Rodezya
Rodezya Rhodesia | |||||
| |||||
| |||||
Başkent | Salisbury | ||||
Yönetim | Anayasal monarşi (1970'e kadar) Parlamenter cumhuriyet | ||||
Cumhurbaşkanı | |||||
- 1970–1975 | Clifford Dupont | ||||
- 1976–1978 | John Wrathall | ||||
Başbakan | |||||
- 1965–1979 | Ian Smith | ||||
Rodezya (İngilizce: Rhodesia, resmi adı (1970'ten sonra): Rodezya Cumhuriyeti), 1965'ten 1978'e kadar Afrika'nın güneyinde var olmuş eski devlet.
Tarih
Bölgede Cecil Rhodes tarafından 1889'da Britanya Güney Afrika Kumpanyası (British South Africa Company) kuruldu. Böylece İngiliz yönetimine giren bölge 1895'te Rodezya adı verilen toprakların bir parçası durumuna geldi. Britanya yönetimi sırasında gelen beyaz göçmenler sürekli olarak ülke içinde güç kazanmaya başladı. İngilizler gelişen ekonomiyi yeni bir pazarla besleme ve beyaz egemenliğini yayma açısından Güney Rodezya (bugün Zimbabve) ile Kuzey Rodezya'nın (bugün Zambia) birleştirilmesi için girişimlerde bulundu. Bu girişimler sonunda Britanya hükümeti Nyasaland'ı da (bugü Malavi) içine almak üzere 1953'te Rodezya ve Nyasaland Federasyonu'nun oluşturulmasını benimsedi.
Ama Güney Rodezya'nın egemenliğinden çekinen Kuzey Rodezya ve Nyasaland'daki Siyahlar, federasyona kesin olarak karşı çıktılar. Federasyon 1950'ler boyunca büyük ölçüde güneydeki beyaz nüfusun yararına bir politika izledi.
Siyahlar arasındaki huzursuzluğun artması sonucunda 1959'da, Nyasaland'daki milliyetçi hareketin önderliğinde yaygın eylemler baş gösterdi. Bunun üzerine olağanüstü durum ilan edilerek çok sayıda siyah tutuklandı. Ama bu gelişmeler İngiliz hükümetini, iktidarı siyah çoğunluğa devretmeye yöneltti. 1962 sonunda Nyasaland, Mart 1963'te de Kuzey Rodezya Federasyon'dan ayrıldılar. Federasyon 31 Aralık 1963'te ortadan kalktı. 6 Temmuz 1964'te Malavi, 24 Ekim 1964'te ise Zambia bağımsızlıklarını kazandılar. 1964'te Zambia adını alan Kuzey Rodezya'nın bağımsızlığıyla birlikte Rodezya adı artık, yalnızca eski Güney Rodezya'yı belirtmekteydi. Federasyonunun dağılması, beyaz azınlığın Güney Rodezya'da kasım 1965'te Rodezya Cumhuriyeti adıyla tek yanlı bağımsızlık ilan etmesine yol açtı.
1962'den beri iktidarda olan Rodezya Cephesi'nin lideri Ian Smith hükümeti, Kasım 1965'te tek yanlı bir kararla Rodezya adı verilen Britanya sömürgesinin bağımsızlığını ilan etti. Rodezya bağımsızlığını ilan ettiğinde, nüfusunun % 96'sını Siyah Afrikalıların ve ancak yüzde 3'ünü beyazların oluşturduğu bir ülkeydi. Böylece ülkenin Afrikalı insanı çok ufak bir beyaz azınlığın yönetimine girmiş oldu.[1] Bağımsızlık koşulları olarak seçim yasasının Siyahlar yararına gözden geçirilip çoğunluk yönetimine geçilmesini, her türlü ırk ayrımının kaldırılmasını ve bu bağımsızlık ilanını hukuka aykırı bulan Britanya'nın, uluslararası baskılara karşın ırkçı beyaz yönetime karşı zora başvurmaktan kaçınıp, görüşmeler yoluyla sorunu çözme çabaları sonuçsuz kaldı. Bunun üzerine Birleşik Krallık Birleşmiş Milletler (BM) vâsıtasıyla ekonomik yaptırımlar uygulattı; Rodezya’ya gemiyle petrol ihrâcına ambargo koyuldu.[2] BM de üyelerini yeni yönetimi tanımamaya çağırdı. Yaptırımların yol açtığı bazı sıkıntılara karşın, Rodezya ekonomisi Güney Afrika Cumhuriyeti, 1975'e kadar bir Portekiz sömürgesi olan Mozambik ve çokuluslu şirketlerin desteğiyle ayakta kalabildi. Uluslar Topluluğu'yla bütün bağları koparan Rodezya'da, Mart 1970'te yürürlüğe giren yeni anayasayla cumhuriyet ilan etti.
Seçim yasası oy vermeyi gelir vergisine bağladığından, Siyah çoğunluk yönetimde söz sahibi olamadı.
Bu arada 1972'den itibaren Zambia ve Mozambik'te üsler kuran Zimbabve Afrika Ulusal Birliği (Zimbabwe African National Union, ZANU) ve Zimbabve Afrika Halk Birliği (Zimbabwe African People's Union, ZAPU) etkili gerilla eylemleriyle Rodezya güvenlik kuvvetlerine saldırılar düzenlemeye başladı. Giderek güçlenen gerilla hareketi, Smith hükümetini halkoylamasına gitme yönündeki İngiliz önerisini kabul etmeye zorladı. Buna bağlı olarak baskıların gevşetilmesiyle 1971 sonlarında Piskopos Abel Muzorewa'nın önderlik ettiği Birleşik Afrika Ulusal Konseyi (UANC) adlı yeni bir Siyah örgütü ortaya çıktı. UANC'ın yürüttüğü kampanya sonucunda Mayıs 1972'de halkoylamasında yeni anayasa önerisi büyük çoğunlukla reddedildi.
İzleyen dönemde Güney Afrika Cumhuriyeti ve Batı ülkeleri, ırkçı beyaz yönetime karşı sert bir tutum takınmaya başladı. Komşu Siyah Afrika ülkelerinin de araya girmesiyle 1974'ten sonra Smith ile Siyah önderler arasında görüşme zemini yaratma çabaları boş çıktı. 1976'da Smith İngilizler'in çözüm planını, birkaç ay sonra ekonomik yaptırımların kaldırılması karşılığında genel oyla seçimler yapılmasını öngören Kissinger planını kabul etme pahasına reddetti. Aynı yıl, Beyaz azınlığın yönetimine son vermek için mücadele veren iki önemli direniş örgütü olan ZANU ve ZAPU, Yurtsever Cephe adı altında ittifak kurarak gerilla eylemlerini daha da şiddetlendirdi. Smith rejiminin acımasız misillemeleri binlerce kişinin ölümüne ve bir milyona yakın kişinin yersiz yurtsuz kalmasına yol açtı. Ağustos 1977'de yapılan seçimler, Smith'in Rodezya Cephesi'ne parlak bir zafer sağladı. 1978 yılına gelindiğinde, binlerce kişinin öldüğü çatışmalardan sonra, Rodezya kuvvetleri Mozambik ve Zambia'ya sığınan gerillalarla da mücadele etmek zorunda kaldı.
Sonunda Yurtsever Cephe'nin zaferini önlemek için Muzorewa'yla uzlaşarak Siyahları yönetime katmayı öngören "iç çözüm" gündeme geldi. 1978 Martında Ian Smith ile üç Siyah önder arasında varılan ve iktidarın aşamalarla siyahlara devredilmesini öngören "iç çözüm" gerillalar tarafından kabul edilmedi. Bu amaçla Nisan 1979'da yapılan ve ülkenin herkese oy hakkı tanındığı ilk genel seçimlerinin ardından Muzorewa, son beyaz başbakan Ian Smith'in ardından, kısa ömürlü olacak Zimbabve-Rodezya hükümetinin başbakanı oldu.[3] Ancak Muzorewa'nın kurduğu Siyah ağırlıklı hükümet, gerçekte beyaz iktidarın temellerini koruyan bir politika izledi.
Yeni dönemde de süren gerilla savaşı ve Rodezya hükümetine olan uluslararası desteğin azalmasıyla hükümet görüşme masasına oturmaya razı oldu. Gerilla savaşı Londra'daki görüşmelerde İngilizlerin gözetiminde yeni bir seçim kararının alınmasıyla sona erdi. Rodezya sorununa toptan bir çözüm getirmek amacıyla Londra'da toplanan konferans 21 Aralık 1979'da Abel Muzorewa, Joshua Nkomo ve Robert Mugabe'nin antlaşmasıyla sonuçlandı. 12 Aralık'ta Britanya hükümeti Christopher Soames'i vali olarak atadı.
Robert Mugabe'nin partisi Zimbabve Afrika Ulusal Birliği - Vatansever Cephe (Zimbabwe African National Union - Patriotic Front, ZANU - PF) kazandığı Şubat 1980'deki seçimlerden sonra, 18 Nisan 1980'de Zimbabve Siyahlar yönetiminde bağımsızlığını ilan etti.
Kaynakça
- ↑ Oral Sander, Siyasi Tarih 1918-1994, İmge Kitabevi, 14. Baskı: Kasım 2005. ISBN 975-533-005-4.
- ↑ Afrika'da Varlık İçinde Yokluk
- ↑ Zimbabve'nin ilk siyahi başbakanı öldü
|