Yutma
Yutma, ağızdaki yiyecekler ya da başka maddelerin yutak ve yemek borusu yoluyla mideye geçirilmesi.
Evreler
Yutma sürecinin başlıca üç evresi vardır. Birinci evresi ağızda başlar. Yiyecekler burada tükürükle karışarak nemlenir ve dilin arka bölümüne yerleştirilir. Ağız kapanır, ağız tavanının yumuşak damak olarak adlandırılan bölümü yukarı kalkarak ağız ve burun boşlukları arasındaki geçidi kapatır. Dil arkaya doğru kıvrılır ve yiyeceklerin ağzın arka bölümünde yer alan, yiyecek ve havanın geçişini sağlayan üstyutağa geçmesine yardımcı olur.
Yiyecek kütlesi yutağa girdikten sonra yutmanın ikinci evresi başlar. Gırtlak yukarı kalkarak yutağın soluk borusuyla bağlantısını keserken solunum geçici olarak kesintiye uğrar. Ağız ve yutak içindeki basınç yiyecekleri yemek borusuna doğru iter. Yemek borusunun ağzında yer alan yemek borusu üst büzgen kası yiyecekler yaklaşırken kasılıp gevşemeye başlar. Yiyecekler yemek borusuna girer girmez büzgen kas kapanarak yiyeceklerin yeniden ağza dönmesini engeller.
Yutmanın son evresi yiyecek kütlesi yemek borusundayken başlar. Gırtlak yerine iner, yutakla soluk borusu arasındaki geçit açılır, solunum yeniden başlar. Yiyeceklerin ağızdan çıkışıyla yemek borusuna geçişi arasında ancak bir saniye geçtiğinden solunumun bu süre içinde durması vücut işlevlerinin aksamasına yol açmaz. Yemek borusunun sığamsal hareketleri (peristaltizm) yiyecek kütlesinin mideye doğru yol almasını sağlar. Borunun duvarındaki kıvrımlar yiyecekler buradan geçerken düzleşir, yiyecek geçtikten sonra yeniden eski halini alır. Yemek borusunun alt ucunda yer alan büzgen kas gevşeyerek yiyeceklerin mideye geçmesine olanak sağlar, daha sonra hemen kapanarak mide sıvısı ve yiyecek parçalarının yemek borusuna geri dönmesine engel olur.
Yutma temelde istençdışı bir reflekstir; ağızda yiyecek ya da tükürük gibi yutulacak bir madde olmadan yutma gerçekleşemez. Yiyecekler ağzın arka bölümüne istençli bir hareketle itildiğinde de kütle buraya ulaştıktan sonra yutma refleksi başlar ve geri dönüş mümkün değildir.
Vücudun pozisyonu yutma sürecini büyük ölçüde etkiler. Vücut dik ya da yatay dururken yutulan sıvılar kütle çekim kuvveti etkisiyle hızla mideye iner; buna karşılık, baş aşağı dururken sıvılar yemek borusunun başlangıç bölümünde kalır ve mideye inmesi için art arda yutkunmak gerekir. İnsanda yutma kapasitesi hayvanlarınkinden çok daha azdır. Yiyeceklerin ısısı da yutma kapasitesini etkiler. Çok soğuk (1 °C-3 °C) sıvılar yemek borusundaki peristaltik hereketleri çok yavaşlatır ya da tümüyle durdururken, sıcak (58 °C-61 °C) sıvılar peristaltik hareketleri artırır.[1]
Bozukluklar
Disfaji olarak adlandırılan yutma güçlüğü, çok farklı nedenlere bağlı olarak her yaşta görülebilir. Ancak ileri yaşlarda daha sık görülmektedir.[2] Yutmayı etkileyen bozuklukların başında yutak felci, yemek borusu büzgen kaslarının açılıp kapanmasını engelleyen hastalıklarla yemek borusunun duvarındaki kasların spazmları gelir. Bunların hepsinin temelinde fiziksel ya da psikolojik etkenler yatabilir.