Atlantik Savaşı
Atlantik Savaşı | |||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|
II. Dünya Savaşı | |||||||
Ekim 1941'de eskortluk yapan bir İngiliz savaş gemisinin köprüsündeki İngiliz subaylar, dürbünleriyle düşman denizaltısı ararken | |||||||
| |||||||
Taraflar | |||||||
Birleşik Krallık |
İtalya Krallığı (1940–43) Vichy Fransası (1940–42) | ||||||
Komutanlar ve liderler | |||||||
Sir Percy Noble (1941–42) |
Erich Raeder Karl Dönitz | ||||||
Kayıplar | |||||||
36,200 denizci öldü 36,000 ticaret gemisi denizcisi öldü 3,500 ticaret gemisi 175 savaş gemisi |
~30,000 denizci öldü 783 denizaltı |
|
Atlantik Savaşı, II. Dünya Savaşı'nda denizyollarının denetimini ele geçirmek amacıyla Britanya ve (Aralık 1941'den başlayarak) Amerika Birleşik Devletleri ile Almanya arasında yapılan savaş.
Atlas Okyanusu üzerinde süren savaşın ilk evresi, Fransa'nın Haziran 1940'ta düşmesine değin sürdü. Bu dönemde Alman ticaret gemilerini Atlas Okyanusundan çıkartan Britanya-Fransa koalisyonu, uzun mesafeli ticaret yollarında oldukça etkili bir abluka gerçekleştirdi. Benelüks ülkelerinin işgali, Fransa'nın düşmesi ve Mayıs-Haziran 1940'te İtalya'nın savaşa girmesiyle, savaşın gidişatı köklü bir değişime uğradı. Norveç'ten çekilirken ve Dunkerque'ü boşaltırken deniz kuvvetleri ciddi biçimde hasar gören Britanya, tam bu sırada Fransa'nın deniz desteğini de yitirdi. Alman birlikleriyle takviye edilmiş İtalyan deniz ve hava kuvvetleri, Süveyş'e giden en kısa denizyolunu tehlikeli hale getirip sonunda da tamamen kapatarak, Britanya gemilerini Ümit Burnundan dolaşmak zorunda bıraktılar. Bu olay, Britanya ticaret gemilerinin toplam yük taşıma kapasitesinin hemen hemen yarıya indirdi. Tam bu sırada Almanların Manş Denizindeki ve Fransa'nın batı kıyısındaki deniz ve hava üslerini ele geçirmesiyle, kuzey sularında seyreden gemiler daha etkili saldırılara hedef olmaya başladılar.
Bu kritik dönüm noktasında, resmen savaşa girmemiş olan Amerika Birleşik Devletleri, Atlantik Savaşı'nda daha belirleyici bir rol üstlendi. Verdiği kayıpların yerini doldurması için Britanya'ya 50 destroyer vererek, bunun karşılığında Newfoundland, Bermuda ve Antiller'in birçok yerinde uzun süreyle gemi ve uçak üsleri kiraladı. Ayrıca İzlanda ve Grönlanda ABD birlikleri yerleştirildi.
ABD'nin artık tamamen savaşa girdiği 1942'nin başlarında, Mihver Devletleri Amerikan sularındaki kıyı gemilerine karşı geniş çapta bir denizaltı saldırısı başlattı. Ayrıca Alman denizaltıları Hindistan ve Ortadoğu'ya giden Güney Atlantik denizyolları boyunca oldukça etkili harekatlara girişti. Akdeniz'i ulaşıma yeniden açmaya yönelik Müttefik seferi (1942-43), büyük ölçüde, Alman denizaltılarıyla dolu sularda gemilerle taşınan malzemeyle yürütülmekteydi.
1941 yılında Adolf Hitler’in SSCB’ye saldırmasından sonra Almanların hedefleri arasına Sovyetler Birliğine savaş malzemesi ulaştırmak için Murmansk limanına doğru yola çıkan konvoylar katıldı. Rus limanları Murmansk ve Arhangelsk'e ve Britanya Adalarına yol alan Müttefik konvoyları yolda şiddetli hava ve denizaltı saldırıları altında çarpışarak ilerlemek zorundaydılar. 1942'nin sonunda açıklanan hesaplara göre, Alman uçak ve denizaltılarının Müttefik gemilerine verdirdiği kayıplar, 1917'nin en kötü döneminde verilen kayıpları aşıyordu. Kuzey sularında sürekli olarak bir müttefik deniz gücünün bulundurulması da gerekiyordu. Çünkü Almanların dehşet saçan suüstü saldırı gemileri (özellikle süper savaş gemisi DKM Tirpitz), 1941'de DKM Bismarck zırhlısının kısa bir süre başardığı gibi, Atlas Okyanusundaki gemilerin yollarını kesebilirdi.
Öte yandan, Avrupa'daki Mihver Devletleri saran Müttefik ablukası durmadan daralıyor ve Mihver Devletleriyle denizde yapılan savaşta yavaş da olsa hissedilir bir gelişme kaydediliyordu. Konvoy sistemi daha fazla ve daha iyi donanımla güçlendirilip genişletildi. Özellikle ABD tersanelerinde eşi görülmemiş bir hızla yürütülen gemi yapımının, kayıplara yetişip bu sayıyı aşmasına karşın, kayıplar hala tehlikeli boyutlardaydı. Mihver ülke limanlarına ve sanayi merkezlerine yapılan saldırılar, Almanya'nın denizaltı ve uçak yapım ve onarım kapasitesini giderek azalttı. Kazablanka ve Dakar'daki Fransız deniz üsleri de dahil hemen hemen bütün Batı Afrika limanlarının ele geçirilmesiyle, Mihver savaş gemileri güney sularındaki son sığınaklarından da yoksun kaldılar. Bütün bu önlemler sonucunda Atlas Okyanusundaki Müttefik kuvvetler, Mihver Devletlerin, Amerikan ordularının ve malzemesinin Avrupa ve Kuzey Afrika'ya geçişini önleme, Britanya ve Sovyetler Birliği'ne ikmal ulaşımını engelleme ve Avrupa'daki Müttefik ablukasını kırma çabalarını boşa çıkardı.
Ayrıca
Kaynaklar
- Bu maddenini yazılmasında Encyclopædia Britannica Fifteenth Edition'ndaki Atlantik Savaşı maddelerinden yararlanılmıştır.
Dış bağlantılar
|