Samsatlı Lukianos
Samsat'lı Lukianos (Grek: Λουκιανός ο Σαμοσατεύς, Latin: Lucianus, d. 125 – ö. 180), Süryani retorikçi, Hiciv yazarı.
Nüktesi ve alaycı doğası ile tanınır. Ona ait olduğu düşünülen günümüze kadar gelmiş seksen kadar eser bulunur. Aya yapılan bir yolculuğu anlattığı “Gerçek Bir Hikaye” adlı eseri, dünyadaki ilk bilim kurgu eseri kabul edilir.[1]
Hayatı
Önceleri Komagene İmparatorluğu sınırlarında kalan, sonraları ise Roma İmparatorluğu tarafından ele geçirilerek Suriye eyaletinin bir parçası yapılan, bugün Adıyaman ili sınırlarında kalan Samosata'da yaklaşık olarak milattan sonra 125 yılında, orta halli işçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Köklü bir Süryani yerleşimi olan Samosata’nın yerlisi idi, anadili Süryanice idi. Bir süre heykeltıraş dayısının yanında çalıştıktan sonra İyonya’da Yunan dili ve kültürünü öğrendi, özellikle Homeros ve Platon’un eserleri üzerine çalıştı.
Gençliğinde Antakya’ya gidip avukatlı yapan Lukianos, daha sonra Atina’ya gitmiş ve sofist olmuştur. Kent kent gezip görüşlerini izleyiciler anlatan Lukianos, İtalya ve Galya’ya gitti. Bir göz hastalığı için gittiği Roma’da Platoncu filozof Nigrinos ile tanıştı. 2. yüzyılın ikinci yarısında Atina’ya yerleşti. Sofistliği bırakarak Helen entelektüel yaşamı hakkında eleştirel, nükteli eserler yazdı. Bütün filozofları ve mitolojik paganizmi eleştirdi.
Günün felsefe akımlarının eleştirdiği için çok düşman kazandı. Geçim sıkıntısı çekince Mısır’a giderek devlet hizmetinde çeşitli görevler aldı. 192’de 67 yaşında hayatını kaybettiği düşünülür ancak Atina’da mı yoksa İskenderiye’de mi öldüğü bilinmemektedir.[2]
Eserleri
Eserlerinden seçmeler batıda ilk olarak 1499 yılında Floransa’da basılarak yayınlanmıştır.
Başlıca eserleri “Tanrıların Konuşmaları”, “Deniz Konuşmaları”, “Ahirete Varış” “Öbür Dünyada Konuşmalar”, “Gerçek Bir Hikaye (Yaşanmış bir öykü)”, “Tarih Nasıl Yazılmalı?” dır.
Dünya edebiyat tarihindeki ilk bilimkurgu türündeki eser olarak bilinen Gerçek Bir Hikâye adlı eserinde 50 yiğit adam ile uzak diyarları keşfetmek için çıktığı deniz yolculuğunu bu yol boyunca başlarından geçen olağanüstü hayali olayları, gördükleri hayali varlıkları anlatır.
"Tarih Nasıl Yazılmalı”da ise yine döneminin taraflı abartılı yalan yanlış tarih yazımlarına ve yazarlarına eleştiride bulunur.