Alyuvar
Alyuvar, kırmızı kan hücresi veya eritrosit, kanda en çok sayıda bulunan hücre türüdür ve omurgalı hayvanlarda akciğer veya solungaçlardan vücut dokularına oksijen taşınmasında başlıca araçtır. Alyuvarın tıbbi ismi olan eritrosit sözcüğü Yunanca erythros (kırmızı) ve kytos (oyuk) sözcüklerinden türemiştir. Alyuvarları olan çoğu canlıda oksijen taşımakta kullanılan molekül hemoglobin iken yumuşakçalar gibi bazı canlılarda bakır içeren hemosiyanin bulunur.
Alyuvarlar ilk kez 1658 yılında Jan Swammerdam tarafından oldukça ilkel bir mikroskop kullanılarak tanımlanmıştır.
Çağdaş bilim insanları laboratuvarda alyuvar geliştirebilmeyi başarmışlardır.[1]
Omurgalı hayvanlarda alyuvarlar
Alyuvarlar büyük oranda hemoglobin içerirler. Hemoglobin moleküllerine akciğerler veya solungaçlarda oksijen bağlanır. Böylece içinde oksijen bağlı hemoglobin taşıyan alyuvarlar vücuttaki dokulara oksijeni ulaştırabilirler. Hemoglobin ayrıca karbondioksitin de az bir bölümünü taşır; örneğin insanlarda oksijenin %2'si ve karbondioksitin çoğu kan plazmasında çözünmüş olarak taşınır. Benzer bir protein olan miyoglobin ise kaslarda oksijen depolamaya yarar.
Alyuvarların rengi hemoglobindeki hem grubundan gelir. Tek bir alyuvar saman rengindedir, fakat bir aradayken eğer hemoglobine oksijen bağlıysa parlak kırmızı renkte, eğer hemoglobine oksijen bağlı değilse mavimsi-mor renkte gözükürler. Omurgalı hayvanların neredeyse tümünün alyuvarları çekirdeksizdir.
Memelilerde alyuvarlar
Memeli alyuvarları bikonkav disk (iki yanından da basık yuvarlak) şeklindedir. Alyuvarların yapım yeri yassı kemiklerin iliğidir. Kemik iliğinde üretilme aşamasında olan olgunlaşmamış alyuvarların çekirdeği (ve böylece de bölünme yetenekleri) vardır, hemoglobin içermezler. Fakat gelişme süresinde alyuvar çekirdeğini dışarı atar ve hemoglobin içerir duruma gelir. Gelişme sona erdiğinde alyuvar çekirdeğin yanı sıra tüm organellerini yitirmiştir. Çekirdekleri olmadığı için DNA da içermeyen alyuvarlar bölünemezler. Mitokondrileri de olmayan memeli alyuvarları, fermantasyon (mayalanma) yaparak, glikozun glikolize edilmesiyle (glikozu glikolitik fermentlerle parçalama) enerji üretirler. Bu tepkime sonucunda laktik asit oluşur. İki yandan basık yassı şekilleri (bikonkav disk) ve hiçbir organel içermemeleri onları en etkili şekilde oksijen taşımaya elverişli kılar, ve aynı nedenlerden dolayı uzun bir süre yaşayabilirler. Ortalama yaşam süreleri 120 gündür.
İnsan alyuvarları
Ortalama bir insan alyuvarının çapı 6-8 µm'dir. Tek bir insan alyuvarı yaklaşık 270 milyon hemoglobin molekülü, ve her bir hemoglobin molekülü ise dört hem grubu içerir. Oksijeni bağlayan hem grubudur: her hem grubu bir oksijen molekülü bağlar, yani her hemoglobin molekülü dört adet oksijen molekülü bağlayabilir. Dört tane oksijen molekülü bağlayan hemoglobin bütünüyle doymuştur ve oksihemoglobin olarak adlandırılır. Oksihemoglobin parlak kırmızı renktedir. Oksihemoglobin bağladığı 4 oksijen molekülünden bir veya daha fazlasını yitirirse, deoksihemoglobin olarak adlandırılır. Deoksihemoglobin koyu kırmızı renktedir. Toplardamarlardaki kanda (venöz kan) daha çok deoksihemoglobin bulunur; bu nedenle toplardamalardaki kan, atardamarlardaki kandan (arteryel kan) daha koyu renktedir.
Alyuvarların hücre zarı her bireyde değişen özel proteinler içerir. Bu proteinlerden dolayı insan kanları, ABO diye adlandırılan kan gruplarına ayrılır.
Alyuvar çökme hızı
Tür | Çökme Hızı (mm) | Zaman | Hematokrit |
---|---|---|---|
Kedi | 53 | 1 saat | 27 |
Sığır | 2,4 | 7 saat | - |
Tavuk | 0,5 | 30 dakika | 29,8-31,6 |
Köpek | 6-10 | 1 saat | - |
At | 2-12 | 10 dakika | - |
Eritrositik sedimentasyon hızı olarak da bilinir. Dikey olarak tutulan tüplerde uygulanan bu yöntem herhangi bir hastalık için patognomik olmayıp sadece genel sağlık durumunun değerlendirilmesinde kullanılır. Sedimentasyon hızı memelilerde oldukça farklılık gösterir. Örneğin atlarda oldukça hızlı iken, sığırlarda son derece yavaştır.
Alyuvarlarla ilgili hastalıklar
Alyuvar ile ilgisi bulunan kan hastalıklarından bazıları şunlardır:
- Anemi (veya kansızlık) vücutta yeterli alyuvar veya hemoglobin bulunmamasıdır. Alyuvarların ya da hemoglobinlerin gerek kalıtsal gerekse edinilmiş nedenlerden dolayı olağandışı olduğu durumlarda da kansızlık gelişebilir. Aneminin bazı türleri veya görüldüğü durumlar şunlardır:
- Demir eksikliği anemisi
- Orak hücre anemisi
- Talasemi (Akdeniz anemisi/Akdeniz kansızlığı)
- Sferositoz
- Pernisyöz anemi
- Aplastik anemi
- Hemoliz
- Polisitemia vera
- Polisitemia rubra
Kaynaklar
Kan - Kan plazması |
Pluripotent hemopoetik hücre - Alyuvarlar/Kırmızı kan hücreleri/Eritrositler (Retikülosit, Normoblast) - Lökositler/Akyuvarlar/Beyaz kan hücreleri |
Lenfositler (Lenfoblast) |
T hücreleri (Sitotoksik/Öldürücü - Yardımcı - Düzenleyici T hücresi) - B hücreleri (Plazma hücreleri & Bellek B hücreleri) - Doğal öldürücü hücre |
Miyelositler (Miyeloblast) |
Granülositler (Nötrofil, Eozinofil, Bazofil) - Mast hücre - Monositler (Histiosit, Makrofajlar, Dendritik hücreler, Langerhans hücreleri, Mikrogliya, Kupffer hücreleri) - Megakaryoblast - Megakaryosit - Trombositler |