Çekoslovakya'nın İşgali
Çekoslovakya'nın İşgali (1938-1945) Münih Antlaşması sonucu Almanya'nın, Südetler olarak bilinen bölgeyi işgal etmesiyle başlamıştır. 16 Mart 1939'da Alman birlikleri Çekoslovakya'nın geri kalanını da işgal ederek II. Dünya Savaşı'nın sonuna kadar ülkenin varlığına son vermiştir.
Almanya'nın 1938 Martında Avusturya'yı ilhakının ardından Çekoslovakya'nın fethi Hitler'in bir sonraki hedefi oldu. Südetlerin Nazi Almanyasına verilmesiyle Çekoslovakya çok zayıf duruma düştü ve geri kalan topraklarını herhangi bir işgale karşı savunamaycak kadar güçsüz hale geldi. 16 Mart 1939'da Alman ordusu Çekoslovakya'nın geri kalanına girdi ve Hitler, Prag Kalesinden Bohemya ve Moravya'yı Bohemya ve Moravya Eyaleti olarak ilan etti. İşgal, Almanya'nın 1945'te teslim olmasıyla son buldu.
Südetlerin otonomi talepleri
Südet Alman Partisi'nin (SAP) Nazi yanlısı Südet Almanı olan lideri Konrad Henlein, partisini Hitler'in planlarının emrine sundu. Henlein, 28 Mart'ta Berlin'de Hitler'le buluştu ve kendisine Edvard Beneš'in cumhurbaşkanlığını yaptığı Çekoslovak hükümetinin kabul edemeyeceği taleplerde bulunması talimatı verildi. 24 Nisan'da SAP Nazi ideolojisinin serbestçe yayılması ve Südetler için otonomi talep eden bir bildiri yayınladı. Eğer Henlein'ın talepleri kabul edilseydi Südetler Nazi Almanyasının güdümünde bir politika izleyebilecekti.
Münih Antlaşması
O güne kadarki yatıştırma politikasının gösterdiği üzere hem İngiltere hem Fransa hükümetleri ne pahasına olursa olun savaştan uzak durma eğilimindeydiler. Fransız hükümeti Nazi Almanyası ile teke tek kalmak istemediğinden İngiliz hükümeti ve onun başbakanı Neville Chamberlain'ı izliyordu. Chamberlain Südet Almanlarının taleplerinin makul ve Hitler'in isteklerinin sınırlı olduğunu düşünüyordu. Bu nedenle İngiltere ve Fransa Çekoslovakya'ya, Nazi taleplerine boyun eğmesi tavsiyesinde bulundular. Beneš direndi ve 20 Mayıs'ta muhtemel bir Alman işgaline karşı kısmi seferberlik ilan edildi. On gün sonra Hitler, en geç 1 Ekim'de başlayacak bir işgal harekatı için gizli bir emir imzaladı.
Bu arada İngiliz hükümeti Beneš'in bir arabulucu talep etmesini istedi. Batı Avrupa ile olan bağlarını zedelemek istemeyen Beneš gönülsüzce kabul etti. İngilizler Lord Runciman'ı görevlendirerek kendisine Beneš'i, Südet Almanlarının kabul edebileceği bir plan hazırlaması konusunda ikna etmesi talimatı verdiler. 2 Eylül'de Beneš, neredeyse Münih Antlaşmasının verdiklerinin tamamına yakınını veren Dördüncü Planı öne sürdü. Ancak, bir uzlaşma olmasını engelleme niyetindeki SAP 7 Eylül'de, Ostrava'da, polis müdahalesini tahrik eden gösteriler düzenlediler. Südet Almanları 13 Eylül'de müzakereleri terk ettiler ve şiddet olayları artmaya başladı. Çekoslovak güçleri düzeni yeniden sağlamaya çalışınca Henlein Almanya'ya kaçtı ve 15 Eylül'de Südetlerin Almanya'ya devredilmesi gerektiğine dair bir bildiri yayınladı.
Aynı gün Hitler, Chamberlain ile buluşarak savaş tehdidi altında Südetlerin Almanya'ya sorunsuz devrini istedi. Hitler'e göre Çekler Südet Almanlarını katlediyorlardı. Chamberlain talebi İngiliz ve Fransız hükümetlerine iletti; her iki taraf da kabul etti. Çekoslovak hükümeti, Hitler'in taleplerinin kabul edilmesi durumunda ülkenin ekonomisinin çökeceği ve nihayetinde ülkenin Alman kontrolü altına gireceği gerekçesiyle kabul etmeye yanaşmadı. İngiltere ve Fransa Çekoslovakya'ya bir ultimatom verdiler. 21 Eylül'de, Çekoslovakya pes etmek zorunda kaldı. Ancak hemen ertesi gün Hitler, Polonya ve Macaristan Almanlarının taleplerinin de kabul edilmesi gerektiğini söyleyerek yeni taleplerde bulundu.
Hükümetin pes etmesi Çekoslovak milliyetçiliğini harekete geçirdi. Gösteriler düzenleyen Çek ve Slovak milliyetçiler, devletin bütünlüğünü koruyabilecek güçlü bir askeri hükümetin göreve gelmesini talep ettiler. General Jan Syrový liderliğinde yeni bir hükümet kuruldu ve 23 Eylül'de genel seferberlik ilan edildi. Mükemmel sınır savunma hattına sahip modern Çekoslovak ordusu savaşmaya hazırdı. Sovyetler Birliği Çekoslovakya'ya yardım etmeye istekli olduğunu duyurdu. Ancak, Batılı güçlerin desteği olmaksızın savaşa girmeye niyeti olmayan Beneš geri adım attı.
28 Eylül'de Chamberlain, Hitler'e bir konferans talebinde bulundu. Ertesi gün Hitler, Fransa, İtalya ve İngiltere hükümet başkanlarıyla Münih'te buluştu. Çekoslovak hükümeti ne davet edilmişti ne de fikri sorulmuştu. 29 Eylül'de Almanya, İtalya, Fransa ve İngiltere Münih Antlaşması'nı imzaladı. Çekoslovak hükümeti 30 Eylül'de antlaşmanın şartlarına uymayı kabul etti. Münih Antlaşması Çekoslovakya'nın Südetleri Almanya'ya devretmesini öngörüyordu. Devir işlemi 10 Ekim'e kadar bitirilecekti. Kesin sınırların belirlenmesi için Almanya, İngiltere, Fransa, İtalya ve Çekoslovakya'yı temsil eden uluslararası bir heyet gözetiminde referandum düzenlenecekti. İngiltere ve Fransa yeni oluşacak sınırları garanti altına alacaktı, ancak Almanya ve İtalya, Leh ve Macar azınlığın sorunları çözülmeden bu garantiyi vermeyi reddetti.
Çekoslovakya'nın sonun geldiğini gören Beneš 5 Ekim'de cumhurbaşkanlığından istifa etti. II. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte Londra'da sürgün hükümeti kurdu.
Birinci Viyana Hediyesi
Kasım 1938 başlarında Birinci Viyana Hediyesi'yle Çekoslovakya, Macaristan ve Polonya ile görüşmelerin sonuçsuz kalmasının ardından Almanya ve İtalya'nın baskısıyla güney Slovakya'yı (Slovakya'nın üçte biri) Macaristan'a vermek zorunda kalmış, daha sonra da Polonya Zaolzie bölgesini işgal etmiştir.
Sonuç olarak, Bohemya, Moravya ve Çek Silesyası toplam alanlarının %38'ini, 3,2 milyon Alman ve 750.000 Çek nüfusuyla birlikte Almanya'ya vermiştir. Macaristan ise güney Slovakya ve güney Rutenya'dan 11.882 km2 toprak almıştır (1941'de yapılan bir sayıma göre bu bölgede yaşayanların %86,5'i Macardı). Bu arada Polonya da Zaolzie bölgesini ve Slovakya'da iki küçük sınır arazisini işgal etti.
İkinci Cumhuriyet (Ekim 1938-Mart 1939)
Çok zayıflayan Çekoslovakya Çek olmayan halka büyük ödünler vermeye zorlandı. Slovak Halk Partisinin yürütme kurulu 5 Ekim 1938'de Zilina'da toplandı ve Sosyal Demokratlar hariç tüm partilerin katılımıyla Jozef Tiso liderliğinde otonom Slovak hükümetini kurdular. Benzer şekilde diğer iki ana etnik grup, Rus ve Ukrayna asıllılar da anlaşarak 8 Ekim'de ortak bir otonom yönetim kurdular ve sonraları buraya Karpato-Ukrayna adını verdiler.
Çeko-Slovakya'yı tam bir yıkımdan kurtarmaya yönelik son bir girişim 27 Ocak 1939'da İngiltere ve Fransa'dan geldi. Her iki hükümet, Çekoslovakya'ya £8.000.000 borç, £4.000.000 hibe olmak üzere yüklü bir yardım yapmakta anlaştılar. Yardımın bir kısmı Münih Antlaşması ve Birinci Viyana Hediyesi ile diğer ülkelere verilen topraklardan göç eden Çeklerin yeniden yerleştirilmesinde kullanılmak üzere ayrıldı.
Kasım 1938'de Beneš'in yerine Emil Hacha federatif İkinci Cumhuriyetin başkanı seçildi ve ülke Çeko-Slovakya olarak yeniden adlandırıldı. Üç bölgeden oluşyordu: Bohemya ve Moravya, Slovakya ve Karpato-Ukrayna. Almanya sınırındaki doğal savunmasını ve hayli pahalı tahkimatlarını kaybeden ülke savunulması zor bir duruma düşmüştü. Ocak 1939'da Almanya ile Polonya arasındaki görüşmeler durdu. Polonya'ya saldırma niyetindeki Hitler'in öncelikle Çekoslovakya'yı bertaraf etmesi gerekiyordu. Bohemya ve Moravya'nın 15 Mart sabahı işgali için bir plan hazırladı. Bu arada da Slovak Halk Partisi ve Macaristan ile işgalden önce Slovakya'nın federasyondan ayrılmasını müzakere etti. 13 Mart'ta Tiso'yu Berlin'e davet etti ve 14 Mart'ta Slovakya tek taraflı olarak bağımsızlığını ilan etti. Karpato-Ukrayna da bağımsızlık ilan etti ancak Macar ordusu 15 Mart'ta Karpato-Ukrayna'yı ve 23 Mart'ta doğu Slovakya'yı işgal etti. Hitler, 15 Mart'In erken saatlerinde cumhurbaşkanı Hácha'yı Berlin'e çağırdı ve Alman işgalinin kapıda olduğunu bildirdi. Luftwaffe'nin Prag'ı bombalayacağı tehdidiyle yüzleşince Hácha Çekoslovak ordusunun teslim olmasını kabul etti. Hácha görüşme sırasında kalp krizi geçirdi ve doktorların yardımıyla bilinci açık tutularak Hitler'in teslim koşullarını kabul etti. 15 Mart sabah saatlerinde Alman birlikleri hiçbir direnişle karşılaşmadan Bohemya ve Moravya'ya girdi. Macar ordusu Karpato-Ukrayna'nın işgalinde küçük bir direnişle karşılaştıysa da çabucak bastırdı. 16 Mart'ta Hitler, Prag Kalesine giderek Bohemya ve Moravya'nın Almanya'ya bağlandığını ilan etti.
|