Tepebaşı, Beyoğlu
<tr class_"mergedrow">
Tepebaşı | |
— Semt — | |
Tepebaşı, Beyoğlu |
|
Beyoğlu | |
Ülke | Türkiye |
---|---|
Bölge | Marmara |
İl | İstanbul |
İlçe | Beyoğlu |
Yönetim | |
- Muhtar | |
Zaman dilimi | DAZD (+2) |
Posta kodu | |
Alan kodu | (+90) 212 |
Plaka kodu | 34 |
Tepebaşı, Beyoğlu'nda, İstiklal Caddesi'ne paralel giden Meşrutiyet Caddesi ile Tarlabaşı Bulvarı'nın devamı olan Refik Saydam Caddesi arasında kalan semt.
Tepebaşı çevresi 19. yüzyılın son çeyreğine kadar Müslüman mezarlıklarıyla kaplıydı. Pera'ya yerleşmiş olan yabancılar ve Levantenler önce bir gezinti ve temaşa yeri, daha sonra da yerleşim bölgesi olarak, 19. yüzyılın sonlarında buralarda yoğunlaşmaya başladılar. Tepebaşı, adından da anlaşılacağı gibi Kasımpaşa ve Haliç'e oldukça dik inen yamaçların üstündeydi. Buradan aşağı, yamaç boyunca, Peralı yabancıların ve Levantenlerin Petits Champs des Mort (Küçük Mezarlık) dedikleri; oldukça bakımsız, mezarlıktan çok, servili, ağaçlık bir kırlık alanı andıran Müslüman mezarlığı uzanırdı. Asmalımescit'e paralel Mezarlık Sokağı bu geçmişi anımsatır.
Mezarlıklar 1870'lerden itibaren yavaş yavaş kalkarken, Altıncı Daire-i Belediye'nin ilk başkanı Blacque Bey döneminde Tepebaşı'nın imarı başladı. Tepebaşı Bahçesi de bu dönemde tanzim edildi. Semtin bazıları bugüne kadar gelebilmiş binalarının bir bölümü de yine 19. yüzyılın son yıllarıyla 20. yüzyılın hemen başında inşa edildi. Bunlar o dönenmde Avrupa kentlerinde de benzerleri görülen mimari özelliklere sahip, çok katlı, görkemli, cepheleri süslemeli güzel binalardı. Tepebaşı semtinin güney sınırı sayılabilecek Şişhane Meydanı'ndaki Altıncı Daire-i Belediye binası, Corpi Sarayı olarak bilinen 1880'lerin ilk yıllarında yapılmış Amerika Birleşik Devletleri Elçiliği eski binası, 1890'ların oratalarında açılan ve semte bönemli bir renk kazandıran Pera Palas, Londra Oteli, Bristol Oteli, İtalya Evi, Società Operaia binası, ABD Elçiliği'nin karşısındaki Union Française binası bunların başlıcalarıdır.
Tepebaşı, Cumhuriyet'in İlanı'ndan sonra da tiyatrolar, yabancı misyonlar, seçkin sayılan oteller, kafeler semti olarak gelişti. Yine burada bulunan ve bazıları Pera'ya, İstiklal Caddesi'ne açılan çok sayıda pasaj çeşitli dükkânlarla doluydu.
Beyoğlu'nun, günümüze kadar görünüm olarak 20. yüzyılın başındaki halini en iyi korumuş semtlerinden biri olan Tepebaşı'nda, 1970'lerde, Tepebaşı Parkı'nın karşısında Etap Marmara Oteli (halen The Marmara Pera), Meşrutiyet Caddesi'nin İstiklal Caddesi tarafında da Odakule inşa edildi. 1980'lerin ortalarında da eski Tepebaşı Parkı'nın güney ucuna TÜYAP İstanbul Sergi Sarayı (bugün TRT Tepebaşı stüdyoları) kuruldu.
Günümüzde Tepabaşı, eski binaların restore edilmeye çalışıldığı; özellikle Meşrutiyet Caddesi, Meşrutiyet Caddesi'ni dikine kesen Tepebaşı Caddesi ve semtin batı sınırını çizen Tarlabaşı Bulvarı ve onun devamı Refik Saydam Caddesi boyunca ve ara sokaklarda, kimi zaman kenetlenen yoğun bir araç trafiğinin aktığı; konutların giderek azalıp, yok olup yerlerini işyerlerinin, otellerin, turizme dönük işlevde birimlerin aldığı bir Beyoğlu semtidir.