Maçka Muharebesi
Bu maddenin doğruluğu konusunda şüpheler var. (Madde içeriğinde doğruluğu kesin olmayan kısımlar tespit edilmiştir.) Lütfen konuyla ilgili tartışmaya katılın. Gerekirse kaynak gösterin. |
Trastenik-Meçka Muharebesi (Maçka Muharebesi) | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Osmanlı İmparatorluğu | Rusya İmparatorluğu | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Mehmet Ali Paşa (Karl Detroa) Süleyman Hüsnü Paşa Assaf Paşa |
III. Aleksandr (Rusya) Korgeneral Pyotr Vanovski Korgeneral Alexander Firks | ||||||
Kayıplar | |||||||
4,200 ölü ve yaralı | 2,220 ölü ve yaralı |
|
Maçka Muharebesi (Transtenik-Meçka Muharebesi), 1877-78 Osmanlı-Rus Savaşı'nın doğu cephesine meydana gelen bir çatışmadır.
Pirgovo, Kuruçeşme, Meçka ve Trastenik köyleri günümüz Bulgaristan'ında Ruse vilayetine bağlı yerleşim birimleri olup Tuna Nehrinin hemen güney yakasında yer almaktadırlar. Tuna Nehrinin hemen güney yakasında yer alan ve nehri gören bu köyler 93 harbinde Bulgaristan'a giren Rus birlikleri için stratejik bir önem arz etmektedirler. Zira Rus ikmal hatları bu köylerden geçmesi yanında Plevne'yi kuşatan Rus güçleri kuşatmanın sağlanması ve olası Osmanlı saldırılarının engellenmesi babında bu köyleri elinde tutmak zorundaydı. Ayrıca Trastenik köyü yakınındaki tepeler bu bölgenin korunması babında stratejik önem arz etmekteydi. Bu köylerin elden çıkması demek Plevne'de zor durumdaki Osmanlı kuvvetlerine yardım etmek yanında Rusların ikmal ve iletişim hatlarının kopması neticesi zor duruma düşmeleri, Plevne kuşatmasının sona ererek Osman Paşa'nın Batı Tuna ordusunun serbest kalarak bölgedeki diğer Osmanlı Orduları ile birleşip Bulgaristan'da ki Rus varlığını sona erdirmesi anlamına gelecekti. Ruslar bu durumu fark ettiklerinden bu bölgeye çeşitli birliklerini konuşlandırmışlardı. Ancak diğer taraftan kuvvetlerinin önemli bir kısmı Plevneyi almaya çalışmakla meşgul olduğundan bu bölgedeki birlikler daha zayıf ve daha az takviye alır pozisyondaydı. Diğer taraftan Rusların bu stratejik noktaları ellerinde tutmaları aynı zamanda Osmanlı'nın en güçlü birliklerinin özellikle Osmanlı Balkan Ordusunun burada çakılı durumda kalıp Plevne'ye yardım götürememesine neden olmaktaydı. Diğer yandan bu bölgede muharebenin kazanılması, Rusların önemli bir kuvvetinin kuşatılmasını sağlayıp, Osmanlı ordusu için önemli bir stratejik mevkii olan Tırnova şehrininde Ruslardan geri alınmasını sağlayabilecekti.[1][2]
Bu sebeple Rusları Bulgaristan'dan atmak ve Plevne'de ki Osman Paşa kuvvetlerini kurtarmak isteyen Osmanlı ordusu Şıpka geçidi ile birlikte kritik önemde sahip bu bölgede mutlak bir hakimiyet kurmak zorundaydı.Plevne'de kuşatma altındaki ve Rus kuvvetlerinin önemli bir bölümünü yerlerinde çakılı durumda tutan Osman Paşa'nın Batı Tuna Ordusu birliklerinin durumu her gün daha da kötüleştiğinden Osmanlılar için balkanlarda savaşı lehlerine çevirme yönünde zaman hızla daralmaktaydı. Zira Plevne düşünce serbest kalan Rus birlikleri hızla Şıpka ve Osmanlının Süleyman paşa komutasındaki Balkan ve ahmet Eyüp Paşa Komutasındaki Doğu Tuna Ordusuna yöneleceklerinden buda Bulgaristan'ın Osmanlı İmparatorluğu elinden tamamen çıkmasına neden olacaktı. Yeni Osmanlı Kuvvetlerinin Başkumandanlığı'na getirilen Süleyman Paşa bu sebeple bu bölgede saldırıya geçmeye karar verdi.
Muharebe Planı
Osmanlı Ordusu (30,000 piyade, 1,800 süvari ve 54 top, Assaf Paşa komutasında), Rus Kuzey Grubunun sol kanadını ve 12.kolorduyu (15 tabur,18 süvari bölüğü ve 72 toptan ibaret,kor general Pyotr Vanovski komutasında) bozmayı,yoketmeyi veya geriletmeyi hedeflemiştir. Rus Ordusu nehrin Trastenik,Meçka arasındaki bölümünü kontrol etmekteydi.Savunma hattı 10 kilometreyi bulmaktaydı. Muharebe Mehmet Ali Paşa (Karl Detroa) tarafından planlanmış olmasına karşın planı hayata geçirmek sözlerini tutamadığı için onun yerine atanan Süleyman Paşa'ya kalmıştı.Planın amacı Rus ordusunun sol kanadını yararak Plevne'yi kuşatan Rus birlikleri ile geri hatları arasındaki bağlantıyı koparmak ve böylece bu birlikleri geri çekilmeye zorlayarak veyahut sarıp yok ederek, Plevne'de zor durumdaki Osman Paşa'nın ordusunu kurtarmak [3] ve yardım sağlamak ve Tırnova şehrini geri almaktı.[1]
Muharebe
26 Kasım (E.T 14 Kasım)
Osmanlı saldırısı 26 kasımda saat 8.00 sıralarında başladı. Bu sırada saldırıyı öğrenen XII.piyade tümeni komutanı Korgeneral Alexander Firks , sabit bir defans hattı kurmak yerine taktiksel yönden hareketli bir savunma stratejisini benimsedi. Süleyman Paşa Osmanlı ana saldırısının Trastenik köyündeki Rus hatlarının sol kanadına yapılmasını planlamıştı. Tepe hattı boyunca 150 feet kadar ilerleyen Osmanlı birlikleri burada 45.Azak Piyade alayı ve 46.Dniprovska Piyade alayının sert direnişi ile karşılaştı ve bu alayların karşı saldırısı neticesi saldırıya başladıkları hatlara kadar gerilediler.Yakındaki Pirogova köyü yakınında daha güçlü şekilde saldırıya geçen Osmanlı birlikleri bu defa albay Sannikov komutasındaki 48.Odesa Piyade alayının direnişi ile karşılaşıp, bu alayın karşı saldırısı ile başlangıç hatlarına kadar gerilediler. Saat 13.00 sıralarında hem Pirgovo hem Trastenik köyündeki Rus sol kanadına yapılan saldırılar püskürtülmüştü. Kısa bir sessizlikten sonra Osmanlı birlikleri saat 15.00 sıralarında bu defa Rusların sağ kanadına doğru saldırıya geçti. Osmanlı saldırısı ilk başlarda başarı kazanır gibi oldu özellikle çetin muharebeler neticesi Rusların Kuruçeşme (Trastenik) köyünü savunan 48.Odesa Piyade alayı, kanattan sarma harekatı sonucunda iyice zora düştü, 47.Ukrayna Piyade tümeni de zorlandı. Ancak buna rağmen Kuruçeşme (Trastenik) köyünü savunan Rus birlikleri sert direniş gösterdiler.Köyü savunan bir diğer alay olan 129.Beserabya alayının bu alaylara yardımı ve karşı saldırısı neticesinde Ruslar için kritik durum, lehlerine dönmeye başladı.Zor durumdan kurtulan 47. ve 48.piyade alaylarınında karşı saldırıya geçmesi ile Osmanlı birlikleri Trastenik köyünün kuzeydoğu yönüne çekilmek zorunda kaldılar.Rusların 1,509 ölü ve yaralı kaybına karşılık Osmanlılar 1,200 ölü ve yaralı verdiler.[3]
12 Aralık (E.T:30 Kasım)
İlk saldırının başarısızlığına karşın bu muharebeye katılan Osmanlı birliklerinin bir kısmı 4 Aralık 1877'de Elena Muharebesini kazanıp Elena yerleşimini eline geçirip stratejik bir başarı kazandılar. Ancak bu başarı iyi değerlendirilemedi. Yine aralık ayının başlarında Süleyman Paşa, Osman Paşa'nın Plevne'deki birliklerini kuşatmadan kurtarıp,kuşatmayı yarmak için ikinci bir denemede bulunmaya karar verdi. Yine Ruse şehrine bağlı Pirgovo,Kuruçeşme, Meçka ve Trastenik köyleri hedeflendi. Ancak Ruslar ilk saldırı sonrası tekrar bir Osmanlı saldırısı olacağını düşünerek bulunduğu mevkiileri iyice güçlendirip,birlikleri takviye etmişler; dahası yakın bölgelere ve Tuna Nehri kıyılarına, topçu bataryaları yerleştirmenin yanında bir de donanmaya ait Nikopol (Niğbolu) hücum botunu da Trastenik yakınına konuşlandırmışlardı. 12 Aralıkta Osmanlı ordusu saldırıya geçti.Osmanlı birliklerinin hareketli durumunu hemen fark eden nehrin kıyısındaki Rus topçuları Osmanlı kuvvetlerini bombardımana aldı. Bu bombardıman neticesinde çevredeki Rus kuvvetleride durumdan haberdar olup saldırıya karşı konumlanmaya başladılar. Topçu ateşi ve bombardıman altında saat 8.30 sıralarında Osmanlı süvarileri Pirgovo köyü ve Kuruçeşme köyü yönünde saldırılara başladılar.Bunu hemden ardından topçu birliklerinin desteğinde Osmanlı Piyade kıtalarının saldırıları takip etti. Kuruçeşme köyü Osmanlıların eline geçsede Pirgovo ve Trastenik köylerindeki Osmanlı saldırıları geri püskürtüldü. Bu arada Rus hücumbotu Nikopol'de topçu atışları ile Rus kuvvetlerinin saldırılarını destekliyordu. Kıyı ve tümen bataryalarının,Nikopol gemisinin topçularının ateşine maruz kalan Osmanlı birlikleri büyük kayıplar verdiler. Rus sağ kanadı Osmanlı Ordusunun ele geçirdiği Kuruçeşme köyüne karşı saldırıya geçip köyü geri aldı. Osmanlı kuvvetleri bütün hatlarını Ruse-Kadakyoy arasındaki mevkiiye çekmek zorunda kaldı.Süleyman Paşa çatışmaların kesilmesinden hemen sonra Plevne'nin düştüğünü ve Osmanlı Batı Tuna Ordusunun ruslara teslim olduğunu öğrendi ve hızla kuvvetlerini bölgeden çekmek zorunda kaldı.Bu saldırılarda Rusların 711 ölü ve yaralı kaybına karşılık Osmanlılar bunun dört katından fazla oranda (3.000-ölü ve yaralı)kayıp vermişlerdir.[3]
Sonuçları
Maçka Muharebesi ile Osmanlı Ordusu,rusları Bulgaristan'dan atma ümidini tamamen kaybetmiştir. Ruslar bu muharebeyi kazanarak Plevne'ye yardım ulaşmasını ve Tırnova'nın düşmesini engellemiştir. Bu arada Osmanlıların Balkan Ordusunun en güçlü birliklerini, oyalayarak Plevne'nin düşmesi için vakit kazanmışlardır. Sonunda da Plevne düşmüş ve Batı Tuna Ordusu tamamen savaş dışı bırakılmıştır.[2] [3]
Kaynaklar
- Liberation War 1877-1878 CI "P.Beron", Sofya, 1986,sayfa 79,150 ve 151