Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi

Koordinatlar: 38°53′26.55″K 77°00′15.64″B / 38.8907083°K 77.0043444°B / 38.8907083; -77.0043444

Amerika Birleşik Devletleri
Yüksek Mahkemesi
Supreme Court of the United States
Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi Binası
Genel bilgiler
Türü Yüksek Mahkeme
Kuruluş tarihi 24 Eylül 1789) (1789-09-24)
Adres Washington, D.C., ABD
Başkan John Roberts
Genel ağ sayfası
supremecourt.gov

Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesi (İngilizce: Supreme Court of the United States), en üst düzey temyiz mahkemesi ve kararlarıyla ABD Anayasası'nı yorumlayan organ. Açılan davalar çerçevesinde devletin ulusa, eyaletin eyalete ve hükümetin yurttaşa karşı yetkilerinin sınırlarını belirler.

1787 Anayasası ile federal mahkeme sisteminin başı olarak kurulan Yüksek Mahkemeye Anayasa, yasalar ve ABD'nin imzaladığı antlaşmalar çerçevesinde ortaya çıkan davalara, ABD'nin taraf olduğu anlaşmazlıklara, eyaletler arasında ya da farklı eyaletlerin yurttaşları arasında ortaya çıkan anlaşmazlıklara, deniz kuvvetlerinin ve deniz ticaretinin yargılama alanına giren davalarına ve elçileri, öteki kamu temsilcilerini ve konsolosları ilgilendiren davalara bakma yetkisi verilmiştir.

Yüksek Mahkemenin Kongrece belirlenen üye sayısı, 19. yüzyılda 6 ile 10 arasında değişmiş, 1869'da da 9 olarak dondurulmuştur. Yüksek Mahkeme ve daha alt düzeydeki federal mahkeme atamalarını Senatonun önerisi ve onayıyla başkan yapar. Bugüne değin ikisi 1969 ve 1970'te olmak üzere 11 aday Senato tarafından reddedilmiştir. İyi hal gösterdikleri sürece bu görevde kalan yargıçlar, Kongrede açılan bir davada suçlu bulunursa görevden alınırlar. Hakkında dava açılmış tek yargıç olan Samuel Chase 1805'te aklanmıştır. 1969'da ise Abe Fortas görevi dışında mali işlerle uğraştığı için istifaya zorlanmıştır.

Yüksek Mahkeme, ilk zamanlarında başlayarak anayasal düzenin korunması çerçevesinde Kongre ve eyalet yasama organlarının çıkardığı yasaların anayasaya aykırılığını saptama yetkisini kullanagelmiştir. Ama yasaların anayasaya uygunluğunu denetleme yetkisi anayasada açıkça yer almamaktadır. Yüksek Mahkeme yasama, yürütme ve yargı kararlarını da denetler. İşinin büyük bölümünü temyiz yetkisine giren davalar oluşturur; ilk derece yargılama için gelen dava sayısı görece azdır. Eyalet mahkemeleri ya da alt düzey federal mahkemelerce verilen kararların niteliğine göre, davalar temyiz ya da dosyanın incelenmek üzere bir alt mahkemeden istenmesi yoluyla Yüksek Mahkemeye gelir. Temyiz durumunda Yüksek Mahkeme davaya bakmakla yükümlüdür; ikinci durumda ise davaya bakıp bakmayacağı Yüksek Mahkemenin takdirine bağlıdır.

Bu ikili yargılama sistemi, Yüksek Mahkemenin dava sayısının çokluğundan doğan yığılma ile başa çıkmak için yürüttüğü uzun mücadelenin Kongrede olumlu bir yankı bulmasıyla ortaya çıkmıştır. 1891'de Alt Temyiz Mahkemeleri Yasası ile Yüksek Mahkemenin yükünü hafifletmek üzere eyalet mahkemelerinin ve yerel mahkemelerin kararları üzerine kesin temyiz yetkisine sahip olan mahkemeler kuruldu. Yalnızca kamuyu ilgilendiren olağanüstü önemli davalar bu uygulamanın dışında tutuldu. Yüksek Mahkemenin girişimiyle çıkartılan 13 Şubat 1925 tarihli Yargıçlar Yasası reformları daha da ileriye götürdü. Bu Yasa'yla zorunlu yargılama büyük ölçüde sınırlanarak birçok türde davanın görüşülmesi Yüksek Mahkemenin takdirine bağlandı. Böylelikle Yüksek Mahkemenin kendi işi üzerinde oldukça geniş bir denetime sahip olması sağlandı.

Yüksek Mahkeme, ABD toplumundaki birleştirici güçlerin en önemlilerindendir. Mahkeme, Anayasa'nın ticaretle ilgili maddesine dayanarak eyaletler arası ticarete gereksiz yükler getiren ya da bu tür ticareti engelleyen eyalet vergi yasalarıyla düzenlemelerini iptal etmiştir. Aynı madde Kongrenin ekonominin geniş sektörlerini düzenleme yetkisini desteklemek için de kullanılmıştır.

Anayasa'nın ticaretle ilgili maddesi, ekonomi üzerindeki yargı yetkisinin başlıca kaynağını oluştururken, davaların hukuk kurallarına uygun olarak yürütülmesine ve yurttaşların eşit olarak korunmasına ilişkin maddeler de devletin keyfi ve baskıcı edimlerine karşı gerçek ve tüzel kişilerin korunmasını sağlar. Önceleri yalnızca mülkiyet haklarının korunması amacıyla kullanılan bu maddeler, 20. yüzyılda özellikle Haklar Bildirisi'nin getirdiği güvencelerin devlet eylemlerini kapsayacak biçimde genişletilmesiyle yurttaşlık hakları alanında da uygulanmaya başladı. Azat edilen köleler düşünülerek anayasaya konan ve devletin yurttaşları eşit olarak korunmasını amaçlayan 14. Ek Madde, 20. yüzyıl ortalarında tarihsel amacına uygun olarak, ırk ayrımını güden yasaları engellemekte kullanılmaya başladı.

Yüksek Mahkemenin görüşleri çoğu kez titiz yarı anlayışını özetler nitelikte olmuştur. Uzun bir geçmişe dayanan muhalefet geleneğiyle Yüksek Mahkeme, anayasada ifadesini bulan felsefi ülküleri açıklığa kavuşturma, arındırma ve sınama işlevini yüklenmiştir. Böylelikle de anayasanın federal hukuk devletinde uygulanacak ilkelere dönüşmesini sağlar. Özgül katkıların ötesinde bu sembolik ve pragmatik işlev, Yüksek Mahkemenin ülke yaşamında oynadığı en önemli rol sayılabilir.

Dış bağlantılar

This article is issued from Vikipedi - version of the 1/6/2017. The text is available under the Creative Commons Attribution/Share Alike but additional terms may apply for the media files.