBN 0-395-31555-7
  19. http://www.uib.no/People/hnohf/orkish.htm
  20. "The Science of Middle-earth: Sex and the Single Orc". TheOneRing.net. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160304022955/http://greenbooks.theonering.net/guest/files/041305.html. Erişim tarihi: 2009-05-29.
  21. Morgoth's Ring, "Myths transformed", text X
  22. X numaralı metin hakkında yazarın notu
  23. Yazarın notu
  24. Morgoth's Ring, "Myths Transformed" - Text X
  25. 'Morgoth's Ring', "Myths transformed", text VIII'
  26. O'CONNOR, JOHN J. The Hobbit (review), New York Times 25 Kasım 1977
This article is issued from Vikipedi - version of the 9/13/2016. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.