Alman Seferi
Alman Seferi | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
Osmanlı-Avusturya savaşları | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Osmanlı İmparatorluğu Kırım Hanlığı | Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Kanuni Sultan Süleyman Pargalı Damat İbrahim Paşa |
V. Karl I. Ferdinand | ||||||
Güçler | |||||||
150.000 asker 400 Savaş Topu |
300.000 asker 600 Savaş Topu |
Alman Seferi, 1532-1533 yıllarında Kanuni Sultan Süleyman komutanlığındaki Osmanlı ordularının Alman toprakları üzerine yaptığı seferdir. Osmanlı Devleti; Alman idaresindeki Macar topraklarını almak, Alman gücünü kırmak ve birçok bölge fethetmek için Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu'na savaş ilan etmişti. Bazı kaynaklara göre hedeflerin arasında Viyana'nın tekrar kuşatılıp fethedilmesi vardı. Bu sefer, Osmanlı Devleti için başarılı olmuştur.
Sebepleri
II. Mehmed döneminden itibaren çok güçlü bir konuma gelmiş olan Osmanlı Devleti, özellikle Kanuni Sultan Süleyman devrinde Avrupa'da çok ilerlemişti. Belgrad, Rodos ve Macaristan bölgeleri fethedilmişti. Viyana kuşatılmış ama kış sebebiyle geri çekilmişlerdi. Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu ve diğer birçok Avrupa devleti, Macaristan topraklarını geri almak istiyordu. Macar topraklarından sonra da Belgrad, Rodos gibi yerleri geri almayı hedefliyorlardı. Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu, Macar topraklarında bazı kalelere sahipti. Osmanlı Devleti içerisinde çıkan isyanların büyümesini ve bundan faydalanarak da bu hedefleri gerçekleştirmek istiyorlardı. Kanuni Sultan Süleyman yönetimi de Avrupalı devletlerin hedefini biliyor, bu tehlikeyi mutlaka bastırmak istiyordu.
Osmanlı topraklarında çıkan bazı isyanlar yayılmaya başladı. Osmanlı Devleti bu sorunlarla ilgilenirken, Alman askerleri de Osmanlı yönetimindeki Macar topraklarına saldırmaya başladı. Kanuni Sultan Süleyman, Divan-ı Humayun'un da desteğini alarak Alman toprakları üzerine sefer yapmak ve bu tehlikeyi bastırmak amacıyla savaş kararı aldı. Haziran 1532'de Osmanlı ordusu, yürüyüşe geçti.
Macar topraklarında savaş
Osmanlı Ordusu, yaklaşık 120,000 asker ve 400 toptan oluşuyordu. Belgrad'ı geçtiklerinde Kırım Hanının ordusu da orduya katıldı. Böylece Osmanlı ordusunadaki asker sayısı 150 bine ulaştı. Osmanlı ordusu çok kolay bir şekilde Alman idaresindeki Macar topraklarına girdi. Yakınlarında herhangi bir Alman ordusu bulunmuyordu ve Almanlar da Osmanlı ile savaşmayı hiç istemiyordu. Kanuni Sultan Süleyman ise kesin zaferin büyük bir meydan muharebesi ile mümkün olacağını düşünüyordu. İmparator V. Karl'ı meydan savaşına davet etti. Fakat Alman İmparatoru cevap vermedi. Bunun üzerine çok ağır sözlerle dolu mektuplar yolladı. Ama yine cevap alamadı.
Kanuni Sultan Süleyman, Alman ordusunu meydan savaşına davet ederken bazı kaleleri de fethetmişti. Kanije Kalesi, Güns Kalesi gibi önemli kaleler Almanlardan alındı. Kısa süre içinde Alman idaresinde hiçbir Macar toprağı kalmadı. Türk akıncıları küçük Alman birliklerini de imha etmişti. Avrupa devletleri de oldukça endişelenmiş, Osmanlı ordusunun tekrar Viyana yönüne saldırmalarından korkuyorlardı. Nitekim bir süre sonra Osmanlı Ordusu, Avusturya topraklarında taarruzu başlattı.
Avusturya topraklarında savaş
Macaristan'daki zaferlerinden güç alan Kanuni Sultan Süleyman, diğer idarecilerin de desteğiyle Avusturya üzerine taarruz yapılmasını emretti. Osmanlılar, Viyana şehri önlerinde V. Karl'ın kumandasındaki ordu ile savaşmayı umuyordu. Ancak ne Alman yönetimi, ne de Alman ordusu Osmanlı Ordusu ile meydan savaşı yapmayı hiç istemiyordu. 1526 yılındaki Mohaç yenilgisi gibi bir yenilginin tekrarlanmasından korkuyorlardı. Alman ordusu gelmeyince, Osmanlılar da Avusturya'da ilerlemeye devam etti. Bazı kaleler alındı. Almanların Viyana'dan sonra en önemli şehir olarak gördüğü Graz, kuşatmaya alındı. Bir süre sonra da Graz fethedildi. Bu olay, Hristiyan camiasında şok etkisi yarattı. Avrupalılar, Osmanlıların daha fazla ilerleyip Avrupa'yı fethedeceğinden korkuyordu. Ayrıca Avrupalı devletler bir ittifak altında Osmanlı ile savaşmayı da reddediyordu.
Seferin sonu
Avrupalı devletler büyük bir endişe içerisindeyken, Osmanlı ordusu Avusturya topraklarındaki seferine devam ediyordu. Ancak Anadolu'dan Osmanlı aleyhine isyan haberleri geliyordu. Anadolu'da ayaklanma çıkmış ve oldukça yayılmıştı. İsyan daha da yayılırsa çok tehlikeli bir boyut alabilirdi. Bundan endişe eden Kanuni Sultan Süleyman yönetimi, seferin sona erdirilip bu sorunun halledilmesini kararlaştırdı. Zaten Avrupalı devletler de barış yapılmasını sürekli teklif ediyorlardı. Haziran 1533'te Osmanlı Devleti ile Kutsal Roma Cermen İmparatorluğu arasında İstanbul Antlaşması imzalandı. Bu antlaşma ile Osmanlılar fethettiği bütün bölgelere sahip oluyor, Almanlar Macaristan'dan tamamen vazgeçiyor, çok önemli kaleler Osmanlı idaresine giriyor, Almanlar Osmanlılara yılda 30.000 duka altın haraç ödemek zorunda kalıyor ve Alman imparatoru, Osmanlı imparatorundan aşağı sayılıyordu. Bu yenilgi, Alman halkını derinden üzdü. Ama yine de Alman İmparatorluğu, Viyana'nın kaybedilmemesinden dolayı mutlu sayılırdı.