Gökçeyayla, Han
Gökçeyayla | |
— Mahalle — | |
Eskişehir | |
Ülke | Türkiye |
---|---|
İl | Eskişehir |
İlçe | Han |
Coğrafi bölge | İç Anadolu Bölgesi |
Nüfus (2000) | |
- Toplam | 147 |
Zaman dilimi | UDAZD (+3) |
İl alan kodu | 0222 |
İl plaka kodu | |
Posta kodu | 26710 |
İnternet sitesi: |
Gökçeyayla, Eskişehir ilinin Han ilçesine bağlı bir mahalledir. Roma dönemine ait Malya şehrinin kalıntıları üzerine kurulduğu için ve burada bulunan kilise kalıntısından esinlenerek, köylüler tarafından kullanılagelen ismi "Kiliysa(kilise)"dır.
Kuruluş tarihi kesin olarak bilinmemekle beraber, Kafkasya’dan gelen Karaçay Türkleri tarafından kurulmuştur. Bir Türk Kavmi olan Karaçaylılar, önce Konya’nın Başhüyük mahallesine gelmişler, bir süre burada yaşadıktan sonra bir kısmı ayrılarak tahmini 1905 yıllarında bu günkü mahallenin bulunduğu yere gelmişler ve mahallesi kurmuşlardır. Roma dönemine ait Malya şehrinin kalıntıları üzerine kurulduğu için ve burada bulunan kilise kalıntısından esinlenerek adını Kiliysa(Kilise) olarak kullanagelmişlerdir. Daha sonra adı Orhaniye-Kestanelik olarak kullanılmıştır. Yakın tarihlerde de Gökçeyayla adını almıştır. Gökçeyayla mahallesi bir orman içi mahallesidir. Devletin orman içi köyleri kaldırma projesi çerçevesinde, 1978 yılından itibaren mahallenin büyük bir kısmı, Afyon ilinin Bolvadin ilçesine nakledilmiştir. Az bir kısmı da mahallede kalmıştır. 16 Şubat 1993 tarih ve 93/41433 sayılı kararla, bağlı olduğu Afyon İli’nin İscehisar İlçesi’nden ayrılarak Eskişehir Han İlçesi’ne bağlanmıştır.
Kültür
Gökçeyayla [Kilisa] Köyü Karaçay Türklerinden kurulu bir mahallesidir. Karaçaylar, Kuzey Kafkasya’da yaşamış eski bir Türk kabilesidir. XV.yüzyıldan sonra Karaçay ve Balkar [Malkar veya Tavlu] adlarında iki topluluk haline geldi. XIII. Ve XV.yüzyılda meydana gelen Kabartay yayılışına kadar, Kafkasya Dağlarının kuzeyinde Asetler ile Çerkezler arasında, geniş bir bölgede yaşayan Karaçaylar, güneydeki Elbruz yaylaları ile kuzeydeki düzlükleri yaylak ve kışlak olarak kullanıyorlardı. Kabartayların etkisi ile ikiye ayrılan Karaçayların Balkar kolu, Kafkasya Dağları’nın Dıh-Tav ve Koştan Tav gibi yüksek tepelerine yerleşti. Karaçaylar da sonunda Kabartay yönetimine girdi. İslâmiyet Kabartaylar ile Karaçaylar ve Balkarlar arasında bir birlik meydana getirdi. Karaçay ve Balkarların kaynakları ile ilgili değişik görüşler vardır. Bir söylentiye göre, bu kabile Anadolu Türklerindendir ve başkanları Karça tarafından önce Kırım’a, oradan da Kafkasya’ya götürülmüşlerdir. Bazı kaynaklar Karaçayları Kıpçaklar’a bağlı bir boy olarak gösteririler. Bazı kaynaklar ise Karaçaylar’ın Kıpçaklar’dan çok önce, Kıpçak bozkırlarında göçebe bir hayat yaşadıklarını ileri sürerler.
Karaçay ve Balkar kabilesinin başında Biy [Bey] veya Tav-Biy bulunuyordu. Bağımsız halkın çekirdeğini meydana getiren özdenler, biylerden sonra geliyordu. Çoğunlukta olan halk Karakişi, Yasakcı ve Çağar denen kesimlere ayrılıyordu. Kazak ve Karavaş denilen köleler, alt tabakayı meydana getiriyorlardı. Serbest bırakılan köleler azatlı tabakasını meydana getiriyordu.
Milli Türk geleneklerine bağlı olan Karaçay ve Balkarlar iyi binici ve savaşçıydılar. Kart-Curt, Uçkulan ve Hurzuk önemli yerleşim merkezleriydi. Bu merkezlerde dokumacılık, kürkçülük, deri eşya sanatı gelişmişti. Yünlü kumaşlarıyla önem kazanan Karaçay kasabalarında, dokumacılıkla 4000, kürk ve deri işleriyle de 3200 kişi uğraşıyordu. Karaçay ve Balkarlar bahçecilik, ormancılık, arıcılık yapıyor ve kurşun, gümüş, bakır, çinko, kömür gibi madenleri işletiyorlardı.
Karaçayların tarihi gelişimi, komşu Çerkezlerle birlikte ele alınmalıdır. XV.yüzyılda Kırım’ın Osmanlılar’a geçmesiyle Çerkezistan, Osmanlı yönetimine girdi. Bu devirde yapılan Osmanlı-Rus savaşlarında Karaçaylılar, Osmanlı Devleti tarafında yer aldı. Rusya ile Osmanlılar arasındaki 1812 antlaşmasından sonra, Rus bölgesinde kalan Karaçaylılar 1822’de isyan ettiler. Yapılan savaşlar Karaçaylıların arazi, nüfuz ve milli servetlerinin elden çıkmasına yol açtı. Köylerine Rus göçmenleri yerleştirildi, kendileri Türkiye’ye göç etmeye zorlandılar. 1905 ihtilalından yararlanarak, hürriyetlerini elde etmek istediler fakat, başarı kazanamadılar. 1917 Rus ihtilalından sonra 1918’de Kuzey Kafkasya Cumhuriyeti içinde milli hayatlarını kurmaya başladılar. Fakat, önce çar taraftarlarının, sonra da Bolşeviklerin saldırısına uğradılar. Karaçaylılar 1921’e kadar silahlı mücadelelerine devam ettiler. Bolşevik yönetimi sırasında Karaçaylılar, Karaçay-Çerkez Bağımsız Eyaleti’ne katıldılar. Daha sonra bir kararname ile bağımsız Karaçay Eyaleti meydana geldi.
Karaçaylılar, ikinci dünya harbi sırasında Almanlarla işbirliği yaptıkları gerekçesiyle Orta Asya’ya sürüldüler. Karaçaylılar’a 1957’de sürgünden dönmelerine izin verilerek Karaçay-Çerkez Muhtar Bölgesi’’ne yerleştirildiler. Karaçaylılar sürgün döneminde büyük nüfus kaybına uğradılar.
Karaçay-Çerkez Muhtariyetinin nüfusu 425.000 civarındadır. Nüfusun %31.2’sini Karaçaylılar, %42.4’ünü Ruslar, %9.7’sini Çerkezler, %6.6’sını Abazinler, %3.2’sini Nogaylar, %6.9’unu diğer milletler meydana getirir.
Türkiye’de 10 kadar Karaçay mahallesinin 5 tanesi Eskişehir İli’ndedir. Bu köylerden üç tanesi Han İlçesi'ndedir. Bunlar, Akhisar, Gökçeyayla ve Yazılıkaya köyleridir.
Coğrafya
Gökçeyayla Köyü Eskişehir'in güneyinde, Han'ın güneybatısında yer almaktadır. Eskişehir iline 121 km, Han ilçesine 16 km uzaklıktadır. Köy Yazılıkaya Platosu [ortalama 1315 m] üzerinde Dağlık Phrygia'da kurulmuş bir mahalledir. Gökçeyayla Köyü tarihî güzellikleri yanında yer almaktadır. Yazılıkaya Platosu [Dağlık Phrygia] Eskişehir, Afyon ve Kütahya illeri arasında kalan üçgende yer alan ve aynı zamanda bir doğal güzellikler cennetidir. Bir yanda büyük çam ormanı korulukları, ormanlarında çeşit çeşit meyve ağaçları, tabii canlılar, üç dört saatlik bir uyku ile insanı yeniden doğmuşa çeviren çeşit çeşit çiçek kokulu tertemiz bir hava, tadına doyulmayan içme suları...
İklim
Mahallenin iklimi, karasal iklim etki alanı içerisindedir.
Nüfus
Yıllara göre mahalle nüfus verileri | |
---|---|
2007 | |
2000 | 147 |
1997 | 159 |
Ekonomi
Mahallenin ekonomisi tarım ve hayvancılığa dayalıdır. Arıcılık ve hayvancılık için çok müsait alanları ve yaylaları vardır. Yaylaları görülmeye değerdir. Mahallenin elektriği, otomatik telefon şebekesi, içme suyu şebekesi, camisi ve okulu vardır. Öğrenci sayısı azaldığından eğitim öğretim taşımalı sisteme tabi tutulmuştur. Mahallenin nüfusu 2000 yılında 147, 2008 yılında 83, 2009 yılında 74 kişidir.
Altyapı bilgileri
Mahallede, ilköğretim okulu yoktur fakat taşımalı eğitimden yararlanılmaktadır. Mahallenin içme suyu şebekesi ve kanalizasyon şebekesi yoktur. PTT şubesi yoktur ancak PTT acentesi vardır. Sağlık ocağı ve sağlık evi yoktur. Mahalleye ulaşımı sağlayan yol asfalt olup mahallede elektrik ve sabit telefon vardır.
Dış bağlantılar
|