Müfessir
Fıkıh usûlü |
---|
Fıkıh |
Ahkam |
Dini unvanlar |
Müfessir (Arapça: 'مُفسر, mufassir, çoğulu: مفسرون, mufassirūn), Tefsir ile uğraşan ilahiyatçılara verilen isim.
Kur'an ayetleri üzerinde yorum yapmanın ilk olarak peygamber Muhammed ve okuma yazma bilen sahabiler tarafından başlatıldığı ifade edilir. Tefsirciler faaliyetlerini başlangıç emri olarak kabul ettikleri şu ayete dayandırırlar;
"Vaktiyle Allah, kitap verilen okur yazarlardan: «Andolsun ki, onu insanlara anlatacaksınız ve gizlemeyeceksiniz.» diye söz almıştı. Derken onlar, onu arkalarına atıp az bir para karşılığında sattılar." (Ali İmran, 187)
İslam'ın Arap coğrafyası'ndan Arap olmayan topluluklara ulaşmasıyla tefsirin önemi de arttı ve gelişimi hızlandı. Bu dönem müfessirlerine Selman-ı Farisi örnek gösterilebilir. Selman, aslen İranlı olmasına rağmen peygamber toplumu içinde bulunmuş, İslamı kabul etmiş ve İranlılar'ın İslamı kabul etmesiyle onlara hem fetva vermiş hem de Kur'an ayetlerini açıklamıştır.
Sahabeler devri müfessirleri genel olarak tefsiri bizzat peygamberin açıklamalarıyla yaparken, ardından gelen tabiin devri müfessirleri bunları rivayet ederek tefsir yapmışlardır, daha sonra buna 'rivayet tefsiri' denmiştir. Sonraki devirlerde ise müfessir kendi şahsi bilgileriyle de tefsir yapmaya başlamıştır ki buna da 'dirayet tefsiri' ve 'iş'ari tefsir' denmektedir.
Ünlü müfessirler
İslam kaynaklarında ilk müfessir olarak bizzat peygamber gösterilmektedir. Bunun yanında okuma-yazma bilen ilk müslümanlar da Kur'an ayetlerini diğer müslümanlara okuyup açıklamışlardır.
Sahabe devri
İbn-i Mesud (ö. 652), Ubeyy bin Ka'b (ö. 640), Zeyd bin Sabit (ö. 665), Ebu Musa el Eşari (ö. 644) ve Abdullah bin Zübeyr (ö. 692)
Tabiin devri
Abdullah bin Abbas, bu dönem müfessirlerinin başında gelir. Tabiiler devrinde Mekke okulunu kuran İbn Abbas'tır. Öğrencileri olan: Mücahid (ö.721), Atâ bin Ebu Rebah (Ö. 733), İkrime (ö. 723), Said bin Cübeyr (ö. 714), Tavus (ö. 724) Abdullâh İbn Mesud Irak okulunu kurmuştur. Zeyd bin Eslem ise Medine okulunu kurmuş, oğlu Abdurrahman ve Enes bin Malik kendisinden ders almıştır. Bunlardan sonra gelen müfessirler, bunlardan faydalanmışlardır.
Diğer devirler
İmam-ı Azam, İmam-ı Şafii, İmam-ı Malik ve Ahmed bin Hanbel, İmam-ı Gazali, Süyuti, Necmeddin Ömer-i Nesefi, Fahreddin-i Razi, Kadı Beydavi, Seyyid Şerif Cürcani, İbn Kesir, Fahruddin Razi
Modern devir
Muhammed Esed, Seyyid Kutup, Mevdudi, Ali Sabunî
Türk müfessirler
Türklerden de büyük müfessirler yetişmiştir. Osmanlı döneminde yetişen; Ahmed ibni Kemal Paşa, Ebu's Suud Efendi, Senaullah-ı Dehlevi, Molla Hüsrev, Molla Gürani.
Son dönemde yetişenlerden Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır, Ömer Nasuhi Bilmen, Mehmed Vehbi, İsmail Hakkı İzmirli, Şemseddin Yeşil, Ömer Feyzi Mardin, Hacı Murad Sertoğlu, İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu, Osman Nebioğlu, Besim Atalay, H.Tahsin Emiroğlu, Kazım Öztürk, Süleyman Ateş, Ali Rıza Sağman, A.Adnan Sütmen