Kan basıncı
Kan basıncı, dolaşım sistemi atardamarları içindeki kanın basıncıdır. Kan basıncı ölçümü tansiyon aleti yardımıyla yapılır.
Kan basıncı, kanın kalpten pompalanmasına, aradamarcıkların direncine ve atardamar çeperlerinin esnekliğine bağlıdır.
Kan basıncı (ya da tansiyon), yerleşmiş uygulamaya göre, önce kasılma basıncı (sistolik basınç), sonra gevşeme basıncı (diastolik basınç) olarak yazılır. Kasılma basıncı, kalbin kasılması sırasında oluşan en büyük kan basıncıdır (büyük tansiyon); gevşeme basıncı, kalbin gevşeme ya da dinlenme durumunda ölçülen en düşük basınçtır (küçük tansiyon). Gevşeme basıncı (diastolik basınç) yükselirse kalbin beslenmesi azalır.
Normal kan basıncı, hayvan türleri arasında, bir türün kendi içinde ve bireyden bireye göre büyük ölçüde değişir. Erişkin bir insanın dinlenme durumunda kol atardamarlarındaki ortalama basınç, 120/80 mm civadır (Hg). Zürafada, beyne kanın gönderilebilmesi için 260 mm Hg kadar yüksek kasılma basınçları gerekir.
İnsanlarda normal ve yüksek kan basıncı düzeylerini neyin oluşturduğu çeşitli tartışmalara konu olmuştur. 50 yaşın altındaki erişkinlerde, 130-90 mm Hg, üst normal sınır sayılır. Kan basıncı normal olarak yaşla artar; bunun nedeni genellikle atardamarların esnekliklerinin azalmasıdır. Fiziksel etkinlik ve duygusal stres, kan basıncını geçici olarak yükseltebilir.