Sokulluzade Hasan Paşa
Sokulluzâde Hasan Paşa (ö. 20 Nisan 1602) çeşitli eyaletlerde valilik yapmış Osmanlı devlet adamı.
Osmanlı'nın ünlü sadrazamlarından Sokollu Mehmed Paşa'nın büyük oğlu olup, bu nedenle "Mehmetpaşazade Hasan Paşa" olarakta tanınmaktadır. 1571 yılında dergâh-ı âlî müteferrikalığı görevindeyken Bosna sancakbeyi görevine atandı.
22 Şubat 1572'de Halep ve 31 Ocak 1573 tarihinde Diyarbekir Eyaleti beylerbeyiliğine getirildi. 1576 tarihine kadar bu görevde bulunduktan sonra 1577 yılında Şam beylerbeyi oldu. Safeviler üzerine yapılan seferde 1579’da Erzurum’a ve oradan da Tiflis’e gitti. 1980 yılında da Koca Sinan Paşa'nın serdarlığındaki İran seferine katıldı. 1583’te gerçekleşen İran seferinde de bulundu
6 Ocak 1584'te Halep valisi olduktan sonra Gürcistan seferine katılan Hasan Paşa Erzurum Beylerbeyliği'ne nakledildi. Safevî Hamza Mirza ile yapılan ve galip gelinen savaşta Erzurum Beylerbeyi sıfatıyla ordunun sol kanadında yer aldı. 1588 yılı ortalarında yeniden Şam beylerbeyi olduktan sonra 1589'da Anadolu Beylerbeyi oldu. Mayıs 1591'de Rumeli beylerbeyliği görevine nakledildi.[1]
Ocak 1593'de vezirlik rütbesi alarak Budin beylerbeyi oldu. 1593 yılında serdar Koca Sinan Paşa komutasındaki Osmanlı kuvvetlerinin Habsburglara karşı düzenlediği sefere katıldı. Veszprém ve Polata kalelerinin alınmasında görev aldı. 1594 yılında yeniden Rumeli beylerbeyliği görevine getirildi. Eflak seferinde önemli yararlılıklar gösterdi. 1596'da Eğri'nin ele geçirilmesinde ve Haçova Muharebesinde önemli rol oynadı. Aralık 1596'da dördüncü vezirliğe yükseltilerek serdar olarak Belgrad’da kaldı. Ancak Damat İbrahim Paşa'nın sadrazam olmasıyla görevinden alınarak İstanbul'a döndü. Mart 1598'de Bağdat beylerbeyi olarak görevlendirildi. Bu görevdeyken 1600 yılında Celali elebaşlarından Karayazıcı Abdülhalim'nin isyanını bastırmakla görevlendirildi. 12 Ağustos 1601 tarihinde Karayazıcı’yı Elbistan civarında yenilgiye uğrattı.
Celaliler'i teakip eden Hasan Paşa Tokat'a gelmiş, yaralı olarak kaçan Karayazıcı Abdülhalim bir süre sonra ölünce yerine kardeşi Deli Hasan asilerin yeni lideri olmuştu. 1602'de Tokat'ta iken isyancıların sıkıştırması üzerine Tokat Kalesi'ne çekildi. Celâlîler şehri ele geçirerek yağmaladılar ve kaleyi kuşattılar. Kuşatma sırasında kaleden biri kaçarak paşanın her sabah kapı önünde tahta perde ile çevrilmiş bir yerde oturduğunu haber verince Celâlîler pusu kurarak Hasan Paşa'yı tüfekle vurarak öldürmüştür.[2]
Değerlendirme
Hasan Paşa kaynaklarda çelebi, cesur, yakışıklı, gösterişli maiyetle gezmeyi seven mağrur bir vezir olarak zikredilir.[3]