Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa
Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa | |
---|---|
Osmanlı Sadrazamı | |
Görev süresi 19 Ekim 1794 - 30 Ağustos 1798 | |
Hükümdar | III. Selim |
Yerine geldiği | Melek Mehmed Paşa |
Yerine gelen | Kör Yusuf Ziyaüddin Paşa |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 1743 Safranbolu |
Ölüm | 18 Eylül 1812 Manisa |
Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa (d. 1743, Safranbolu - ö.18 Eylül 1812 Manisa) III. Selim saltanatında 19 Ekim 1794 - 30 Ağustos 1798 tarihleri arasında üç yıl on ay on iki gün sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamı.
Hayatı
Sadrazamlıktan önceki yaşamı
1743 yılı ortalarında Safranbolu'da doğdu.[1] Zülüflü baltacılardan silahdar ağa kapıcısı İbrahim Ağazâde Ali Ağa'nın oğludur. 1760'da İstanbul'a gelip San Mustafa Paşa Kethüdası diye bilinen amcası Kaptan-ı derya Benli Hacı Mustafa Paşa'nın yanında yaşamaya başladı. Amcazadesi İbrahim Efendi ile birlikte kitabet ve inşaa eğitimi gördü. Daha sonra III. Mustafa döneminde kapatılan Baltacılar Ocağı I. Abdülhamit döneminde tekrar açılınca oraya çırak olarak girdi ve burada Kaptan-ı derya Mustafa Paşa Biraderzâdesi diye anıldı. Sonra Silâhdar Seyyid Mehmed Efendi'ye intisap etti ve orada yazıcılıkta halife unvanıyla anılmaya başlandı. Bir süre kapı hasekiliği, Dârussaâde ağası yazıcılığı yaptı. Bu görevi sırasında Harem gelirlerinin toplanmasındaki hizmetlerine mükâfat olarak 20 Mayıs 1779 kendisine "Mühâsebei Evvel" payesi hilatiyle samür kürk giydirildi. Eylül 1778'de Darphâne eminliğine ve Şah Sultan kethüdalığına getirildi. Bu arada Halil Hamid Paşa'nın kızı ile evlendi. 11 Mayıs 1785 tarıhinde Darphâne eminliğinden alındı ve üzerinde sadece Şah Sultan kethüdalığı kaldı. Birkaç ay sonra da şehreminliğe tayin edildi. 26 Mart 1786'de Tersane emini oldu.[1]
Temmuz 1786'da vezirlik rütbesi de verilerek Hanya muhafızlığına getirildi. 23 Kasım'da Diyarbekir Valiliğine atandı. 5 Ocak 1787 'de İç İl (Mersin) sancak beyliğine nakledildi. Bir ay sonra Bender Kalesi muhafızlığı görevi verildi. 21 Nisan 1787'de ise Cidde Valiliğine yollandı. Ardından da Boğaz Hisarı muhafızlığına getirildi.[1]
Mart 1791'de Mısır valiligine tayin edildi. Bu görevi sırasında başarılı hizmetlerde bulundu ve bazı ayaklanmaları bastırdı.
Nizâm-i Cedîd çerçevesinde yapılmakta olan yenilikler için yeni gelir kaynaklan bulabilecek yetenekli bir sadrazam aranırken iki yıldan fazla bir süredir Mısır'daki hizmetleriyle adı duyulan Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa hatıra geldi. 16 Mayıs 1793 Anadolu beylerbeyliğine getirildi. Mısır'dan gemiyle gelip daha görev yeri olan Kütahya'ya ulaşmadan Üsküdar'da iken çağrılarak Melek Mehmed Paşa'nın yerine ilk kez sadrazamlığa tayin edildi.
Sadrazamlık dönemi
İlk sadrazamlıga tayini üzerine şair Enderunlu Fâzil,
Mühr-i emânet erdi Melek'ten Mehmed'e
mısraıyla tarih düşürmüştür.
O zamana kadar gelen geleneklere göre sadrazam olan kişinin medrese öğrencisine kırk adet mülazemet vermesi gerekmekteydi. Bu mülâzemetler şefaat ve rica ile verilmekteydi ve genellik ehil olmayanların eline geçtiği şikayetleri ortaya çıkardı. İzzet Mehmed Paşa bu yersiz mülâzemet verilmesi şikayetlerini önlemek amacıyla yüksek ülemâdan birkaç imtihancı tayin edip medrese öğrencilerine açık bir imtihan açtırdı ve bu imtihanı kazanan öğrencilere mülazemet verdirdi. Ayrıca imtihanı kazananların her birine de 15 kuruş ihsanda bulundu.
Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa'nın sadrazamlıgi Nizâm-i Cedîd faaliyetleri içinde geçti. Onun zamanında Tersane'de yapımına başlanan büyük havuz için Fransa'dan ve İsveç'ten uzmanlar getirtildi. Nizâm-i Cedîd askerleriyle de yakından ilgienmesi dolayısıyla paşa III. Selim tarafından değerli bir hançer. istiklâlini hâvi bir hatt-ı humâyün ve samur kürkle taltif edildi.
Sadrazamlığı şu önemli olaylara şahit olmuştur:
Önemli olaylarından ilki, 1795 çıkan ve on bir saat kadar devam eden İstanbul yangınıdır. Bu yangında Balıkpazarı, Uzunçarşı ve Ahi Çelebi Camii civarı tamamen yanıp kül olmuştur.
İkinci önemli olay ise 1797 sonlarında başlayan Pazvandoğlu Osman ayaklanmasıdır. Nizâm-i Cedîd'e muhalif olan bu isyancı Rumeli ayanının cezalandırılması için Babıâlı'de toplanan olağan üstü mecliste hükümet kuvvetlerinin serdari olarak Kaptan-ı deryA Küçük Hüseyin Paşa görevlendirildi. Pazvandoğlu'nun kuvvetleriyle çeşitli cephelerdeki çarpışmalarda devlet kuvvetleri galip gelmişse de Pazvandoğlu isyani tamamen bastırılamadı.
Üçüncü önemli olay ise çok sideetli uluslararası yankılar doğurmuştur. Osmanlı hükümetinin tanıdığı ihtilâl Fransa'sındaki Direktuvar Hükümeti'nin 1798'de yapılan değişmelereden sonra özellikle İtalya Seferi ile çok ün kazanan general Napolyon Bonapart'ı devlet merkezi olan Paris'ten uzaklaştırmak amacıyla bir Osmanlı eyaleti olan Mısır üzerine bir Fransız askeri seferi tertip edilip Mısırı'ın Fransa tarfından işgal edilmesine dair Mart 1789'da bir karar verilmesiyle ortaya çıktı. 40,000 asker, 10,000 denizci ve 13 iki veya üç ambarlı büyük yelkenli kalyon, 14 fırkateyen ve 400 nakliyat gemisinden oluşan Fransız ordu ve donanma filosu Mayıs 1798 Toulon'dan hareket eden Napolyon Bonapart kumandasındaki Fransız donanması temmuz başında İskenderiye Limanı'na varıp fazla bir direnişle karşılaşmadan şehri teslim aldı. Piramitler Muharebesi'ni kazanarak 23 Temmuz günü Kahire'ye girdi. Fakat, Mısır'a Fransız askeri getiren Fransız donanma filosu Ağustos başında Nil Muharebesi'nde Amiral Horatio Nelson komutasındaki İngiliz donanmasına yenildi. Böylece Mısır’daki Napolyon ordularının Fransa ile deniz bağlantısını kesildi.
Mısır'da bu gelişmeler olurken daha önce burada valilik yapan, dolayısıyla vilâyet ahvalini bilmesi gereken, ayrıca birkaç aydır Fransa'nın Mısır'a saldıracağı soylentilerine rağmen tedbir almayan, Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa 30 Ağustos 1798'de sadrazamlıktan azledildi.
Sadrazamlıklardan sonraki hayatı
Sadrazamlıktan azledilmesinden sonra Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa Sakız Adası'na sürüldü ve fazla miktardaki serveti devletçe müsadere edildi. Buradan da arpalık mukaataası bulunan Manisa'ya gönderildi ve 9 Eylül 1812 tarihinde orada vefat etti.
Değerlendirme
Sicill-i Osmani onu şöyle değerlendirilmektedir:[1]
Katip, tedbirli ve güçlüydü. Yüce gönüllü kerim olup kimseyi incitmemiştir.
Safranbolulu İzzet Mehmed Paşa, günümüzun tarihçilerince ise
tamahkâr, mürtekip, şahsî çıkarlarını devletin menfaatlerinin üstünde tutan, mîrî malını telef eden ve işlerinde gevşeklik gösteren biri
olarak nitelendirilmiştir.
Eserleri
İstanbul'da Balıkpazarı'nda ve Safranbolu'da camileri bulunmaktadır.
Bebek sahilinde III. Selim'in kızkardeşi Beyhan Sultan Sahilsarayı'nın üst setinde padişaha mahsus inşa ettirdiği (günümüzde de bir ismi İzzetabad Kasrı diğer ismi Boyalı Köşk olan) kasrı (15 Mayıs 1798'de Arnavutköy semtini ve Akıntıburnu ötesini kül eden bir yangında yok olmuştur. Köşk ise 1800-1804 arasında yeniden inşa edilmiştir.
Kaynakça
Dış bağlantılar
- Mehmed Süreyya (haz. Nuri Akbayar) (1996), Sicill-i Osmani, İstanbul:Tarih Vakfı Yurt Yayınları ISBN 975-333-0383 C.IV s.456/457
- Buz, Ayhan, (2009) Osmanlı Sadrazamları, İstanbul: Neden Kitap, ISBN978-975-254-278-5, .
- Danişmend, İsmail Hami, (2011), İzahlı Osmanlı Tarihi Kronolojisi 6 Cilt, İstanbul:Doğu Kütüphanesi, ISBN 9789944397681
- Tektaş, Nazim (2002), Sadrâzamlar Osmanlı'da İkinci Adam Saltanatı, İstanbul:Çatı Yayınevi (Google books:
- Safranbolu İzzet Mehmet Paşa Camii
Siyasi görevi | ||
---|---|---|
Önce gelen: Melek Mehmed Paşa |
Osmanlı Sadrazamı 19 Ekim 1794 - 30 Ağustos 1798 |
Sonra gelen: Kör Yusuf Ziyaüddin Paşa |
|