Hâmân
Hâmân, Kitab-ı Mukaddes ve Kur'an'da değişik anlatılara konu olan şahıstır. Kitab-ı Mukaddes'te Babil Sürgünü'nde esaret altında tutulan Yahudi topluluğun düşmanı ve Babil Kralı Ahaşveroş’un yardımcısı olarak anlatılmıştır. [1]
Kur'an ise onu, Firavun'un başveziri olarak anlatır. Firavun, Musa ile tartışır ve Musa'nın gökte olan tanrısına ulaşmak için yüksek bir kule yaptırmasını emreder.[2] Bununla birlikte Kur'an'da kulenin adı ve yeri verilmez.[3] Ancak genel Kur'an anlatımlarında Musa ve Firavun Mısır'la bağlantılı olarak ele alınır. Bahsedilen tarzda bir kulenin Mısır topraklarında bulunamaması sebebiyle Kur'an anlatılarını tarihselleştirme amacıyla yapılan bazı yorumlarda bu kulenin bir piramit veya Babil Kulesi olabilme ihtimalleri üzerinde durulmaktadır.
Kitab-ı Mukaddes’te Hâmân
Hâmân konusu Kitab-ı Mukaddes'te Ester 5-9 bölümlerinde geçer.
Hâmân Yahudilerin Babil Sürgünü sırasında Kral Ahaşveroş’a yakınlığı ile bilinen mal-mülk sahibi oğulları ve yandaşlarıyla da güçlü birisidir. Kralın mühür yüzüğünü taşır ve birlikte şölenlere katılıp içki içerler. Ancak Yahudilerin ve Mordekay’ın düşmanıdır ve onları yok etmek istemektedir. Kraliçe Ester ise Mordekay’ın amcası Avihayil’in kızıdır ve kraliçeliğe kadar yükselmiş, Krala ne isterse yaptırabilme gücüne erişmiştir. Ester bir şölen verir ve şölene yalnızca Kral ve Hâmân’ın çağrılmasını buyurur.
Şarap içerlerken kral Ester’e yine sorar: “İsteğin nedir, Kraliçe Ester? Ne istersen verilecek. Dileğin nedir? Krallığın yarısını bile istesen sana bağışlanacak.” Ester: “Ey kralım, eğer benden hoşnutsan ve uygun görüyorsan, isteğim canımı bağışlaman, dileğim de halkımı esirgemendir.
Ahaşveroş “Böyle bir şeyi yapmaya cüret eden kim, nerede bu adam?” diye sorar. Ester, “Düşmanımız, hasmımız, işte bu kötü Hâmân’dır!” dedi.
Kral Ahaşveroş Yahudi düşmanı Hâmân’ın malını mülkünü Kraliçe Ester’e, Hâmân’dan geri almış olduğu mühür yüzüğünü Mordekay’a verir. Mordekay Esterin malının mülkünün yöneticisi olur. Hâmân’ın on oğluyla beraber beş yüz yandaşı öldürülür. (Ester : 5-9)
Kur'an'da Hâmân bahsi geçen ayetler
- Ve onlara arzda (yeryüzünde) hâkimiyet verip Firavun, Hâmân ve ordularına korktukları şeyi, onların vasıtasıyla gösterelim. (Kasas 6)
- Nihayet Firavun ailesi kendilerine düşman ve üzüntü kaynağı olacak olan o çocuğu bulup aldı. Şüphesiz Firavun, (veziri) Hâmân ve onların askerleri hata yapıyorlardı. (Kasas 8)
- Firavun ise şöyle dedi: "Ben, sizin için benden başka bir tanrı bilmiyorum. Ey Hâmân, haydi benim için çamur üzerine bir ocak yak da bana bir kule yap; belki Musa'nın tanrısına çıkarım; ama ben kesinlikle onun yalan söyleyenlerden olduğunu sanıyorum." (Kasas 38)
- Karun'a Firavun'a ve Hâmân'a da (gönderdik). Andolsun ki, Musa onlara apaçık delillerle geldi de onlar; o yerde kibirlenip kafa tuttular. Oysa (azabın) önüne geçecek değillerdi. (Ankebut 39)
- Andolsun ki biz Mûsâ’yı mucizelerimizle ve apaçık bir delille Firavun’a, Hâmân’a ve Kârûn’a gönderdik. Onlar ise; “Bu çok yalancı bir sihirbazdır” dediler.[4] (Mümin 23-24)
- Firavun dedi ki: “Ey Hâmân! Bana yüksek bir kule yap, belki yollara, göklerin yollarına erişirim de Mûsâ’nın ilâhını görürüm(!) Çünkü ben, onun yalancı olduğuna inanıyorum.” Böylece Firavun’a yaptığı kötü iş süslü gösterildi ve doğru yoldan saptırıldı. Firavun’un tuzağı, tamamen sonuçsuz kaldı." (Mümin 36-37)
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- Kuran, E. Hamdi Yazır meali
- Kuran, Diyanet meali
Kaynaklar
- ↑ http://newonlinebible.com/openbible/explain/ff808181252871f10125293046da39c4/Turkish?localeString=tr
- ↑ Kuran Diyanet Meali, Haman
- ↑ Mümin: 36-37 Diyanet.gov.tr. Erişim: 7 Ekim 2011
- ↑ "Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Meali", Diyanet İşleri Başkanlığı