İtalyan direniş hareketi
İtalyan direnişi | |||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
İtalya Cephesi (II. Dünya Savaşı) | |||||||||
Öldürülen iki partizanın anısına yapılmış taş | |||||||||
| |||||||||
Taraflar | |||||||||
Birleşik Krallık ABD İtalya Krallığı (8 Eylül 1943'ten itibaren) |
Almanya İtalya Krallığı (8 Eylül 1943'e kadar) İtalyan Sosyal Cumhuriyeti (25 Nisan 1945'e kadar) | ||||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||||
Dwight Eisenhower Henry Maitland Wilson Harold Alexander |
Albert Kesselring Heinrich von Vietinghoff (Esir) Benito Mussolini Rodolfo Graziani (Esir) |
İtalyan direniş hareketi (İtalyanca: Resistenza italiana ya da sadece Resistenza), İkinci Dünya Savaşı sırasında hem Mussolini iktidarına karşı hem de Nazi Almanyası'na ve onun işgali sonucunda kurulan kukla İtalyan Sosyal Cumhuriyeti'ne karşı verilmiş mücadeleye verilen addır.
Birlikler
Garibaldi hücüm turgayları
Bu tugaylar, 1943 eylülünde Nazi Almanyası'nın işgaline karşı kuruldu. Kurucuları: Milano’da Luigi Longo, Pietro Secchia, Antonio Roasio, Francesco Scotti, Umberto Massola başta olmak üzere diğer komünist yöneticilerdi. İtalya’nın Nazi Almanyası’nın işgalindeki bütün bölgelerde aktif olarak savaşan 575 saldırı tugayı mevcuttu. Buda yaklaşık 210.000 partizana denk geliyordu. Her tugayın ana birimi, 5-6 savaşçının bulunduğu 4-5 mangadan oluşan müfrezelerdi.
Garibaldiciler, boyunlarına kırmızı fularlar takıyor, bazı bölgelerde ayrıca kızıl gömlekler de giyiyorlardı.
1945 Ayaklanması arifesinde, Garibaldi Hücum Tugayları, partizanların %70’ini oluşturuyordu. Bu oran, şehirlere gidildikçe daha da yükseliyordu.
GAP’lar
Açılımı Yurtsever Eylem Birlikleri olan bu birliklerin en önemli özelliği, İspanya İç Savaşı sırasında Uluslararası Tugaylar arasında çarpışmalara katılmış olmasıdır. Genel olarak Alman subaylarına ve kukla İtalyan komutanlara, devlet yöneticilere, Alman karargahlarına, cephaneliklere, askeri konvoylara, tren istasyonlarına ve elektrik santrallerine saldırılar düzenleyen küçük birliklerdir.
GAP, birçok yerde eylem yapsa da büyük yankı uyandıran üç eylem gerçekleştirebildi. En büyük yankı uyandıran eylem faşizmin beyni olan, La dottrina del fascismo (Faşizmin Doktrini) adlı denemeyi yazan, Mussolini döneminde bakan olan, filozof Giovanni Gentile’nin, Frenze’de öldürülmesiydi. 15 Nisan 1944’te gerçekleşen bu eylemin öncülüğünü Bruno Fanciullacci yaptı.[1] Diğer eylem ise 23 Mayıs 1944’te gerçekleşti. Via Rosella’da bulunan Alman taburuna saldırıydı. Saldırı sonucunda 30 Alman askeri öldürüldü ve onlarcada yaralı vardı. Buna sinirlenen Almanlar ağır bir misillemede bulundular. O alana yakın Fosse Ardeatine’deki yeraltı taş ocağında SS askerleri tarafından rehin olarak tutulan 335 kişi kurşuna dizildi. Diğeri ise 7 Ocak 1945’te gerçekleşti. GAP birlikleri, Milano'da içinde Alman ve İtalyan askerlerinin bulunduğu Manetto barını havaya uçurdular. Sonuç olarak 9 kişi öldürüldü. 14 kişide yaralandı.
SAP’lar
Açılımı "Yurtsever Eylem Mangaları" olan gruptur. Amacı, işgalden sonra Alman askerlerinin köylülerin tarım ürünlerini ve hayvanları yağmalamalarına karşı korunmaktır. Yoğunluklu olarak kırsal bölgelerden katılım olsa da zaman zaman fabrikalardaki işçiler ve okullardaki öğrencilerde bu gerilla grubuna katıldı. SAP'lar şehirlerde lojistik görevlerde bulunurken köylerde halkı ve mallarını korumakla görevliydiler.
Torino’da, daha Alman işgali tazeyken SAP birimlerinin sayısı 700’ü geçmişti. Daha sonra ortak mücadele anlamında 1945 ayaklanmasının arifesinde Garibaldi Hücum Turgayları ve GAP'lar ile birleşti.
Giacomo Matteotti Tugayları
1944 İlkbaharında, İtalya Sosyalist Proletaryanın Birliği Partisi üyeleri, (ismini 1924’te hükumet yanlıları tarafından öldürülen komünist milletvekili Giacomo Matteotti’den alan) Giacomo Matteotti Tugayları’nı kurdular. Bu tugaylar, esas olarak, Monferrato, Canovese ve Langhe’yi içine alan Piemonte bölgesinde faaliyet yürüttü.
Adalet ve Özgürlük Turgayları
Eylem Partisi (Partito d’Azione) üyeleri tarafından kurulan “Adalet ve Özgürlük” Tugayları, Val Pellice ile Cuneo ve Ivrea eyaletlerinde etkindi.
Grevler
1943 Mart grevleri
İtalya’da, Mart 1943’te, Torino’daki Fiat fabrikasında işçiler “ekmek ve barış” sloganlarıyla, hayatın pahalı olmasına karşı ve daha da önemlisi, bıktıkları savaşa ve Mussolini'ye karşı greve geçti. Patlak veren bu grev diğer sanayi şehirlerine yayıldı. Milano’da, Falck, Pirelli ve Monelli işçileri de bu eyleme katıldı. Greve yaklaşık 300 bin işçi katıldı. Bu grev sırasında, Kral III. Vittorio Emanuele, ülkenin bir kısmına komünistlerin egemen olmasını engellemek için Mussolini'yi görevden aldı. Bu kararda Müttefik Devletler'in Sicilya çıkarmasının bir payı da var. Grevler işgalden sonra devam etti.
1944 Mart grevleri
Bu grevler dalgası Almanlar'ı şaşırtmıştı. Çünkü 1 milyondan fazla işçinin katıldığı bu grev, işgal altında bulundurdukları bölgelerdeki en büyük grevdi. Bu grevler aynı zamanda başka dönemi de işaret ediyordu. Artık silahlı direniş zamanı gelmişti.
Grevi Longo Secchia, Roasio ve Massola düzenledi. Grevler ilkin Piemonte, Combardia ve Liguria’da başladı (Piemonte’de Fiat, RIV, Lancia, Snia Viscosa; Lombardia’da Alfa Romeio, Bredo Atölyeleri, Damine; Liguria’da Ilva ve Pioggia; Bologna’da Ducoti). Daha sonra Nazi Almanyası'nın işgal ettiği bütün yerlerde grevler yayıldı (Kuzey ve Orta İtalya). Hedef belliydi: İşgalci Nazi Almanyası.
En büyük grevler yine Milano ve Torino'da oldu. Çünkü bu iller en sanayileşmiş illerdi. Milano’da, ilkin fabrika işçileri greve girdiler. Daha sonra tramvay işçileri greve girdiler ve şehirde yaşamı tıkadılar. GAP’çılar, ise bu sırada kuzeye elektrik sağlayan trafoyu havaya uçurarak, işçilere destek oldu. “Corriera della Sera” adlı gazete basımında çalışan işçiler de greve giderek, üç gün boyunca en büyük burjuva gazetesinin çıkmasını engellediler. Üniversiteler de grevdeydi. Öğrenciler, faşist profesörleri zor kullanarak amfilerden çıkardılar.
Almanlar ise bu grevleri sonlandırmak için çaba sarf ediyordu. Milano’nun birçok fabrikalarında olağanüstü hal ilan ettiler. Ayrıca grev yapan işçilere, maaşların ödenmesini askıya aldıklar. Ama buna rağmen işçiler greve devam ettiler.
Müttefik çıkarması
Müttefik Devletler, Kuzey Afrika'daki Alman askeri varlığını ortadan kaldırdıktan sonra İtalya'ya yöneldiler. İtalya'ya bir çıkarma yapılmasından önce Sicilya adasındaki Alman askeri gücünün de kırılması gerekmişti. İtalya topraklarına Müttefik çıkarması iki noktadan yapılmıştır. General Montgomery’nin 8. Ordusu, Sicilya’dan hareketle dar Messina boğazını geçerek İtalyan çizmesinin parmak ucuna çıkmıştır.
İkinci çıkarma operasyonu olan Salerno çıkarması ise, Salerno'nun güneyindeki iki plaja, bir İngiliz, bir Amerikan kolordusu tarafından yapılmıştır. Çıkarmanın üçüncü gününde Müttefik haraketı durdurulmuş, ancak ilerleyen günlerdeki takviyeler ve ağır bombardımanlar sonucu sağlam bir köprü başı oluşturulabilmiştir.
Aynı gün İtalya, Müttefiklerle bir mütareke imzaladı, fakat bu mütareke Salerno çıkarmasına kadar gizli tutuldu. Çıkarma birlikleri esas hedefleri olan Napoli'ye harekâtın üçüncü haftasında ulaşıyorlar.
Müttefikler eş zamanlı olarak 17 Ocak 1944'te Monte Cassino Muharebesi'ni başlatmış hem de 22 Ocak 1944'te Roma'nın 40 km güneyinde, Anzio’ya bir çıkarma daha yapmıştır.
Daha sonra Roma da düştü. Ancak Müttefik Devletler daha fazla ilerleyemedi. Ayrıca kayıpları da çoktu. Buradan Almanya'ya gidilemeyeceğini anladılar. Bunun üzerine Normandiya Çıkarması'nı yapmaya karar verip bu cephede ilerlememe kararı aldılar.
Ayaklanmalar
1944 ayaklanması
Ayaklanma Nazi Almanyası ile İtalyan Sosyal Cumhuriyeti tarafından kontrol edilen bölgelerde meydana geldi. Partizanlar tarafından başlatılan bu ayaklanma ile 20'den fazla Partizan Cumhuriyeti kuruldu. Ancak büyük bir donanımı olmayan partizanlar (en fazla makineli tüfek ve el bombasına sahiptiler), savaş uçakları başta olmak üzere, tank ile de desteklenen Alman ordusu karşısında pek şansı yoktu. Ayrıca Alman ordusu saldırıya 25 bölükle katıldı. Bu koşullarda Partizan cumhuriyetleri en fazla 1 ay dayanabildi. Almanların misillemesi sonucunda 15.000 isyancı öldürüldü.[2].
1945 ayaklanması
Ayaklanma, partizanların 19 Nisan 1945 yılında Bologna'ya saldırmasıyla başladı. 21 Nisan'da da Bologna özgürlüğüne kavuştu. Daha sonra partizanlar Parma ve Reggio Emilia'yı 24 Nisan'da kurtardı. Torino ve Milano'daki işçiler genel greve giderek direnişçilere katıldı. İki gün süren çatışmalarda bu iki kent kurtarıldı. Bu sırada Benito Mussolini partizanlar tarafından yakalanıp idam edildi. Partizanlar daha sonra Cenova'ya saldırdı. 26-27 Nisan'da Cenova'daki 14.000 kişilik ordunun başında olan General Reinhart Meinhold, partizanlara teslim oldu. Ayaklanma, 2 Mayıs günü Berlin'de Kızıl Ordu'nun zafere ulaşması ile buradaki Alman birliklerinin teslim olması sonucunda sona erdi.
Kurtuluş Günü
25 Nisan, 1949 yılından beri "Kurtuluş Günü" adıyla resmi olarak kutlanmaktadır.[3]
Kaynak
- ↑ http://www.ozgurlukdunyasi.org/arsiv/140-sayi-206/410-italyada-fasizme-karsi-direnis-ve-partizan-savasinda-komunistlerin-rolu
- ↑ Gia Marie Amella, Special for CNN. "Hidden archive exposes WWII slaughters - CNN.com". Edition.cnn.com. 4 Mart 2016 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20160304094546/http://edition.cnn.com/2011/WORLD/europe/08/11/wus.italy.war.crimes/. Erişim tarihi: 2014-05-19.
- ↑ "Italy celebrates Liberation Day - Politics - ANSAMed.it". Ansamed.info. 1944-06-04. 2 Nisan 2015 tarihinde kaynağından arşivlendi. http://web.archive.org/web/20150402093024/http://www.ansamed.info/ansamed/en/news/sections/politics/2014/04/25/italy-celebrates-liberation-day_1cbdd3af-7d02-4c09-8969-74bbe834369d.html. Erişim tarihi: 2014-05-19.
|