Dokuz Subay Olayı
Dokuz Subay Olayı, 1957-1958'de bir grup subayın hükümete komplo hazırlamak suçundan tutuklanarak yargılanmaları.
Demokrat Parti'nin (DP) iktidara gelmesinden sonra ordu içinde gizli bir örgüt kuran bir grup subay 1950'lerin ikinci yarısında örgütü genişletmeye başladı. Örgütün İstanbul grubunda yer alan Yarbay Faruk Güventürk ile Binbaşı Ata Tan ve Yüzbaşı Hasan Sabuncu, Kurmay Binbaşı Samet Kuşçu tarafından ihbar edildiler. İhbar, İstanbul Ekspres Gazetesi sahibi ve milletvekili Mithat Perin ve İstanbul eski merkez komutanı emekli Tümgeneral Kazım Demirkan aracılığıyla hükümete yapıldı. DP iktidarına karşı darbe düzenlemek amacıyla ordu içinde gizli bir örgüt kurulduğunu içeriyordu.
Bunun üzerine sorguya çekilen Kuşçu'nun elinde somut bir delil olmadığı anlaşılınca Demirkan'ın önerisiyle Kuşçu'nın daha önce ilişki kurduğu Albay İlhami Barut ile gizli bir görüşme yapmasına ve bu sırada konuşulanların saptanmasına karar verildi. Kuşçu 24 Aralık 1957'de planlandığı gibi Barut ile buluşarak görüştü ama görüşme sırasında Kuşçu'nun sorularından kuşkulanan Barut, ihbarı doğrulayacak hiçbir açıklama yapmadı.
Dönemin Milli Savunma Bakanlığı Adalet İşleri başkanı Hakim Tümgeneral Arif Onat, yeni bir delil sunamayan Kuşçu ile yeniden görüştü. Kuşçu ile adlarını verdiği Albay İlhami Barut, Yüzbaşı Kazım Özfırat, Yarbay Faruk Güventürk, Binbaşı Asım Ural, Albay Naci Aşkun, Binbaşı Ata Tan, Yüzbaşı Hasan Sabuncu ve emekli subay Cemal Yıldırım, 26 Aralık'ta tutuklandı. 66. Tümen komutanı Tümgeneral Cemal Tural başkanlığında 26 Mayıs 1958'de başlayan yargılamalar altı ay sürdü. Mahkeme sonunda sekiz subayın beraatine, Kuşçu'nun ise orduyu isyana teşvik suçundan iki yıl hapsine karar verildi. Sekiz subay yeniden orduya geri döndü.
Dokuz Subay Olayı, yaklaşık üç yıl İstanbul'da etkinlik gösteren, ordu içindeki gizli örgütün kısa dönemde zayıflamasıyla son buldu. Örgüt üyesi pek çok subay, aralarındaki ilişkiyi kesmek zorunda kaldılar.[1]
Kaynakça
- ↑ Bay Pipo - Soner Yalçın Sayfa 93
|