Paris Komünü üyeleri
Paris komünü üyeleri (Fransızca: Communard) 1871 yılında 18 Mart - 28 Mayıs tarihleri arasında iktidara gelmiş olan Paris Komünü adlı ilk sosyalist hükümetin üye ve taraftarlarını anlatır. Komün'ün yıkılmasının ardından komün üyelerinin yaklaşık 20 bini ilk hafta içinde infaz edilmiş, yaklaşık 7500 kişi hapse atılmış veya deniz aşırı sömürgelere sürgüne gönderilmiştir. 1880 yılında genel af ilan edilse de önde gelen komün üyeleri af kapsamına alınmamıştır.
Fransa-Prusya Savaşı ve Paris Komünü
Fransa-Prusya Savaşı'ndaki mağlubiyetin ardından Fransa'da ve özellikle Paris'te işçi sınıfı arasında huzursuzluk baş göstermeye başlar. Başkente yaklaşan Prusya Ordusunun 1870 yılı Eylül ayında Paris'i kuşatmasıyla şartlar daha da ağırlaşır. Yoksul halk şiddetli bir şekilde aç kalmaktadır. Ağır şartların da etkisiyle düzen eleştirisi yapan kurum ve siaysal yapıların etkisi artmaya başlar. Prusya Ordusu şehre girince kurulan işbirlikçi geçici hükümete karşı iki kez ayaklanma düzenlese de başarısız olur. 1871 yılı Oack ayında Prusya Başbakanı Otto von Bismarck ve Fransız Dışişleri Bakanı Jules Favre genel seçim yapılmasına karar verirler. Kurulan yeni monarşi eğilimli cumhuriyetin başına yeni rejime sadık Adolphe Thiers seçilir. Artan muhalefetten çekinilerek başkent Paris'ten Bordeaux'ya alınır. Savaşın resmi olarak bitmesinin ardından hükümet Paris'e dönmektense Versay'a gelir. Şehirdeki hükümet karşıtı tutumdan çekenen Versay hükümeti 18 Mart 1871 günü sabah erkenden şehirdeki ağır silahları almaya kalkar. Harekât için gelen hükümet askerleri Parisli askerler tarafından yakalanır ve harekât başarısız olur.[1] Hükümet karşıtı Parisliler artık şehirde kontrolün ellerinde olduğunu ilan ederek Paris Komünü'nün kurulduğunu ilan ederler. Gelişmeler üzerine Thiers, komün üyeleriyle görüşmeyi reddeder. Süreç sonunda Mayıs ayında yeni birliklerle başkente saldıran hükümet birlikleri direnişçilerle işbirliği yapan askerleri ve muhafızları avlar. Komün'ün çöküşünü izleyen günlerde binlerce Parisli öldürülür ve hapse atılır. Komün deneyimi vahşice bastırılmasına rağmen siyasetçiler ve özellikle Marksistler için çok değerli deneyimler biriktirmiştir.[2]
Sürgün
Komün'ün kanlı şekilde bastırılmasının ardından hükümet tarafından ayaklanmanın sebepleri araştırılmıştır. Ayaklanmanın sebebi olarak ateistlik belirlenmiş ve sorunun derhal çözülmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu kapsamda 4500 komün üyesinin Fransız sömürgesi olan Yeni Kaledonya'ya gönderilmesine karar verilmiştir. Plana göre komün üyeleri hem yerli Kanak halkının uygarlaştırılmasına yardım edecek hem de bölgedeki hayatın zorlukları karşısında inançlı bireyler olacaklardır. 1853 yılında Fransız sömürgesi olan Yeni Kaledonya'da bu dönemde sadece 350 Avrupalı bulunmaktadır. 1863 yılından itibaren de Avrupalı mahkûmlar için hapis yeri olarak kullanılmaya başlanır. En yoğun dönemde adada 50 bin kişi olduğu bilinmektedir. Bunların 30 bini yerli Kanak halkına mensuptur.
Cezalar
Sürgüne gönderilen mahkûmlara verilen üç tür ceza vardı: Basit sürgün, kapalı bir yere sürgün ve zorunlu çalışma yükümlülüğü olan sürgün. Komün üyelerinin yaklaşık üçte birine basit sürgün cezası verilmiştir. Bu kişiler Yeni Kaledonya'ya bağlı Île des Pins Adasına gönderilmiştir. Kapalı bir yerde sürgün cezasına çarptırılanlar adadaki Ducos kasabasına gönderilmiştir. Zorunlu çalışma yükümlülüğü olanlar ise genelde siyasi suçlarının yanı sıra sabotaj, kundaklama gibi eylemleri yapanlardı.
Yeni Kaledonya
Yeni Kaledonya'daki yerel yönetim mahkûmlara yeterli yiyecek, giysi ve barınacak yer sağlamamıştır. Mahkûmların başalrına sokacak yerleri kendileri yapması beklenmiştir. Yiyecek verilmediğinden dolayı günlük olarak avcılıkyapmak zorunda kalan mahkûmlar Kanak halkıyla ticaret yapmıştır. En zor koşullarda yaşayanlar kürek mahkûmlarıydı. Sürekli oalrak kötü muameleye tabi tutulan bu kişiler en küçük bir itaatsizliklerinde en ağır şekilde cezalandırılmıştır. Fransız hükümeti, eşleri Yeni Kaledonya'da olan kadınlara adaya gitme ve yerleşme fırsatı tanımış, mülk edinme kolaylığı sağlamıştır.[3]
Kaçış
Adadaki sürgünlerin durağan hayatı 1874 yılında yaşanan kaçıştan sonra değişmiştir. Nouméa kentinde bulunan François Jourde kaçış planları uyarınca gemi kaptanı John Law ile yakın ilişki kurarak kendisine yardım etmesi için para verir. Plan kapsamında kaçan mahkûmlar François Jourde, Henri Rochefort, Paschal Grousset, Olivier Pain, Achille Ballière ve Bastien Grandhille geceleyin ayarlanan gemiye gizlice binerler. Anlaşma uyarınca Law, mahkûmları Sidney'de bırakır. Burada büyük bir ilgiyle karşılanan mahkûmların mahkûmiyet dönemleri boyunca çektikleri zorluklar Avustralya, İngiltere ve ABD basınında büyük yer alır. Yeni Kaledonya'da ise mahkûmların sürgün koşulları sertleşecektir.
Kanak halkı ile ilişkiler
Komün üyeleriyle Kanak halkı arasında çok iyi ilişkilerin kurulduğuna dair belgeler bulunmaktadır. Achille Ballière ve arkadaşları Kanak halkının evlerine misafir olmuş, yemeklerine katılmışlardır. İlk yıllarda iki topluluk arasında en az iki evlilik yaşanmıştır. Ancak 1874 kaçışından sonra sıkılaşan kurallar uyarınca iki topluluk arası etkileşim sınırlandırılmıştır. 1878 yılındaki Kanak ayaklanması sırasında Komün üyeleri yerel halka destek vermiştir.
Ünlü komün üyeleri
Jules Vallès
Paris Komünü'nün ilan edilişine giden dönemde Vallès, III. Napolyon iktidarına ve Fransa-Prusya Savaşı'na doğrudan karşı çıkmıştır. Savaş karşıtı tutumundan dolayı 6 Ağustos 1870 günü hapse atılmıştır. Savaşın ardından kayıtsız şartsız teslimden sonra rejimin devrilmesi üzerine serbest bırakılmış, Komün'ü oluşturacak olan komitenin önemli üyelerinden birisi haline gelmiştir. Paris'in 18 Eylül günü Prusya kuşatması sırasında 31 Ekim günü şehirdeki Blanquist ayaklanmanın başarısız olması sonucu yeraltına çekilir. 11 Mart günü ayaklanmaya katıldığı için mahkeme tarafından suçlu bulunsa da 18 Mart günü Komün ilan edilir.Çıkarmakta olduğu Le Cri du Peuple[4] adlı gazete çok önemli bir yayın haline gelir. 26 Mart günü yapılan komün seçimlerinde 15. bölgeden seçilerek Komün konseyine girer. Vallès, Komün sırasında da muhalif konumunu korur; Kilise ile Devlet kurumlarının ayrılmasına şerh koyar, gerici rejim yanlısı yayınların kapatılmasına karşı çıkar. 21 Mayıs günü Versay birlikleri Paris'e girmeye başlayınca son Komün konsey toplantısına başkanlık eder. 28 Mayıs gününe kadarki çarpışmalarda şimdi Belleville Caddesi olan sokaktaki son barikatta silah arkadaşı Gabriel Ranvier ile birlikte dövüşür. Yakalanmadan kaçmayı başarır, gıyabında idama mahkûm edilir. Bu dönemde yaşadıklarını kitaplaştıran Vallès[5] Londra'da yaşar. 11 Temmuz 1880 günü ilan edilen genel af uyarınca Paris'e döner ve gazeteciliğe devam eder. 1885 yılında hayata veda eder.
Henri Rochefort
Rochefort sürgünden kaçtıktan sonra ABD'ye gider. Başından geçenleri burada ayrıntılı olarak New York Herald Tribune gazetesine anlatır. 1884 yılında yazdığı L’Évadé adlı romanla beraber Fransa hükümeti geniş çaplı eleştiri alır.
Georges Eugene Raoul Pilotell
1845 yılında dünyaya gelen Pilotell hakim olan babasının yanından ayrılarak 1862 yılında Paris'e gelir. Muhalif bir karikatür sanatçısı olduğu için çok kez eserleri yüzünden mahkûm olur. Komün döneminde güzel sanatlar konusunda yetki alır. Komün'ün düşüşünden sonra Londra'ya kaçar. Bu dönemde İngiltere'de moda tasarımcısı, portre sanatçısı ve tiyatro kostüm tasarımcısı olarak çalışır. Eserleri İngiltere'de Ulusal Portre Galerisi, British Museum ve Victoria ve Albert Müzesi'nde sergilenmektedir.[6][7]
- Henri Rochefort
- Louise Michel
- Jules Vallès
- Eugène Varlin
- Anna Jaclard
- Jarosław Dąbrowski
Genel af
1878 yılına gelindiğinde Paris Komünü üyelerinin affedilmesi önemli bir siyasi mesele haline gelir. 1879 yılı Ocak ayında dönemin başbakanı Jules Armand Dufaure genel af taleplerini bastırmak için çok sayıda mahkûmun cezasını iptal eder. Mahkeme tarafından mahkûm edilmeksizin hakkında soruşturma açılmış kişilerin yasal konumu belirsizliğini korur. Cezası iptal edilen kişilerin Fransa'ya dönmesiyle birlikte genel af talepleri kuvvetlenir. Özellikle Louis Blanc ve Victor Hugo milltevekili olarak bu talepleri dile getirir. 1880 yılı Temmuz ayında parlamento genel af ilan eder. Gemiyle getirilen mahkûmlar büyük bir coşkuyla karşılanır.
Sonrası
Yeni Kaledonya'da veya Avustralya'da kalan bazı siyasi mahkûmlar Fransa'ya hiç dönmezler. Louise Michel gibi sürgünden dönünce yeniden siyasete atılan kişiler olsa da çoğu Komün üyesi yeni hayatlarına alışmakta zorlanır. Komün üyeleriyle rejimin gardiyanları arasında sokaklarda gerçekleşen rastlantısal karşılaşmalar kavgalara dönüşmüştür. Yeni Kaledonya'daki işkenceler hakkında çok sayıda anı eser yayınlandıktan sonra yasal soruşturma yapılsa da, sonuç alınamamıştır.
Kaynakça
- ↑ Hükümet askerlerinden 2 tanesi kendi aralarındaki tartışma sonucu ölürken, askelerin çoğu Parislilere katılır
- ↑ Devrimci filozof Karl Marx, Friedrich Engels ve Vladimir Lenin birçok eserinde Paris Komünü'ne atıfta bulunmuştur
- ↑ 1877 yılına gelindiğinde kanundan 174 aile yararlanmıştır
- ↑ Halkın Çığlığı
- ↑ Üçleme şeklindeki eserler L'Enfant, Le Bachelier ve L'insurgé olarak sıralanabilir
- ↑ British Museum veri tabanı (İngilizce) 28 Eylül 2012 tarihinde erişilmiştir
- ↑ Ulusal Portre Galerisi veri tabanı (İngilizce) 28 Eylül 2012 tarihinde erişilmiştir
Ayrıca bakınız
Dış bağlantılar
- Komüncülerin Duvarı (İngilizce) 27 Eylül 2012 tarihinde erişilmiştir