Ahırkapı Feneri
Ahırkapı Feneri, İstanbul Ahırkapı semtinde Marmara Denizi ve İstanbul Boğazı'na hizmet veren fenerdir.
Deniz seviyesinden 36metre yükseklikteki fener, 26metre yüksekliğinde örme taş bir kuledir. Gemilerin Marmara Denizi'nden gerek İstanbul Limanına girişi, gerekse İstanbul Boğazı'ndan geçişlerinde rota feneri durumundadır.[1] III. Osman devrinde yapılan ve çeşitli yangınlar gören ahşap fenerin yerine 1855’te Sultan Abdülmecid devrinde inşa edilmiştir. 1958’de sahil yolunun yapımı ile denizden bir yol şeridi ile ayrılan fenerin önünden yoğun bir trafik geçer. Günümüzde Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğünce koruma altındadır.
Geçmişi
III. Osman devrinde inşa edilen ahşap Ahırkapı Feneri, İstanbul’da Osmanlı döneminde inşa edilen ilk fenerdi. Marmara surlarının Otluk Kapısı Mevkiindeki burcun üzerinde inşa edilmiş olan fener, bir deniz kazasından sonra yapılmıştı. 1755 yılında Mısır'a gitmekte olan Hacı Kaptan emrindeki bir kalyonun Kumkapı'da karaya oturması üzerine Sultan III. Osman Sadrazamı Said Paşa’yı olayı araştırması, gemi ve gemicilerin kurtarılması için görevlendirmiştir. Bu sırada kurtarılan gemicilerden birinin “Eğer buradaki surda bir fener yapılıp, her gece kandiller yanarsa böylece uzağa giden gemiler ışığı görüp yollarını bulur, kazaya da uğramazlar” demesi üzerine Sultan III. Osman bu durumu değerlendirmiş ve kendisinin verdiği talimat üzerine Kaptan-ı Derya Süleyman Paşa’ya bir fener yapılması emrini vermişti.[2] Fenerin bakımı ve işletmesini Bostancı Ocağı karşılıyordu. Kandillerinde yakılacak yağ ise Topkapı Sarayı’ndan gönderiliyordu[2] Fener, bölgede çıkan yangınlarda birkaç defa yandı.
Kırım Savaşı sonrasında, müttefik İngiliz ve Fransız gemilerinin Karadeniz ve İstanbul boğazlarında emniyetle seyredebilmeleri amacıyla var olan fenerlerin yenilenmesi ve bunlara yenilerinin eklenmesine karar verildi ve 1855 yılında Fenerler İdaresi kuruldu. Ahırkapı’da bulunan bugünkü fener kulesi, 1857’de Sultan Abdülmecit tarafından taştan yaptırıldı. Paris’ten getirilen fener 16 mil görüş mesafesinde, beyaz ışıklı, hareketli (bir süre ışık verdikten sonra sönen), türde idi.[3]
Geçirdiği çeşitli onarımlarla günümüze kadar gelen bu fener kulesi kare tabanlı bir kaide üzerinde yükselen silindirik bir gövde şeklindedir. Bunun üzerinde küçük konsollarla desteklenmiş, adeta bir minare şerefesini andıran balkonlu kısımdan sonda çepeçevre camlı ışık veren bir bölüm bulunmaktadır. Kare kaidenin üzerini çepeçevre bir balkon dolaşmaktadır.[2]
Fenerde ışık kaynağı olarak önce fitilli gaz yağı lambası kullanılmış daha sonra LPG ile çalışan parlak ışıklı manşonlu (gömlekli ) lambalar kullanılmış ve şu anda 1000 W'lık elektrik lambası kullanılmaktadır.[1]
Ahırkapı Feneri ve çevresi, I. Dünya Savaşı sırasında kışla arazisi olarak kullanılmıştır. 1958’de sahil yolunun yapımı ile denizden bir yol şeridi ile ayrılan fenerin önünden yoğun bir trafik geçer.[4]
Fenere 1907’de atanan ilk gardiyan Sait Lik’in emekliliğinden sonra eşi Zülfiye Lik’in atanmış ve feneri 1995 yılına kadar Lik ailesinin kadınları idare etmiştir.[4]
Günümüzde fener ve gardiyan binası ulusal miras olarak Kıyı Emniyeti ve Gemi Kurtarma İşletmeleri Genel Müdürlüğünce koruma altındadır.[1]
Kaynakça
- 1 2 3 Ahırkapı Feneri, Kıyı Emniyet Genel Müdürlüğü web sitesi, Erişim tarihi:04.11.2015
- 1 2 3 İstanbul’un Deniz Fenerleri, Hayalleme.com 28.12.2008, Erişim tarihi:04.11.2015
- ↑ Osmanlı Boğaziçi Deniz Fenerleri, Denizciningunlugu.com sitesi, Erişim tarihi:04.11.2015
- 1 2 Ali Bozoğlu, Ahırkapı Feneri ve Lik ailesi, Kaptanhaber.com sitesi, 20.08.2010, Erişim tarihi:04.11.2015
Dış bağlantılar
|