Mesih Efsânesi teorisi
Noel Coypel'in Mesih'in Dirilişi konulu tablosu (1700) Bâzı Efsâneciler, Hristiyanlıktaki, Mesih'in Dirilişi akîdesini Hristiyanlıktan önceki târihte de örnekleri görülen, örneğin Osiris mitindeki ölüp dirilen tanrı inancıyla özdeşleştirirler | |
Kapsamı: | Nasıralı İsa hiçbir zaman var olmadı; eğer var olduysa da Hristiyanlığın kuruluşu ile ve incillerdeki anlatıların hiçbiri ile bir ilgisi yok |
---|---|
Öncüleri | Charles François Dupuis (1742–1809), Constantin-François Volney (1757–1820), Richard Carlile (1790-1843), Bruno Bauer (1809–1882), Edwin Johnson (1842-1901), Dutch Radical School (1880-1950), Albert Kalthoff (1850–1906), W. B. Smith (1850–1934), J. M. Robertson (1856–1933), Thomas Whittaker (1856-1935), Arthur Drews (1865–1935), Paul-Louis Couchoud (1879-1959), Alvin Boyd Kuhn (1880–1963) |
Günümüzdeki temsilcileri | G. A. Wells, Tom Harpur, Michael Martin, Thomas L. Thompson, Thomas L. Brodie, Robert M. Price, Richard Carrier, Earl Doherty |
Konular | Tarihsel İsa, Hristiyanlığın Kökenleri, Eski Çağlar Tarihi |
Mesih Efsânesi teorisi ya da İsa Efsânesi teorisi ya da kısa şekliyle Efsânecilik, Nasıralı İsa'nın hiç var olmadığını veya var olmuşsa bile Hristiyanlığın kurulmasıyla ve incillerde anlatılanlarla hiçbir bağlantısı olmadığını öne sürer.[1][2][3] Mesih Efsânesi teorisi, tarihsel İsa araştırmacılığına aykırı bir duruş sergiler. Tarihsel İsa araştırmacılığı ise incillerde anlatılan olayların birçoğunun tarihsel olmadığını ve fakat incillerin dallanıp budaklandırdığı tarihi bir özünün olduğunu savunur.
Farklı teorisyenler, Mesih Efsânesi teorisinin farklı versiyonlarını öne sürerler. Bununla birlikte bütün teorisyenler, ilk kez 19. asırda geliştirilmiş olan üç ayak üzerinde teorilerini binâ etmektedirler:
- Yeni Ahit'in hiçbir târihsel kanıt değeri taşımaması,
- Miladî birinci asra ait, Hristiyan olmayan ve İsa Mesih'ten bahseden bir kaynağın yokluğu,
- Hristiyanlığın putperest veyâ efsânevî kökenlerinin olması[4]
Mesih Efsânesi teorisinin çekirdeğini oluşturan ilkelerin kökenleri, Aydınlanma Çağı'na ve oradan da Hristiyanlığın ilk asırlarındaki dinî ayrılıklara kadar uzanmaktadır.[5][6][7]
Mesih Efsânesi teorisyenlerinin argümanlarına karşı, yine de tarihsel eleştiri uzmanları arasında, İsa'nın yaşadığı söylenen dönemde gerçekten de bir İsa'nın yaşadığı husûsunda bir ortak kanaat vardır.[8][9][10][11][12][13][14] Bununla birlikte, tarihsel eleştiri uzmanları, Meryem oğlu İsa'nın hayatı hakkında kanonik incillerde anlatılan bilgilerin hangilerinin tarihsel hangilerinin kurgusal olduğu konusunda ihtilaf içindedirler.[15] Tarihsel eleştiriciler, Dört İncil'de anlatılanların içinde sadece iki olayın gerçekten yaşandığı konusunda hemfikir oldular. Bu olaylar; İsa'nın Vaftizci Yahya tarafından vaftiz edilmesi ve İsa'nın çarmıha gerilmesi.[16][17][18] Bununla birlikte, Yeni Ahit uzmanlarının üzerinde hemfikir olabildikleri tek konunun İsa'nın gerçekten yaşamış olduğu husûsu olduğunu, bunun dışında hiçbir konuda hemfikir olamadıklarını savunanlar da oldu.[19] Bazı uzmanlar ise, tarihselliği mümkün birden fazla İsa'nın var olduğunu ve bunlardan hangisinin gerçek tarihsel Meryem oğlu İsa olduğunu kesin olarak anlamanın mümkün olmadığını savunur.[20][21]
Önde gelen temsilcileri
18. yüzyıl
- Volney ve Dupuis
Meryem oğlu İsa'nın mevcûdiyetini alenen inkâr teşebbüslerinin aslı, 18. yüzyıl Fransasına, Constantin François Chassebœuf de Volney ve Charles-François Dupuis’nin çalışmalarına kadar uzanmaktadır.[22][23] Volney ve Dupuis, Hristiyanlığın, daha eski mitolojilerin bâzı unsurlarının birleşmesinden ibâret olduğunu ve İsa'nın tamâmen mitolojik bir karakter olduğunu savundular.[22][24]
Dupuis, Suriye, Mısır ve İran’daki, eski güneş tanrısı inançlarının yaptıkları kültürel etkilerin, mecâzi bir anlatımla Hristiyanlığın temellerine dönüştürüldüğünü savunur.[25] O ayrıca, Yahudi ve Hristiyan metinlerinde anlatılanların dünyânın bir güneş yılı boyunca geçirdiği evrelerin değişik tarzda bir anlatımı olduğunu, örneğin, Yaratılış kitabında anlatılan, insanın hatâsı ve Cennet'ten düşmesinin, aslında kış mevsiminde çekilen zorlukları sembolize ettiğini; İsa'nın dirilişinin ise, Koç burcundayken Güneş’in tekrar etkisinin artmaya başladığı ilkbahar gündönümünü sembolize ettiğini öne sürer.[25]
Volney, İbrahim ve Sâre’nin kökeninin Brahma ve Saraswati olduğunu, Hristos’un (Mesih’in) ise kökeninin Krişna olduğunu savunur.[26] Volney, eserini Dupuis'den önce yayımladı fakat eserini hazırlarken Dupuis'nin henüz yayımlanmamış çalışmalarının taslaklarından faydalandı ve Dupuis'nin çoğu argümanını aynen savunmakla birlikte ondan farklılık gösterdiği hususlar da oldu. Volney'nin Dupuis'den ayrıldığı hususlara bir örnek vermek gerekirse, Volney, kanonik incillerde geçen ve güneş tanrısı mitlerine dayanan hikâyelerin kasten değil, bir yanlış anlama sonucu iyi niyetle ve hakikat niyetine, mecazî anlatımların hakikî târih zannedilerek derlendiğini yazar.[25][27]
Volney, 18. yüzyılın sonunda, Fransa monarşisinin yıkıldığı ve devrim Fransasının yaşandığı 19. yüzyılın başında yaşadı. Volney'nin teoriyi ele alış biçimi tamâmen dinî eksenli değildi, içeriğinde içtimâi siyâsî unsurlar barındırıyordu, Fransız İhtilâli'nin fikirleri ile Efsâneci teori arasında kurduğu ilişki ve Volney'nin Napolyon üzerindeki tesirleri, Volney'nin savunduğu ve aslen dinî konulu olan bu teorinin İngiltere'de benimsenmesinin önünde engel teşkil etti. Bununla birlikte, kısa vâdede başarısız olsa da Volney'nin teorisi, 19. yüzyılda birçok Britanyalı ve Amerikalı radikal düşünürün desteğini kazandı.[28]
19. yüzyıl
- Strauss
1835'te Alman ilâhiyatçı David Friedrich Strauss, Hristiyanların çok tepkisini çeken Das Leben Jesu (İsa'nın Hayatı) adlı kitabını yayımladı. İsa'nın mevcûdiyetini inkâr etmemekle beraber, Strauss, Yeni Ahit'te anlatılan mûcizelerin, normâl vakâların olağanüstü olaylarmış gibi mitolojik bir dille anlatılışı olduğunu öne sürdü.[29] [30] [31] Ona göre, kilise teşkilâtının ilk dönem temsilcileri bu mûcize hikâyelerinin asılları olan gerçek normal vakâları, İsa'nın, İsrailoğullarının beklediği Mesih'le ilgili kehânetleri gerçekleştirdiğini kanıtlamak için bir miktar değiştirdi. Strauss'un bu akılcı yaklaşımı Kutsal Kitap'ın tarihsel ve mânevî olarak olağanüstü olduğu bakış açısına açıkça muhalif bir duruş arz ediyordu.
Kitap, Hristiyan Avrupa'da büyük tepkiyle karşılandı. Shaftesbury Kontu Anthony Ashley-Cooper, adı geçen kitabın Marian Evans tarafından yapılan İngilizce çevirisi hakkında şu sözleri söylemekten geri durmadı, "bugüne kadar Cehennem'in ağzından kusulmuş en zararlı kitap".[32] Strauss, Hristiyan Avrupa'da o kadar nefret edilen bir insan hâline gelmişti ki kendisine Zürih Üniversitesi’nde bir ilâhiyat kürsüsü verildiğinde yükselen tepkiler üzerine, üniversite yönetimi Strauss’u emekli etmek kararı aldı.[33]
- Bauer
Bonn Üniversitesi'nde öğretim üyeliği yapmış olan Bruno Bauer, Strauss'un teorisini temel alıp aynı zamanda onu geliştirerek, Meryem oğlu İsa'nın hiç var olmadığını sistematik olarak inceleme konusu yaptı.[34][35] Bauer, Efsâne teorisinin üç ayak üzerine binâ edilen iskeletini ilk şekillendiren akademisyendir. Bununla birlikte daha sonra aynı üç ayaklı teoriyi, Bauer'in kendilerinden önce bunu tespit ettiğinden habersiz olarak başka akademisyenler de eserlerinde sundular. Bauer'in üç ayaklı argümanı şudur:
- Kanonik inciller, İsa'nın yaklaşık vefat târihinden onlarca sene sonra, İsa ile hiç görüşmemiş olan şahıslar tarafından yazıldı ve buna ilâveten tâkip eden asırlar boyunca, kimliği belirsiz kâtiplerce kanonik incillerin metni, bahis mevzuu kâtiplerin kendi kişisel ajandalarına uygun olarak değiştirildi veyâ tamâmen uydurma kısımlar incillere eklendi. [36]
- Milâdî ikinci asra gelinceye kadar, İsrailoğullarından olmayan hiçbir yazarın Nasıralı İsa'dan bahsettiğine dair elimizde hiçbir verinin olmaması[37] ve İsa'nın kendisinden sonraya hiçbir yazılı eser veyâ arkeolojik kalıntı bırakmamış olması.[38]
- İncildeki hikâyelerden bir kısmı, ölüp dirilen tanrı, yarı-tanrı (tanrıların oğulları), güneş tanrıları, kurtarıcılar ya da Horus,[39] Mithra,[40] Prometheus,[41] Dionysus,[42] Osiris,[43]Buddha,[44] Krişna[45] veyâ Tyanalı Apollonius[46] gibi târihî kişilerle benzerlik göstermektedir.
Bauer, Mesih Efsânesi araştırmasının başında, tarihî İsa'nın var olup olmadığı sorusunu kendisi için cevapsız bırakmıştı.[47] Daha sonra A Critique of the Gospels and a History of Their Origin (1850–1851) kitabında Bauer, İsa'nın hiç var olmadığını açıkça savundu. Christ and the Caesars (1877) eserinde Hristiyanlığın, Genç Seneca'nın Stoacılığı ile Filon'un Yahudi ilâhiyatının bir sentezinin Roma taraftarı Josephus gibi kişilerin bu konuları eserlerinde ele almalarının sonucu olarak ortaya çıktığını savundu.[48] Bauer, kendi devrinde acımasızca eleştirildi ve Bonn Üniversitesi'ndeki görevine son verildi. Fikirlerinin yayılmasının engellenmesinden dolayı, geleceğin Efsâne teorisyenleri üzerinde pek bir etkisi olmadı.[34][49]
- Higgins
İngiliz Godfrey Higgins, bir asker, arkeolog ve yazar olmadan önce Cambridge Üniversitesi’nde Yunanca, Latince ve hukuk okudu. İki ciltli, 867 sayfalık çalışması Anacalypsis: An Enquiry into the Origins of Languages, Nations, and Religions vefatından sonra 1836’da yayımlandı. Higgins, adı geçen eserinde şunu savunur, “Hinduların, Yunanların ve Yahudilerin mitleri özünde aynıdır ve fakat dinî öğretileri muhafaza etmek için tarihsel gerçeklik izlenimi verilerek ustaca şekillendirildiler”[50] ve Hristiyanlar ya kötüniyetle ya da tahrif kastı olmayan bir motivasyonla bütün bu mitleri tamâmen tahrif ettiler.[51]
- Graves
Kersey Graves, Amerikalı bir öğretmen ve yazardı. 1875’te The World’s Sixteen Crucified Saviours kitabını yazdı. Higgins’i ana kaynak olarak kullanan Graves, Meryem oğlu İsa’nın hiç var olmadığını, İsa olarak inanılan mitin, çeşitli ülkelerde mevcut olan çarmıha gerilmiş ya da göğe yükseltilmiş yarı-tanrı inançlarından tevellüd eden bir inançtan başka bir şey olmadığını savundu. Ayrıca, bütün bu yarı-tanrıların İsa ile benzer hikâyeleri, benzer özellikleri ve benzer sözleri olduğunu dile getirdi. Kitabındaki iddialar Richard Carrier gibi birçok Mesih Efsânesi teorisyenleri tarafından çokça eleştirildi ve Kutsal Kitap uzmanları tarafından temelsiz bulundu.[52]
- Massey
İngiliz şair ve yazar Gerald Massey, 1870lerden itibaren Eski Mısır bilimine ilgi duymaya başladı ve rivayet edildiğine göre Britanyalı Müzesi’nde kendi kendine Eski Mısır hiyerogliflerini okumayı öğrendi.[53] 1883’te yayımlanan The Natural Genesis kitabında Meryem oğlu İsa ile Eski Mısır tanrısı Horus arasındaki paralelliklere dikkat çekti. 1907’de vefâtından kısa bir süre önce Ancient Egypt: The Light of the World kitabı yayımlandı. Yaptığı çıkarımlar kendisinden sonra gelen birçok yazarı etkiledi. Bunlar arasında Alvin Boyd Kuhn, Tom Harpur ve D.M. Murdock zikredilebilir. Harpur, Massey’nin akademisyenler tarafından büyük ölçüde göz ardı edildiğini[54] ve Stanley Porter ve Ward Gasque’ın eleştirilerine rağmen Massey’nin belirli dinî metinlerle ilgili Eski Mısır etimolojik çözümlemelerinin muasır Eski Mısır uzmanları tarafından kabûl gördüğünü dile getirir.[55]
- Aşırıcı Felemenk ekolü
1870lerde ve 1880lerde Amsterdam Üniversitesi vesilesiyle bir grup oluşturmuş olan Alman akademi dünyasında Aşırıcı Felemenk ekolü olarak bilinen akademisyen topluluğu, Pavlus’un bütün mektuplarının sahihliğini reddetti ve Yeni Ahit’in ve Tanah’ın hiçbir tarihsel değeri olmadığı yönünde olumsuz bir konum aldı.[56] Bu grubun lideri Allard Pierson, İsa’nın varlığını dahi inkâr etti. Sytze Hoekstra ve Samuel Adrian Naber da onunla aynı fikirdeydi. Abraham Dirk Loman 1881’de bütün Yeni Ahit kitaplarının miladi ikinci asra ait olduğunu ve İsa’nın tarihsel bir mevcudiyeti olan bir kişi olmadığını savunurken daha sonraları, her ne kadar kanonik inciller efsane olsa da onların hakiki nesnel bir vakadan kaynaklandığını savunma yönünde fikir değiştirdi.[57] Aşırıcı Felemenk ekolü, her zaman Felemenkçe yazdı ve genellikle incelemelerinin konusunu Tanah oluşturuyordu.[56] İlk zamanlarda önemli bir nüfuz meydana getirdilerse de zamanla, 20. asrın başlarından itibaren söndüler.[56]
Yukarıda adı zikredilenlerden başka, Mesih Efsânesi teorisinin öncüleri arasında şu isimler de dahil edilebilir; İsviçreli skeptik Rudolf Steck,[58] İngiliz tarihçi Edwin Johnson, İngiliz aşırıcı din adamı Robert Taylor ve yardımcısı Richard Carlile.
20. yüzyıl
20. asrın başlarında Mesih Efsânesi savunucusu yazarlar, genellikle İsa’nın hiç var olmadığını savunan liberal ilahiyatçıların görüşleri üzerine binâ ettikleri argümanlarıyla İsa’nın tarihselliğine karşı argümanlar geliştirdiler. Özellikle Markos ve farazî Q inciline odaklandılar.[57] Mesih Efsânesi teorisyenleri, 20. asrın başlarında gelişme gösteren dinler tarihi alanındaki çalışmalarda Hristiyanlığın doktrinlerinin Filistin Museviliği yerine Eski Yunan ve Doğu gizem tarikatlarında kökenleri olduğuna dair bulguları kullandılar.[59] Joseph Klausner o zamanlardeki durumu şu cümlelerle özetledi, “Kutsal Kitap araştırmacıları tarihsel İsa’da Musevilikle ilgisi olmayan bir unsur bulmak için ellerinden gelen çabayı gösterdiler, fakat İsa ile ilgili tarihsel veriler içinden bu konuda neredeyse hiçbir şey bulamadılar, çünkü İsa ile ilgili tarihsel kanıtlar neredeyse yok denecek kadar azdır. Bu yüzden bu asrın başlarında, 18. ve 19. asırda ortaya çıkan ‘İsa’nın hiç var olmadığı’ görüşünün tekrar popülerlik kazanmasına şaşırmamak gerekir.”[60]
Toplumsal insanbilimci James George Frazer’ın çalışmaları bâzı Efsâne teorisyenlerini etkiledi, bununla birlikte Frazer, İsa’nın mevcudiyetini inkâr etmiyordu.[61] 1890’da Altın Dal’ın birinci baskısını yayımladı. Bu eserde dinî inançların ortak özelliklerini tespit etmeye çalışıyordu. İsa’nın hayat hikâyesinin Hristiyanların icad ettiği bir kurgu olduğunu savunan birçok yazar için Frazer’ın eseri başlıca kaynaklardan birisi hâline geldi. Birçok kişi onun da bir Efsâne teorisyeni olduğunu iddia etmeye başladı. Bunun üzerine adı geçen eserin 1913 baskısında Frazer açıkça, Efsâne teorisi savunucusu olmadığını, tarihsel İsa savunucusu olduğunu dile getirdi.[62]
1900’de, İskoç milletvekili John Mackinnon Robertson, İsa’nın hiç var olmadığını ve milâdî birinci asırdaki Mesihçi bir toplumsal hareketin icâdı olduğunu savundu.[63][64] Robertson’un görüşüne göre, dinî topluluklar devrin toplumunun ihtiyaçlarının gerektirdiği özelliklere sahip yeni tanrılar icad ederler.[63] Roberston, çok eskiden beri kökeni Yuşâ’ya dayanan bir Musevî mezhebinin kuzu ve koç ile sembolize edilen bir güneş tanrısına tapındığını ve aynı mezhebin devamı olan nesillerin Nasıralı İsa’yı icad ettiğini öne sürdü.[63][65][66] Robertson, Mesih Efsânesi’nin muhtemel kökenine dair bir kaynağın, M.Ö. 100 civârında infaz edildiği Talmud’da dile getirilen İsa Pandera olabileceğini savunur.[63][67] Robertson, Pavlus’un mektuplarını elimizde kalan en eski Hristiyan metinleri olarak kabûl eder, bununla beraber tarihsellik unsuru içermek yerine ilahiyat ve ahlâk ile ilgili olduğuna dikkat çeker. Oniki Havari’den bahseden rivâyetlerin ve Ekmek Şarap Ayini ibâdetinin Pavlus gibi sonradan Hristiyanlığa geçiş yapan misyoner Yahudilerin etkisiyle Hristiyanlığın içinde yer edindiği savunur.[63][68][69]
İngiliz okul müdürü George Robert Stowe Mead, Did Jesus Live 100 B.C.? kitabında, diğer Efsâneci teorisyenlerden farklı bir yaklaşım sergiledi. 1903’te yayımlanan kitabında Mead, İsa’nın yaşadığını fakat zannedilenden bir asır önce, M.Ö. 100 civârında yaşadığını savundu.[70] Mead, teorisini Talmud’a dayandırdı, Talmud’un, İsa’nın çarmıha gerildiğini anlattığı vakanın tarihinin M.Ö. 100 civârına denk geldiğine işâret eden Mead’e göre bu bir asırlık fark Hristiyan incillerinin tarihselliğe dayanmayan efsâneler olduğunu gösteriyor.[71] Tom Harpur, Mead’in Efsâneci teoriye etkisini Bruno Bauer’in ve Arthur Drews’un durumuna benzetiyor.[72] Robert M. Price, Mead’i İsa’nın hayatını Kanonik incillerin anlattığından farklı bir zaman diliminde olarak işaret eden teorisyenlerden birisi olarak sınıflandırır.[73]
1909’da öğretmen John Eleazer Remsburg The Christ (Mesih) kitabını yayımladı (2007’de NuVision Publications tarafından yapılan yeni baskısında kitabın adı The Christ Myth (Mesih Efsânesi) olarak değiştirildi). Kitapta muhtemel tarihsel İsa (Nasıralı İsa) ile İncillerdeki İsa (Beytüllahimli İsa) arasında bir ayrım yapılır. Remsburg’un fikri, tarihsel İsa’nın yaşamış olması için mâkul sebeplerin olduğu fakat Hristiyanlığın Mesihi’nin efsânevî bir kurgu olduğu eksenindedir.[74] Remsburg, İsa’nın yaşadığı varsayılan asır içinde veya ondan bir asır sonra eser yazmış olan ve eğer kanonik incillerde anlatılanlar gerçeklere uygun ise eserlerinde İsa’dan bahsetmiş olması gereken fakat ondan hiç bahsetmemiş olan 42 yazardan oluşan bir liste hazırladı.[75] Daha sonraki incelemelerde tespit edilen destekleyici kanıtlar, yazarın eserinin sonraki baskılarına eklenen bir bölümde sunulmaktadır.[76]
1909’da Alman felsefe profesörü Christian Heinrich Arthur Drews The Christ Myth (Mesih Efsânesi) eserini yazdı. Eserinde Hristiyanlığın aslında bir Yahudi mistik mezhebi olup daha sonra Yunan felsefesinin ve hayat-ölüm-yeniden doğuş tanrılarının bazı unsurlarını benimseyerek yayılma gösterdiğini dile getirir.[77] Daha sonraki eserleri The Witnesses to the Historicity of Jesus (1912) ve The Denial of the Historicity of Jesus in Past and Present (1926) Drews muasırı olan Kutsal Kitap uzmanlarının çalışmalarını ve diğer Efsâne teorisyenlerinin çalışmalarını ele aldı ve netice olarak tarihsel İsa’nın efsânevî bir karakter gösterdiğini öne sürdü.[78] Drews, kendisini Aryanizm uğruna tarihsel İsa’nın varlığı aleyhine çalışma yapan bir antisemitik olarak nitelendiren Nikolay Berdyayev’den eleştiri aldı.[79] Drews, sunduğu tezlere karşı çıkan ilahiyatçılar ve tarihçilerle kamuya açık bir seri münazaraya katıldı.[80][81]
Drews’un eseri Sovyetler Birliği’nde elverişli bir ortam buldu. Bu ülkede Marksist-Leninist ateizm öğreti ülkenin resmi din politikasıydı. Sovyet lider Lenin, din yanlısı aydınlanma karşıtlarıyla yaptıkları mücâdelede Drews gibi yazarlarla ittifak hâlinde hareket etmelerinin mecbûrî olduğunu savundu.[82] Drews’ün The Christ Myth kitabının birkaç baskısı Sovyetler Birliği’nde basıldı ve okul kitaplarında ve üniversite ders kitaplarında Drews’ün tezlerine yer verildi.[83] “Mesih hiç yaşadı mı?” konulu kamuya açık münazaralar düzenlendi ve kilise teşkilâtının üyeleri ile bu konuda münâzaralar yapıldı.[84] Drews, Mesih’in hiç yaşamadığını ve Pavlus tarafından icad edildiğini ve Hristiyanlığın Vaftizci Yahya’nın takipçileri arasında zuhur eden bir mezhepsel bölünme olduğunu savunan Fransız filozof Paul-Louis Couchoud’ya têsir etti.[85] Sorbonne Koleji’nde görev yapan ateist bir profesör olan Charles Guignebert, ilk önce Review of History of Religions (Dinler Tarihi İncelemesi) dergisinde (1926’da) daha sonra da Jesus (İsa) adındaki kitabıyla (1933’de) Couchoud’nun teorisini eleştirdi ve İsa’nın tarihselliğini savundu.
1927’de Britanyalı filozof Bertrand Russell Why I Am Not a Christian? (Neden Hristiyan Değilim?) konuşmasında şunları vurguladı: “İsa’nın tarihsel olarak var olduğu gerçekten şüpheli bir durum arzediyor. Eğer gerçekten var olduysa bile onun hakkında bildiğimiz bir şey yok. Dolayısıyla çok çetrefilli bir mesele olan tarihsellik meselesi beni endişelendirmiyor, benim için her şey apaçık ortada.” Bununla birlikte Russell, bu konudaki fikrini geliştirmeye mâtuf bir çalışma yapmadı.[86]
1970’de Britanyalı arkeolog ve dilbilimci John M. Allegro, Hristiyanlığın bir şaman tarikatı olarak ortaya çıktığını savundu. The Sacred Mushroom and the Cross (1970), The Dead Sea Scrolls and The Christian Myth (1979) kitaplarında Allegro ilk dönem Hristiyanlığa atfedilen hikâyelerin aslının sanrıveren mantarlar kullanan bir gizli Esseni tarikatına dayandığını ve Yeni Ahit’in bu şaman tarikatının şifreli vakâyinâmeleri olduğunu öne sürdü.[87][88] Allegro, Hristiyan kanonik incillerinin yazarlarının Esseni düşünce sistemini anlayamadıklarını, duydukları hikâyeleri incillerde kayda geçirirken incil yazarlarının Ölü Deniz Yazmaları’nın anlamını çözemediklerini savundu. Bu temel üzerinden yola çıkan Allegro, Hristiyan geleneklerinin, aslen Ölü Deniz Yazmaları’nın yanlış anlaşılması üzerine binâ edilmiş olduğunu savundu.[89][90] Ayrıca kendisi, incillerdeki İsa’nın, Ölü Deniz Yazmaları’nda geçen ve çarmıha gerilen Doğruluk Öğretmeni olduğunu savundu.[91] Mark Hall, Ölü Deniz Yazmaları’nın tarihsel İsa’nın hiç var olmadığını kanıtladığını Allegro’nun öne sürdüğü yorumunu yapar.[92]
Galli târihçi Philip Jenkins, Hristiyanlığın kökenine dâir Allegro’nun şaman tarikatı teorisini sertçe eleştirdi. Jenkins, Allegro’nun, gerçekte alıntıladığı gibi olmayan metinlere dayanarak teori üreten garip bir uzman olduğunu dile getirdi. Jenkins The Sacred Mushroom and the Cross kitabı hakkında nitelikli bir akademisyen tarafından üretilmiş en gülünç eser olduğu nitelemesini yaptı.[93] Kitaba gösterilen tepkiler üzerine Allegro’nun yayımcısı kitabı yayımladığı için özür diledi. Allegro ise akademik kürsüsünden istifâ etmeye zorlandı.[89][94] 2006’da yayımlanan bir makâlede, Allegro’nun eserinin Mesih Efsânesi teorisi konusunda çalışma yapan ana akım akademisyenler tarafından yeniden değerlendirilmesi çağrısında bulunuldu. [95] 2009 Kasım’da Boston Üniversitesi’nden Carl Ruck tarafından yazılmış 30 sayfalık bir ilâve bölümle, kırkıncı yıl anısına The Sacred Mushroom and the Cross yeniden basıldı.[96]
İngiliz Almanca profesörü George Albert Wells Mesih Efsânesi teorisi üzerinde etkili olan eserler verdi. Yeni Ahit uzmanı Graham Stanton’a göre Wells, The Jesus of the Early Christians (1971), Did Jesus Exist? (1975), The Historical Evidence for Jesus (1982), The Jesus Legend (1996), The Jesus Myth (1999), Can We Trust the New Testament? (2004) ve Cutting Jesus Down to Size (2009) eserlerinde Mesih Efsânesi teorisi hakkında en temelli ve gelişmiş argümanları ortaya koydu.[97] Britanyalı ilâhiyatçı Kenneth Grayston bütün Hristiyanlara, Wells tarafından ortaya konulan zor durumları kabûl etmeleri çağrısında bulundu.
Wells 1971,1975 ve 1982’de yayımlanan ilk üç eserinde meseleye bakışının ana çerçevesini ortaya koydu. Görüşlerinin temelini, kanonik incillerin İsa’nın vefatından onyıllar sonra İsa ile hiç görüşmemiş olan yazarlar tarafından kaleme alınan kaynaklar olduğu hususunda Yeni Ahit uzmanlarının fikir birliğine dayandırır. Ayrıca Wells, kanonik incillerin, bizzat Hristiyan ruhuyla ve belirli bir ilahiyat doktrinini yayma misyonu çerçevesinde kaleme alınmış olduğunu ve mâkul bir insanın, ancak Hristiyan teşkilâtından ve doktrininden bağımsız kaynaklar tarafından doğrulandığında kanonik incillerde anlatılanları inanılır bulmasının beklendiğini vurgular. Wells ayrıca Pavlus ve diğer kanonik mektup yazarlarının -diğer bir tâbirle ilk Hristiyan yazarların- İsa’nın miladî birinci asrın başlarında yaşadığına dâir hiçbir kanıt ortaya koyamadıklarını dile getirir. Örneğin, kanonik mektuplarda İsa’nın soyu, doğum yeri, öğrettiği değerler, yargılanması veyâ çarmıha gerilmesi hakkında hiçbir tarihsel bilgi yer almaz.[98] Wells’e göre ilk Hristiyanların İsâsı tam bir efsâneydi. Bu efsânenin ya da mitolojinin kaynaklarını ise İsrailoğullarının hikmet geleneğindeki tasavvufî meseleler teşkil ediyordu. İncillerde anlatılan hikâyeler ise tasavvufî meselelere dayanarak daha sonra üretilen kurgusal tarihsellikten ibâretti. Bu görüşe göre, Yeni Ahit’in esâsını oluşturan yazılı eserlere göre Meryem oğlu İsa “geçmişte ne zaman yaşadığı belli olmayan ve yeryüzünde kısa bir süre bulunmuş olan, doğaüstü niteliklere sâhip bir kişiydi”.[99]
The Jesus Myth kitabında Wells iki İsa anlatısının bir anlatının içinde kaynaştırılmış durumda olduğunu yazar. Buna göre, Pavlus’un efsânevî İsâsı ile öğretileri -Matta ve Luka’nın aslını barındıran- Q incilinde kayda geçirilmiş olan tarihsel İsâ kaynaştırılarak Hristiyanlığın İsâsına dönüştürüldü.[100] Kutsal Kitap uzmanı Robert Van Voorst, Wells’in bu argümanıyla daha önceki savunduklarından geri adım atmış olduğu yorumunu yaparken,[101] aynı argümanla ilgili olarak Doherty, kanonik İsânın var olmadığına dâir başka bir örnek teşkil ettiği yorumunu yapmaktadır.[102] Carrier ise Stanford Üniversitesi’nde 30 Mayıs 2006’da yaptığı sunumda adı geçen esere ve Can We Trust the New Testament eserine yaptığı eleştirisinde The Jesus Myth’i efsâneciliği destekleyen bir eser olarak tasnif etmektedir.[103] Paul Rhodes Eddy ve Gregory A. Boyd da The Jesus Myth’i bir Mesih Efsânesi teorisi kitabı olarak kabûl etmektedir.[104]
Wells, kendisini İsâ’nın mevcûdiyetini kabûl edenler sınıfında kategorize etmektedir. Wells, Pilatus’un idâresinde yaşanan İsâ’nın infâzı anlatısının târihsel bir vakâ olmadığını savunmaktadır.[105] 2000’de Wells bir yazısında şunları dile getirdi: “J. D. G. Dunn 1985’te o zamana kadarki çalışmalarım hakkında, benim akla yatkın olmayan bir tarzda, Pavlus’tan itibâren 30 sene içinde incillere kaynaklık eden insanlarda hiç vâr olmamış bir İsâ ile ilgili bir gelenekler karmaşasının gelişmiş olduğunu varsaydığım eleştirisinde bulunmuştu (The Evidence for Jesus, s. 29). Bugün itibâriyle bu hususla ilgili görüşüm şudur: Bu karmaşa tamâmen Pavlus sonrasına âit bir karmaşa değildi (Q incili ilk kez MS 40 civârında ortaya çıkmış olabilir) ve tamâmen de mitolojik değildi. Benim gördüğüm kadarıyla esas nokta şudur, elimizdeki bilgilerde hakikî olan İsâ kişiliği kanonik mektuplardaki ölen ve dirilen Mesih ile aynı kişilik değildir.[106]
Mesih Efsânesi teorisinin başka önde gelen bir temsilcisi ise Alvin Boyd Kuhn’dur. Kendi yayınevini kurarak dinler târihi üzerine 150’den fazla kitap ve makale yazıp yayımlayan Kuhn ABD’de ve Kanada’da 2000’den fazla kamuya açık ders düzenledi.[107] Massey ve Higgins’den etkilenmiş olan Kuhn, Kutsal Kitap için Mısırca bir köken bilimsel öneride bulundu ve kanonik incillerin târihsel olmadığını, sembolik olduğunu ve kilise öncülerinin milâdî üçüncü asırdan itibâren Yeni Ahit’i yanlış yorumlamaya başladıklarını savundu. En çok bilinen yapıtı A Rebirth of Christianity’yi ölümünden az zaman önce 1963’te yazdı.
Mesih Efsânesi teorisi SSCB’de de kısa süren bir ilgi gördü. Teori, Sergey Kovalev, Aleksandr Kajdan, Abram Ranoviç, Nikolay Rumyantsev, Robert Vipper ve Yuri Frantsev tarafından savunuldu.[108] Daha sonra, bununla birlikte, Kajdan’ın da aralarında bulunduğu birkaç uzman mitolojik İsa ile ilgili görüşlerinden vazgeçtiler ve Sovyet üniversitelerinde 1980 itibâriyle bilindiği kadarıyla Mesih efsânesini savunan sâdece Yosif Krıvelev kaldı.[109]
21. yüzyıl
- Tom Harpur
Tom Harpur, The Pagan Christ (2004) eserini, Kuhn’a ithaf etti. Harpur onun hakkında “engin bilgisi olan ve ondan daha da büyük cesâreti olan bir adam” nitelemesini yapar. Harpur’a göre Kuhn, eserlerinin birçoğunun baskısını kendisi yaptığı için hak ettiği değer kendisine gösterilmedi.[110]
Kanonik incillerin, daha eski putperest efsânelerini yeniden işlediği tezini savunan Harpur, İsa, Horus, Mitra, Buda ve diğerleri arasındaki benzerlikleri listelerken, çalışmalarında Alvin Boyd Kuhn’u esas alır. Harpur’a göre ikinci ve üçüncü yüzyıllarda kilise önderleri hakikî ve târihsel bir İsa etkisi veren bir kurgu yaptılar ve peşinden geçen asırlarda da kurgularının aksini ispatlayan kanıtları örtbas etmek için uydurma ve şiddet yöntemini seçtiler. Kanonik incillerin metinlerinin tutarsız bir târih bilgisinden ziyâde evrensel bir hakikâtin sembolik mecaz anlatımı olduğunu gördüğünü dile getiren Harpur, artık Mesih’in rûhu ile daha büyük bir mânevî bağlantı kurmuş olduğunu dile getirmektedir.[110] The Pagan Christ pek çok eleştiri aldı. Hattâ Unmasking the Pagan Christ: An Evangelical Response to the Cosmic Christ Idea adında mukâbele bir kitap yayımlandı. Kendisi de bir Mesih Efsânesi teorisyeni olan Robert M. Price, esere olumsuz bir eleştiri yaptı.[111] Harpur, 2007’de daha akademik bir çalışma olan Water Into Wine eserini yayımladı.
- Alexander Jacob ve Thomas L. Thompson
Alexander Jacob ve Thomas L. Thompson, İsa ve diğer putperest ilâhları arasında bağlantı kurmayı deneyen diğer yazarlar. Jacob, Cambridge Eflâtunculuğu hakkında eserler yazdı, bunlardan bâzıları, Henry More’s Refutation of Spinoza (1991), Atman: A Reconstruction of the Solar Cosmology of the Indo-Europeans (2005), Nobilitas: A Study of European Aristocratic Philosophy from Ancient Greece to the Early Twentieth Century (2001). Jacob, İsa’nın hayat hikâyesinin aslının, çok eski zamanlardan beri vâr olan ve asıl kökeninin insanlığın bilinçaltına kazındığı, Yahudileştirilmiş ve târihsel kimlik büründürülmüş kadim bir efsâne olduğunu öne sürmektedir. Kopenhag Üniversitesi’nde emekli profesör olan Thompson, Tanah’ın târihselliğine dâir önemli birkaç eleştiri niteliğinde eser yazdı. Tübingen Üniversitesi’nde 1970lerde öğrenciyken felsefe doktorası tezine konu olarak İbrâhim Peygamber’in târihselliğini seçmişti. Daha sonra Papa XVI. Benedictus olarak bilinecek olan Joseph Ratzinger, Thompson’ın doktora tezini incelemekle görevli akademisyendi. Ratzinger, Thompson’ın tezini kabûl etmedi. Bunun sebebi, Thompson’ın tezinin Katolik ilâhiyatına zıtlık arzetmesiydi.[112] Thompson, bunun ardından tezini tamamlaması için Philadelphia’daki Temple Üniversitesi’ne dâvet edildi. Burada kendisine summa cum laude (en yüksek mêzuniyet derecesi) seviyesinde felsefe doktorası verildi. The Messiah Myth: The Near Eastern Roots of Jesus and David eserinde Thompson, hem İsa’nın hem de Kral Davud’un hayat hikâyelerinin aslen efsânevî olduğunu ve kökenlerinin Mezopotamya, Mısır, Bâbil, Yunan ve Roma kültürüne dayandığını savunmaktadır. Örneğin, İsa’nın dirilişi hikâyesinin tamâmen, ölen ve dirilen tanrı Dionysos efsânesinden alındığını savunmaktadır. Thompson, bununla birlikte, İsa’nın aslen bir hakikatinin olup olmadığı konusundaki görüşünde tarafsızdır. 2012’de yayımlanan bir çevrimiçi makalesinde Thompson, Bart Ehrman’ı kendisini hatâlı nitelemekle ve kendisine hatâlı olarak “Efsâneci” unvânı vermekle suçladı.[113] Thompson, 2008 ve 2009 boyunca devâm eden kısa ömürlü İsa Projesi’nin bir üyesiydi.
21. yüzyılda Mesih Efsânesi teorisi internetin yayılmasıyla birlikte eskisinden daha yaygın bir hâle geldi, buna ilâveten teorinin eleştirisi de eskisinden daha yaygın hâle geldi. Profesör Bart D. Ehrman, Mesih Efsânesi teorisini reddedenler arasında ve ona göre “bu konunun gezegendeki aşağı yukarı bütün uzmanları İsa’nın vâr olduğunu kabûl ediyor”,[114] Ehrman bununla birlikte Mesih efsânesi teorisini destekleyen ve yabana atılmaması gereken uzmanların varlığını da kabûl etmektedir.
- Thomas L. Brodie
Roma’daki St. Thomas Aquinas Papalık Üniversitesi’nden felsefe doktorası alan İrlandalı Dominik râhibi ve ilâhiyatçısı ve aynı zamanda Limerick’teki Dominikan Kutsal Kitap Enstitüsü’nün kurucusu ve eski müdürü Thomas L. Brodie 2012’de yayımlanan eseri Beyond the Quest for the Historical Jesus: Memoir of a Discovery’de kanonik incillerde anlatılanların İlyas ve Elyesa peygamberlerin hayat hikâyelerinin yeniden ele alınmış ve üretilmiş versiyonları olduğunu savunmaktadır. Brodie, daha önce İsrailoğulları peygamberleri hakkında akademik çalışmalar yapmıştı. İsa’nın hikâyesinin Tanah’taki 1. Krallar ve 2. Krallar kitapları kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini dile getirmektedir. Bu kanaate sâhip olduktan sonra Brodie, İsa’nın efsânevî bir kişilik olduğu netîcesine vardı.[115] Brodie’nin adı geçen eserindeki önermesine göre İlyas ve Elyesa peygamberlerin hikâyelerinin ayrı ve parça parça olmak yerine birleşik bir hikâye olduğunu 1. Krallar 16:29 ve 2. Krallar 13:25’in 1. Krallar 17 ve 2. Krallar 8’in bir devâmı ve genişletmesi olduğunu ve bunun Kutsal Kitap uzmanları tarafından genelde farkedilmemiş bir tutarlılık arzettiğini savunmaktadır. Brodie, bunun ardından İlyas-Elyesa hikâyesinin aslında kanonik incillerdeki anlatıların üzerine inşa edildiği temel kalıp olduğunu öne sürmektedir.[116]
2013’ün başlarında Dominikan tarikatının Brodie’nin öğretim görevinden istifâ etmesini istediği, kendisi hakkında yapılan inceleme devâm ederken eser yazmasının ve ders vermesinin yasaklandığı haberleri dolaştı. Dominikan tarikatı bu haberleri şâibeli bulduğunu ve Brodie’nin enstitüde üç dönem müdürlük yapmış olduğunu ve dördüncü dönem müdürlük niyetinin olmadığını dile getiren bir açıklama yaptı. Açıklamada Brodie’nin kitabının İrlandalı Dominikan uzmanlarından müteşekkil bir kurul tarafından gözden geçirileceği dile getirildi.[117] Enstitü, internet sitesinde Brodie hakkındaki iç soruşturmanın hâlen devâm ettiği bilgisini açıkladı (Eylül 2015'te Enstitü kapandı).
- Richard Carrier
Yeni Ateizm aktivisti ve Mesih Efsânesi savunucularından Amerikalı târihçi Richard Carrier, 2002’de Bart D. Ehrman’ın Did Jesus Exist? eseri aleyhinde sert bir eleştiri kaleme aldı. Eleştirisi uzun karşı eleştiriler ve karşı eleştirilere yapılan cevâbî yazılarla internette popüler bir etki yaptı. Carrier’a göre ilk dönem Hristiyanlar İsa’yı gerçek bir kişi olmaktan ziyâde sadece mânevî keşif aracılığıyla kendisi hakkında bilgi sâhibi olunan semâvî bir varlık olarak kabûl etmekteydiler. 2014’te Carrier On the Historicity of Jesus adında bir eser yayımladı.[118] Bu eserinde, İsa’nın târihsel bir gerçekliğinin olması ihtimâline şöyle bir iğneleyici bir ifâdeyle kapı aralamaktadır: “Elimizde mevcut olan kanıtlara göre İsa’nın târihsel bir gerçekliğinin olma ihtimâli 12500’de 1 ilâ 3’te 1 arasında bir ihtimâle sâhiptir”.
- Earl Doherty
Kanadalı yazar Earl Doherty, 2009’da Mesih Efsânesi teorisini şu cümlelerle tanımladı: “Mesih Efsânesi teorisi, Hristiyanlığın İsâsı ile özdeşleştirilebilecek târihsel bir İsâ’nın hiç vâr olmadığına, Hristiyanlığın maddi gerçekliği olmayan ve efsânevî bir kişiliğe inanç olarak ortaya çıktığına ve kanonik incillerin müteşâbihat türünden ve kurgusal olduğuna, Celile kökenli vaaz geleneğinin tarihsel kökeninde hiçbir kişinin olmadığına inanmaktır.”[119][120] Doherty, The Jesus Puzzle (2005) ve Jesus: Neither God nor Man - The Case for a Mythical Jesus (2009) eserlerinde İsâ’nın Yahudi tasavvufu ile Orta Eflâtunculuğun etkileri ve kaynaşması sonucunda ortaya çıkan bir efsâne olup ancak milâdî ikinci asırdaki Hristiyan toplulukları arasında târihsel bir İsâ inancının ortaya çıkmaya başladığını öne sürmektedir.
Doherty’nin bu konudaki argümanı, MS 180’den önce Iustinus ve Atinalı Aristides dışındaki hiçbir Hristiyanlık savunucusunun Hristiyanlığın öğretilerini savunurken İsâ ile ilgili târihsel bir bilgi kaleme almadığıdır. Bunun yerine, Doherty’ye göre, Hristiyan yazarlar Eflâtuncu felsefe ve Helenistik Yahudilik ile temellendirilmiş bir Hristiyan öğretisini ve bu inancın bir parçası olarak tevhidî bir Yahudi tanrısını ve logos türünden bir Tanrı Oğlu inancını savunuyorlardı. Doherty, Antakyalı Teofilos’un (y. 163-182), Atinalı Atenagoras’ın (y. 133-190), Süryani Tatyan’ın (y. 120-180) ve Marcus Minucius Felix’in, ne Çarmıh’a gerilmiş bir İsa’yı ne de “İsa” ismini yazılarında zikretmediklerine dikkat çekmektedir.[121]
- Robert M. Price
Amerikalı Yeni Ahit uzmanı ve eski İsa Semineri üyesi Robert McNair Price eski Baptist bir râhipti. İsa Semineri, İsa’nın târihsellik durumunu inceleyen ve Hristiyanlığın İsa betimlemesinin, aslında Nasıralı İsa’nın bıraktığı izler üzerine örülmüş bir dinî kurgu olduğunu işleyen bir yazarlar ve bilim insanları topluluğu idi.[122] Daha sonra Price, İsa Projesi’ne de katıldı. Price, Hristiyanlığın aslında Yunan, Yahudi ve Eski Mısır mitolojilerinin târihselleştirilmiş bir sentezi olduğunu dile getirmektedir.[123]
Price, İsa’nın târihsellik durumunu birkaç tâne kitabında ele aldı. Bunlar arasında Deconstructing Jesus (2000), The Incredible Shrinking Son of Man (2003), Jesus Is Dead (2007) ve The Christ-Myth Theory and Its Problems (2012). Bunun dışında The Historical Jesus: Five Views (2009) eserine de katkıda bulunmuştur. Price, Mesih Efsânesi teorisine dâir yazan herkesin üç esas noktada buluştuklarını yazmaktadır:
- Hristiyan olmayan târihsel kaynaklarda mûcizeler meydâna getiren bir İsa’dan bahsedilmemektedir.
- İncillerden daha önce yazılmış olan Yeni Ahit Mektuplarında, muasır bir İsa’nın varlığına dâir hiçbir delil sunulmamaktadır, Kanonik Mektuplarda, Tanrı’nın oğlu olan bir İsa Mesih’in - Horus gibi, daha eski ilâhlar hakkında anlatılanlara benzeyen bir hikâye ile- ilâhî bir hükümdarlıkta hayat sürdüğü, insanların günahları için kendisini fedâ ettiği, bunun ardından Tanrı tarafından diriltildiği ve gökteki tahtına yerleştirildiği anlatılmaktadır.
- İsa’nın kanonik incillerdeki hikâyesi Orta Doğu’da daha önce görülen ölen ve dirilen tanrı efsânelerine benzemektedir. Price buna örnek olarak şunları zikretmektedir, Baal, Osiris, Attis, Adonis, Tammuz. Bu anılan ilâhların hepsi Helenistik dönemde ve Roma döneminde yok olmadan Erken Hristiyanlık dönemine ulaşmış kültürlerdi. Price, Hristiyanlık savunucularının bu benzerlikleri en az seviyede göstermek için çok çaba sarfettiklerini dile getirmektedir.[124]
Price’a göre, bir kişinin İsa’nın târihselliğinin tutarlılığını tâmâmen bilimsel bir tarafsızlık ile incelemesi durumunda, tam bir agnostik olmaktan başka çâresi kalmamaktadır.[125] Price, İsa’nın hayat hikâyesi ile ilgili birbirinden farklı târihler ortaya atılmasını, tâmâmen efsânevî ya da destansı bir İsa’nın yaklaşık olarak târihselleştirilmeye çalışılması olarak ele almaktadır. Buna örnek olarak, MÖ 83’te Aleksandır Yanay zamanında ya da İsa 50li yaşlarındayken I. Herod Agripa zamânında, Kayser Claudius’un hükümdarlığı döneminde (MS 41-54) çarmıha gerildiği gibi çok farklı târihlerin rivâyetlerde anılmasını göstermektedir.[126][127]
Price’ın değindiği hususlardan birisi de İsa’nın birçok farklı karakterin sentezi olduğudur:
”İsa’nın hikâyesinin yeniden kurgulanışında öncekiler neyi yarım bıraktıysa, sonrakiler oradan devâm ettiler ve yarım bırakılan kısmı kendi kurgularının köşetaşı yaptılar. İsa’nın incillerde çok fazla kılık değiştirdiğini görüyoruz. O hem cin çıkarıcı, hem şifâcı, hem kral, hem peygamber, hem bilge, hem haham, hem yarı-tanrı olarak tasvir edilmektedir. Yeni Ahit’in İsa Mesih’i birçok karakterin bileşiği bir kişilik göstermektedir. Târihsel İsa, eğer öyle birisi gerçekten vâr olduysa, belki bir yenilikçi Fârisî, belki Celileli bir şaman, belki bir mecûsî, belki de Helenistik bir bilgeydi. Fakat, aynı anda bütün bunların hepsi birden olamaz.”[128]
Evemercilik hakkında katıldığı bir münâzarada Price tedbirli bir yaklaşımla, Hristiyanlık dîninin temelinde hakîkî bir târihsel kişinin -her ne kadar kendisi bu şahıs hakkında dînî olmayan, dünyevî hiçbir bilgiye rastlamamış olsa da- vâr olabileceğini kabûl etmektedir.[129] Bu hakîkî şahıs -kesin olmamakla birlikte- zamanla tanrılaştırma yöntemiyle Tanrı olarak kurgulanmıştır. Deconstructing Jesus (2000) kitabının sonuç kısmında şöyle yazmaktadır, “Belki de gerçek bir kişi bunun temelinde vardı, fakat bu konuda emin olmanın bir yolu yok.”[130] Price ayrıca şu bakış açısının da hesaba katılmasını istemektedir, “Hristiyanlıkta Kurtarıcı kişi olan İsa Mesih’in hayat hikâyesinin tek bir kökeni olduğunu ve bu kökenin tamâmen efsâne olduğunu savunmuyorum. Tam olarak söylemek istediğim şudur, bugünkü Hristiyanlığın İsasının kökenini oluşturan bir efsâne, daha sonra hakikî Nasıralı İsa’nın hayat hikâyesine dâir değişik rivâyetlerle ve kurgularla harmanlanarak bugünkü hâline gelmiş olmalıdır.”[131] Price, Hristiyanlık târihi konusundaki uzmanların çoğunluğunun görüşünden farklı bir görüşe sâhip olduğunu ve çoğunluğun etkisine kapılmamaya çalışmak gerektiğini önermektedir.[132]
Ayrıca bakınız
Kaynakça
- ↑ Mitchell, Logan (1842). The Christian mythology unveiled, lectures. Cousins. s. 151. "Yeni Ahit'teki İsa Mesih, bu gezegende yaşanan hiçbir hakikî vakâyla veyâ gerçek şahıs ile bağlantısı olmayan karakterdir. Onun hayâtı, astronomiyle ilgili bir mecâzdır. Bu mecâzın esâsını da Güneş'e kutsallık seviyesinde bir değer verme, onun zodyak burçlarından geçişi veyâ güneş yılı ve ondaki mevsimlerin bir tür ifâde edilişi oluşturmaktadır" (bkz. eserin bir baskısının kapağı ve Google Kitaplar'da 151. sayfası)
- ↑ Bart Ehrman, Did Jesus Exist? Harper Collins, 2012, s. 12, "En basit şekilde ifâde etmek gerekirse, tarihsel İsa hiç var olmadı. Eğer var olduysa bile Hristiyanlığın kuruluşu ile hiçbir alâkası yok."
- ↑ Carrier, Richard (2014). On the Historicity of Jesus: Why We Might Have Reason for Doubt. Sheffield Phoenix Press Limited. s. 52. ISBN 978-1-909697-49-2. "Bu konu hakkında salâhiyetli bütün Efsânecilerin ortak görüşü, İsa'nın aslında -Yahudilerdeki başmelekler veyâ çoktanrıcı topluluklardaki yarı-tanrı inançlarında olduğu gibi- bir tanrı olduğu, fakat daha sonra tarihselleştirildiği eksenindedir.
- ↑ Voorst 2000, s. 8-9
- ↑ Richard Dawkins; The God Delusion; s. 122. ISBN 1-4303-1230-0.
- ↑ Christopher Hitchens; God is Not Great; 2007, Chapter 8
- ↑ Thomas L. Thompson; The Messiah Myth: The Near Eastern Roots of Jesus and David, Basic Book Perseus Books' 2005
- ↑ James D. G. Dunn; Sacrifice and Redemption kitabında "Paul's understanding of the death of Jesus" bölümü; s. 35-36; editör, S. W. Sykes (3 Aralık 2007); Cambridge University Press; ISBN 052104460X
- ↑ Richard A. Burridge ve Graham Gould; Jesus Now and Then; s. 34 (1 Nisan 2004) ISBN 0802809774
- ↑ Michael Grant; Jesus; 2004; s. 200; ISBN 1898799881
- ↑ Graham Stanton; The Gospels and Jesus; s. 145; 1989; Oxford University Press
- ↑ Voorst 2000, s. 16
- ↑ Bart Ehrman; Did Jesus Exist? The Historical Argument for Jesus of Nazareth; HarperCollins, USA. 2012. ISBN 978-0-06-220460-8
- ↑ Bart Ehrman; Forged : Writing in the Name of God; 2011; s. 285; ISBN 978-0-06-207863-6
- ↑ Mark Allan Powell; Jesus as a Figure in History: How Modern Historians View the Man from Galilee; 1998; s. 181; ISBN 0-664-25703-8
- ↑ James D. G. Dunn; Jesus Remembered; 2003; s. 339; ISBN 0-8028-3931-2; Yazar, 339. sayfada vaftiz ve çarmıh vakâlarıyla ilgili şu tespitini dile getirir, "İsa'nın hayatı ile ilgili neredeyse evrensel kabûl görmüş iki vakâ"
- ↑ William R. Herzog; Prophet and Teacher: An Introduction to the Historical Jesus; 4 Temmuz 2005; s.1-6; ISBN 0664225284
- ↑ Crossan, John Dominic (1995); Jesus: A Revolutionary Biography; HarperOne; s. 145; ISBN 0-06-061662-8; "Çarmıha gerilmiş olması, diğer bütün tarihsel vakâların gerçekliği kadar gerçektir, zîrâ Tacitus ve Josephus... Hristiyan kaynaklarıyla paralellik arz edecek şekilde en azından bu vakânın gerçekleştiğini yazdılar."
- ↑ Lataster, Raphael (18 Aralık 2014); "Did historical Jesus really exist? The evidence just doesn’t add up"; The Washington Post; ISSN 0190-8286; Erişim tarihi: 26 Ekim 2015
- ↑ Is This Not the Carpenter?: The Question of the Historicity of the Figure of Jesus; Editörler: Thomas L. Thompson ve Thomas S. Verenna; 2012
- ↑ Philip Davies; "Did Jesus Exist?"; bibleinterp.com'da; Erişim tarihi: 26 Ekim 2015
- 1 2 Weaver 1999, s. 45-50.
- ↑ Schweitzer 2001 (ilk baskı 1913), s. 355 vd..
- ↑ Voorst 2000, s. 8.
- 1 2 3 Wells 1969.
- ↑ Nigel Leask; British Romantic Writers and the East (24 Haziran 2004); Cambridge Univ Press; s. 104-105 ISBN 0521604443
- ↑ Tristram Stuart, The Bloodless Revolution, s. 591.
- ↑ Companion Encyclopedia of Theology’de Stephen Prickett maddesi; editörler, Peter Byrne, Leslie Houlden (4 Aralık 1995); s. 154-155; ISBN 0415064473
- ↑ David Friedrich Strauss; The Life of Jesus, Critically Examined; 2010; ISBN 1-61640-309-8; s. 39–43 ve 87–91
- ↑ James A. Herrick; The Making of the New Spirituality; 2003; ISBN 0-8308-2398-0; s. 58–65
- ↑ Michael J. McClymond; Familiar Stranger: An Introduction to Jesus of Nazareth; 22 Mart 2004; ISBN 0802826806; s. 82
- ↑ Gregory W. Dawes; The Historical Jesus Question; 2001; ISBN 0-664-22458-X; s. 77–79
- ↑ Bkz. Douglas R McGaughey; "On D.F. Strauß and the 1839 Revolution in Zurich"; 30 Nisan 1994
- 1 2 Voorst 2000, s. 7-11
- ↑ James K. Beilby ve Paul Rhodes Eddy'nin editörlüğünde basılan The Historical Jesus: Five Views kitabında James K. Beilby ve Paul Rhodes Eddy'nin kaleme aldığı "The Quest for the Historical Jesus" bölümü; Intervarsity; 2009; s. 16.
- Bkz. David Strauss; The Life of Jesus Critically Examined, Calvin Blanchard, 1860.
- ↑ Dawkins 2006, s. 96.
- ↑ Bart D. Ehrman; Did Jesus Exist? The Historical Argument for Jesus of Nazareth; HarperCollins; USA; 2012; s. 47; ISBN 978-0-06-220460-8
- ↑ Gerald O'Collins; Christology: A Biblical Historical and Systematic Study of Jesus; 2009; s. 1-3 ISBN 0-19-955787-X
- ↑ Erik Hornung; The Secret Lore of Egypt and its Impact on the West; Cornell University; 2001; s. 73; ISBN 0801438470
- ↑ John M. Robertson; Christianity and Mythology; Watts & Co. London; 2001; s.73; ISBN 0766187683
- ↑ Martin Hengel; Crucifixion in the Ancient World and the Folly of the Message of the Cross; John Bowden; Fortress Press; 1977; s. 11; ISBN 080061268X
- ↑ Arthur Drews; The Christ Myth, 1909
- ↑ Robert M. Price; The Christ Myth Theory and its Problems; 2011; s. 132; ISBN 9781578840175
- ↑ Zacharias P. Thundy; Buddha and Christ: Nativity Stories and Indian Traditions; Brill Academic Pub; 1993; s. 80-81; ISBN 9004097414
- ↑ Nigel Leask; British Romantic Writers and the East; Cambridge Univ. Press; 2004; s. 104-105; ISBN 0521604443
- ↑ Ehrman; 2013; s. 208
- ↑ Albert Schweitzer; The Quest of the Historical Jesus; Fortress; 2001; ilk baskı 1913, s. 124–128 ve 139–141
- ↑ Douglas Moggach; The Philosophy and Politics of Bruno Bauer; Cambridge University Press; 2003; s.184
- Ayrıca bkz. Frederich Engels; "Bruno Bauer and Early Christianity"; Der Sozialdemokrat; Mayıs 1882
- ↑ Clinton Bennett; In Search of Jesus: Insider and Outsider Images; (1 Aralık 2001); ISBN 0826449166; Continuum; s. 204
- ↑ Harpur 2004, s. 30
- ↑ Harpur 2004, s. 59
- ↑ Richard Carrier; Infidels.org'da "Kersey Graves and The World's Sixteen Crucified Saviors"; 2003
- ↑ Harpur 2004
- ↑ Harpur 2004, s. 200
- ↑ Tom Harpur; TomHarpur.com'da Harpur'un The Pagan Christ kitabı hakkında hazırlanan belgeselle ilgili ve Porter ve Gasque'ye bir cevâbını da içeren “CBC Documentary The Pagan Christ (“TPC”)” yazısı
- 1 2 3 Voorst 2000, s. 10
- 1 2 Albert Schweitzer; The Quest of the Historical Jesus; Fortress; 2001; ilk baskı 1913; s. 356–361, 527; n. 4
- ↑ Arthur Drew; 1926; The Denial of the Historicity of Jesus in Past and Present
- ↑ Stefan Arvidsson; Aryan Idols: Indo-European Mythology as Ideology and Science; University of Chicago Press; 2006; s. 116–117
- ↑ Joseph Klausner; Jesus of Nazareth; Bloch; 1989; ilk baskı 1925; s. 105–106
- ↑ Clinton Bennett; In Search of Jesus: Insider and Outsider Images; s. 205; 1 Aralık 2001; ISBN 0826449166
- ↑ Price 2000, s. 207
- 1 2 3 4 5 Voorst 2000, s. 11-12
- ↑ G.A. Wells; J.M. Robertson (1856-1933); s. 162-163; 1 Ocak 1987; ISBN 0301870020
- ↑ John M. Robertson; Christianity And Mythology; London: Watts; 1900; (Kessinger; yeni baskı 2004); s. 34 ISBN 0766187683
- ↑ John M. Robertson; A Short History of Christianity; s. 72; London: Watts; 1902; (Kessinger; yeni baskı 2004); ISBN 0766189090
- ↑ J. M. Robertson; A Short History of Christianity; Watts; 1902; s. 6–12, 14–15
- ↑ John M. Robertson; A Short History of Christianity; London: Watts; 1902;ISBN 0766189090 (Kessinger; yeni baskı 2004) s. 18
- ↑ G.A. Wells; J.M. Robertson (1856-1933); s. 149; 1 Ocak 1987; ISBN 0301870020
- ↑ Clare Goodrick-Clarke; G. R. S. Mead and the Gnostic Quest; s. 1-3;10 Ağustos 2005;ISBN 155643572X
- ↑ G. R. S. Mead; Did Jesus Live 100 B.C.?; 1903; Cosimo Classics 2005; s.10-12; ISBN 1596053763
- ↑ Tom Harpur; Pagan Christ: Is Blind Faith Killing Christianity?; s. 163; 2006; ISBN 0802777414
- ↑ James K. Beilby & Paul Rhodes Eddy (ed.) The Historical Jesus: Five Views (Robert Price'ın "Jesus as the Vanishing Point" başlıklı yazısı); s. 80–81; InterVarsity; 2009
- ↑ John Remsburg; The Christ; Chapter 1: "Christ's Real Existence Impossible"; 1909
- ↑ John Remsburg; The Christ Myth; 1909; Chapter 2: "Silence of Contemporary Writers"
- ↑ Michael Paulkovich (2012); No Meek Messiah; Spillix Publishing; s. 330–355; ISBN 0988216116
- ↑ A. Kampmeier; "The Christ Myth of Drews"; The Monist; Cilt 21, Sayı 3 (Temmuz 1911), s. 412–432
- ↑ Walter P. Weaver; The Historical Jesus in the Twentieth Century, 1900–1950; s. 50, 300; Continuum International Publishing Group; 1999.
- Ayrıca bkz. Herbert George Wood; Christianity and the Nature of History; s. xxxii; Cambridge University Press; 1934.
- Arthur Drews; Die Christusmythe; Eugen Diederichs; 1910; (İngilizce tercümesi, The Christ Myth; s. 410; Prometheus; 1910
- ↑ Nikolai Berdyayev; "The Scientific Discipline of Religion and Christian Apologetics"; Put' / Путь cilt 6, 1927
- ↑ Brian A. Gerrish; "Jesus, Myth, and History: Troeltsch's Stand in the 'Christ-Myth' Debate"; The Journal of Religion; cilt 55, sayı 1, 1975, s. 3–4
- ↑ "Jesus never lived, asserts Prof. Drews"; The New York Times; 6 Şubat 1910
- ↑ James Thrower; Marxist-Leninist "Scientific Atheism" and the Study of Religion and Atheism; Walter de Gruyter; 1983; s. 426
- Ayrıca bkz. Edyth C. Haber; "The Mythic Bulgakov: 'The Master and Margarita' and Arthur Drew's 'The Christ Myth'"; Slavic & East European Journal; cilt 43; sayı 2; 1999; s. 347
- ↑ Leslie Houlden (ed.); Jesus in History, Thought and Culture: An Encyclopedia; "Russian Christianity" (Vladimir Nikiforov); ABC-CLIO; 2003; s. 749
- ↑ Daniel Peris; Storming the Heavens; s. 178; Cornell University Press; 1998;
- ↑ Walter P. Weaver; The Historical Jesus in the Twentieth Century, 1900–1950; s. 300-303; Continuum Publishing Group; 1999
- ↑ Bertrand Russell; "Why I Am Not a Christian" konuşması; National Secular Society, Battersea Town Hall, 6 Mart 1927; Erişim Tarihi: 05 Ocak 2016
- ↑ John Allegro, The Sacred Mushroom and the Cross; 1970; ISBN 978-0-9825562-7-6
- ↑ John Allegro, The Dead Sea Scrolls and the Christian Myth; 1979; ISBN 978-0-879-75757-1
- 1 2 Peter Flint, James VanderKam; The Meaning of the Dead Sea Scrolls; T&T Clark; 10 Temmuz 2005; s. 323-325; ISBN 056708468X
- ↑ Joan E. Taylor; The Essenes, the Scrolls, and the Dead Sea; Oxford University Press; 14 Aralık 2012; s. 305; ISBN 019955448X
- ↑ Voorst 2000, s. 77
- ↑ John M. Allegro; The Dead Sea Scrolls & the Christian Myth; Prometheus; Mark Hall'un yazdığı "Foreword" (Önsöz); 1992; ilk baskı 1979; s. IX
- ↑ Philip Jenkins; Hidden Gospels; Oxford University Press; 2002; s. 180
- ↑ Saul S. Friedman; A History of the Middle East; 15 Mart 2006; s. 82; ISBN 0786423560
- ↑ Michael Hoffman; Wasson and Allegro on the Tree of Knowledge as Amanita; Journal of Higher Criticism; 2006
- ↑ John M. Allegro; The Sacred Mushroom and the Cross, 40th anniversary edition; Gnostic Media; 2009; ISBN 978-0-9825562-7-6
- ↑ Graham Stanton; The Gospels and Jesus; Oxford University Press; 2002; ilk baskı 1989; s. 143
- ↑ Michael Martin; The Case Against Christianity; Temple University Press; 1993; s. 38
- ↑ G. A. Wells; "Earliest Christianity"; The New Humanist, Vol. 114, No. 3, Eylül 1999; s. 13-18; Erişim Tarihi: 27 Ocak 2016
- ↑ G. A. Wells; The Jesus Myth; Open Court; 1999
- ↑ James Leslie Holden (editör); Jesus in History, Thought, and Culture: An Encyclopedia; Robert E. Van Voorst'un "Nonexistence Hypothesis" yazısı; ABC-CLIO; 2003; s. 660
- ↑ Alvar Ellegard'ın Jesus - One Hundred Years Before Christ eseri hakkında Earl Doherty'nin inceleme yazısı "Jesus - One Hundred Years Before Christ by Alvar Ellegard"; (1999); Erişim Târihi: 30 Ocak 2016.
- ↑ Richard Carrier; Did Jesus Even Exist; Stanford Üniversitesi sunumu; 30 Mayıs 2006
- ↑ Paul Rhodes Eddy & Gregory A. Boyd; The Jesus Legend; 2007; s. 24
- ↑ Tom Flynn; The New Encyclopedia of Unbelief; G.A. Wells'in "Historicity of Jesus" makâlesi; Prometheus Books; 2007; s. 446 vd.
- ↑ G. A. Wells; "A Reply to J. P. Holding's 'Shattering' of My Views on Jesus and an Examination of the Early Pagan and Jewish References to Jesus"; The Secular Web; 2000; Erişim Târihi: 30 Ocak 2016
- ↑ Richard Alvin Sattelberg; "Alvin Boyd Kuhn, Ph.D. A Biographical Sketch of His Life and Work"; 2005; Erişim Târihi: 30 Ocak 2016
- ↑ А. В. Андреев; "Дискуссия об историчности Иисуса Христа в советском религиоведении"; 2015; Вестник ПСТГУ; Erişim Târihi: 30 Ocak 2016
- ↑ Гололоб Г; "Богословие и национальный вопрос"; Библиотека Гумер; Erişim Târihi: 30 Ocak 2016
- 1 2 Tom Harpur; The Pagan Christ: Recovering the Lost Light; Thomas Allen Publishers; Toronto; 2004; ISBN 0-88762-145-7
- ↑ Robert M. Price'ın "The Pagan Christ: Recovering the Lost Light" incelemesi; Erişim Târihi: 02 Mart 2016
- ↑ Thomas L. Thompson; "On the Problem of Critical Scholarship: A Memoire"; Nisan 2011; Erişim Târihi: 02 Mart 2016
- ↑ Thomas L. Thompson; "Is This Not the Carpenter’s Son? A Response to Bart Ehrman"; Temmuz 2012; Erişim Târihi: 02 Mart 2016
- ↑ Bart D. Ehrman; Did Jesus Exist?; Harper Collins; 2012; s. 4
- ↑ Thomas L. Brodie; Beyond the Quest for the Historical Jesus: Memoir of a Discovery; Sheffield Phoenix Press; 6 Eylül 2012; ISBN 978-1907534584
- ↑ Thomas L. Brodie; The Crucial Bridge: The Elijah–Elisha Narrative As an Interpretive Synthesis of Genesis-Kings; Sheffield Phoenix Press; 1 Ocak 2000; ISBN 081465942X; s. 1-3
- ↑ Mike Dwane; "Priest was not ‘forced to quit’ teaching job over controversial book on Christ"; The Limerick Reader; 25 Ocak 2013; Erişim Târihi: 02 Mart 2016
- ↑ Richard Carrier; On the Historicity of Jesus, Why We Might Have Reason for Doubt; Sheffiel Phonenix Press
- ↑ Bart D. Ehrman; Did Jesus Exist?; Harper Collins; 2012; s. 12
- ↑ Earl Doherty; Jesus: Neither God Nor Man; s. vii-viii
- ↑ Earl Doherty; "The Jesus Puzzle"; Journal of Higher Criticism; Vol. 4, Issue 2; 1997
- ↑ David Van Biema; Richard N. Ostling; Lisa H. Towle; "The Gospel Truth"; Time; 8 Nisan 1996
- ↑ The Historical Jesus, Five Views (2009),editörler: James K. Beilby & Paul Rhodes; Robert M. Price, "Jesus at the Vanishing Point"; InterVarsity; s. 55 vd.
- Ayrıca bkz. Robert M. Price'ın "Christ in Egypt: The Horus-Jesus Connection" incelemesi (2009); Erişim Târihi: 02 Mart 2016
- ↑ The Historical Jesus, Five Views (2009),editörler: James K. Beilby & Paul Rhodes; Robert M. Price, "Jesus at the Vanishing Point"; InterVarsity; s. 55, 62-64
- ↑ Robert M. Price; The Incredible Shrinking Son of Man; Prometheus; 2003; s. 351.
- Ayrıca bkz. Douglas A. Jacoby; Compelling Evidence for God and the Bible: Finding Truth in an Age of Doubt; Harvest House Publishers; 2010; s. 97.
- Price târihsellik konusunda şunları savunur: "Acaba mümkün müdür... Hristiyanlığın efsânelerinin koyu renkli camının arkasında Hristiyanlığın târihsel bir kurucusu olan soluk bir kişi var mıdır? Evet, mümkündür. Belki de bir tarihsel Mûsâ'nın var olmasından daha mümkündür veyâ târihsel bir Tyanalı Apollon'un var olması kadar mümkündür. Fakat bu şekilde düşünmeye başlarsak, iş keyfî bir hâl alıyor."
- ↑ İreneyus; The Demonstration of the Apostolic Preaching; 74
- ↑ The Historical Jesus: Five Views; editörler: James K. Beilby & Paul Rhodes Eddy; Robert M. Price; "Jesus at the Vanishing Point"; InterVersity; 2009; s. 80-81
- ↑ Price 2000, s. 15-16
- ↑ Price 2000, s. 250
- ↑ Price 2000, s. 261
- ↑ Price 2000, s. 86
- ↑ The Historical Jesus: Five Views; editörler: James K. Beilby & Paul Rhodes Eddy; Robert M. Price; "Jesus at the Vanishing Point"; InterVersity; 2009; s. 61 vd.
Bibliyografya
- Dawkins, Richard (2006). The God Delusion. Houghton Mifflin. (İngilizce)
- Harpur, Tom (2004). The Pagan Christ. Thomas Allen Publishers. ISBN 0-88762-145-7. (İngilizce)
- Price, Robert M. (2000). Deconstructing Jesus. Prometheus Books. ISBN 1-57392-758-9. (İngilizce)
- Schweitzer, Albert (2001 (ilk baskı 1913)). The Quest of the Historical Jesus. Fortress. (İngilizce)
- Voorst, Robert E. Van (2000). Jesus Outside the New Testament. Eerdmans. ISBN 9780802843685. http://books.google.com/?id=lwzliMSRGGkC&printsec=frontcover&dq=Jesus+Outside+the+New+Testament:+An+Introduction+to+the+Ancient+Evidence#v=onepage&q=Jesus%20Outside%20the%20New%20Testament%3A%20An%20Introduction%20to%20the%20Ancient%20Evidence&f=false. (İngilizce)
- Weaver, Walter P. (1999). The Historical Jesus in the Twentieth Century, 1900-1950. Trinity. ISBN 9781563382802. (İngilizce)
- Wells, G. A. (1969). "Stages of New Testament Criticism"; Journal of the History of Ideas Vol. 30, No. 2; JSTOR 2708429. (İngilizce)