Şirvanizade Mehmed Rüşdi Paşa
Şirvanizade Mehmed Rüşdi Paşa | |
---|---|
Osmanlı Sadrazamı | |
Görev süresi 15 Nisan 1873 - 15 Şubat 1874 | |
Hükümdar | Abdülaziz |
Yerine geldiği | Ahmed Esad Paşa |
Yerine gelen | Hüseyin Avni Paşa |
Kişisel bilgiler | |
Doğum | 1828 Amasya |
Ölüm | 23 Eylul 1874 Taif |
Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa, Abdülaziz saltanatında 15 Nisan 1873 - 15 Şubat 1874 tarihleri arasında on ay sadrazamlık yapmış Osmanlı devlet adamıdır.
Yaşamı
Babası Halidi tarikatının büyüklerinden ve ulemadan İsmail Siracuddin'dir.[1] Babası Şirvan asıllıdır ve bu nedenle Şirvanizade lakabıyla anılır. Ailesi Rusların Şirvan'ı istila etmesi üzerine Anadolu'ya Amasya'ya göçmüştür. Eğitimine Amasya'da başlamıştır. 1850'de İstanbul'a geçerek bu şehirde Beyazıt Camii medresesinde eğitimine devam etmiş ve Vidinli Mustafa Efendi'nin derslerini takip ederek icazet almıştır.[1]
1853'de Amasya Evkaf müdürü olarak tayin edildi; ama ertesi yıl bu görevden istafa ederek İstanbul' geri döndü. Şeyhülislam olan Arif Efendi'nin oğluna ders vermekte iken, zeka ve yetenekleri ile bu kişinin dikkatini çekti ve ruus alıp müderrisliğe başladı. Ayrıca Evkaf Teftiş Mahkemesi kassamlığı görevine getirildi. Bir müddet Ahmet Cevdet Paşa'nın başkanlığı altında kurulan arazi komisyonuna üyelik yaptı. Meşrepzade Mehmet Arif Efendi dairesine intisabla devlet ilerigelenleri, özellikle Keçecizade Fuat Paşa'ya yakınlık peyda eyledi. Keçecizade Fuad Paşa Suriye'ye Şam valisi olarak görevle gittiğinde maiyetinde bir ilmiyye sınıfı görevliyi bulundurmak istemişti ve bu görevle Keçecizade Fuad Paşa yanında Suriye'ye gitti. Keçecizade Fuad Paşa onun gayretli ve yetenekli çalışmalarından çok memnun kaldığı için onu mahreç kadılıklarından birine tayin ettirmek için tavsiye etti. Fakat bu tavsiye yeni şeyhülislam olan Sadettin Efendi'nin itirazı ile karşılaştı ve bu göreve getirilmedi. Bu sefer yine Keçecizade Fuad Paşa'nın tavsiyesi ile 1851'de "Meclis'i Vala" üyeliğine tayin edildi. 1863'de ise vezir rütbesi verilerek Şam vilayeti valiliğine getirildi. 1864'de Şam, ve Sayda vilayetleri ile Kudüs sancağı birleştirilerek yeni Suriye vilayeti kuruldu ve bu yeni vilayet valiliğine Şirvanlızade Mehmet Rüşdi Paşa getirildi.[2]
1865'de İstanbul'a döndü ve Evkaf Nazırı olarak görevlendirildi. Aynı yıl Maliye Nazırı yapıldı ve 1868'de bu görevine Hazine-i Hassa Nazırlığı eklendi. 1869'da Hazine-i Hassa Nazırlığı kendinde kalmak üzere yeni kurulan Dahiliye Nazareti Nazırı görevi verildi. Fakat Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa'nın doğrudan doğruya sarayla temasa geçmesi, bazı konularada sadrazama danışmadan hareket etmesi ve hatta sadrazma muhalif kalması nedenleri ile sadrazam Mehmed Emin Âli Paşa ile arası açıldı. Bunun üzerine 1871'de Dahiliye Nazırlığı görevinden alınarak ikinci defa Maliye Nazırı görevine getirildi. Burada yaptığı bazı icraat Padişah Sultan Abdülaziz tarafından beğenilmeyip azledilip sürgüne gönderilmesi istendi. Fakat sadrazam Mehmed Emin Âli Paşa sarayın hükümet işlerine karışmasını hoş görmeyip padişahın bu isteğini kabul etmedi. Fakat Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa'yı Maliye Nazırlığı'ndan alarak ona Nafia Nazırı olarak görev verdi. 12 gün sonra da "Divan-ı Ahkam-ı Adliye Nazırı" olan Edhem Paşa ile yer değiştirdi.[1]
Fakat bu yeni görevine başladıktan birkaç ay sonra 7 Eylül 1871'de kendini koruyan sadrazam Mehmed Emin Âli Paşa öldü ve yerine sadrazamlığa Mahmud Nedim Paşa getirildi. Mahmud Nedim Paşa kendine aleyhtar olarak gördüğü Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa'yı nazırlıktan azletti ve Amasya'ya sürgüne gönderdi. 31 Temmuz 1872'de ise Mahmud Nedim Paşa sadrazamlıktan azledip Mithat Paşa sadrazamlığa getirildi. Mithat Paşa onu sürgünden affetti ve İstanbul'a dönünce de "Orman ve Maaden Nezaratı"'ne nazır olarak görevlendirdi. 1873'de Evkaf Nazırlığı görevi verildi. Fakat bu görevde çok kalmayıp aynı yıl üçüncü defa Maliye Nazırı olarak göreve getirildi.[1]
Sadrazam olan Sakızlı Ahmed Esad Paşa 15 Nisan 1873 azledilince Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa sadrazam olarak sedarete getirildi. Sadrazamlığı döneminde ele aldığı en önemli sorun Mısır'ın idaresi ile ilgilidir. Mısır 1841'den itibaren çeşitli fermanlarla Kavalalı Mehmet Ali Paşa ailesinden olan "Hidiv" adı verilen özel imtiyazlı valiler tarafından, Osmanlı devleti tarafından verilen iki rk fermana da dayanarak, bir muhtar hükümet olarak idare edilmekte idi. 1873'de Mısır Hidivi olan İsmail Paşa yeniden daha fazla muhtariyet almak için İstanbul'a geldi. Mısır'ı idare etmek için tam muhtariyet elde etmesini sağlayacak bir ferman istemekteydi. İnalılır bir biyografi ansiklopedisi durumu şöyle belirtmektedir:[1]
Bu fermanı alabilmek için devlet ricaline önemli miktarlarda rüşvet ve hediyeler dağıttığı, Hüseyin Avni Paşa, Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa ve diğer zevatın aldıkları bahşişler karşılığında hidivin istediğinden fazlasını verdikleri kaydedilir.
Verilen 1873 fermanı ile Mısır'a o zamana kadar ayrı ayrı fermanlarla verilen muhtariyet tek bir belgeye dayandırılmakta ve Mısır Osmanlı devletinden tamamiyle muhtar bir idare kazanmakta idi.
Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa'nın İran'la yapılan bir anlaşma taslağının bazı maddelerinin İran lehine şahsen değiştirmesi de benzer nedenle olduğu iddia edilmektedir.[1]
Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa'nın sadrazamlığa gelmeden önce Mithat Paşa, Mehmet Sadık Paşa ve Hüseyin Avni Paşa gibi ileri gelen devlet adamları ile konuştuğu ve Abdülaziz'i tahttan indirmek için anlaşıldığı bildirilmektedir. Fakat sadarete geçince Şirvanizade bu anlaşmayı uygulamadan vazgeçmişti. Bunun üzerine Hüseyin Avni Paşa'nın saraya sadrazama karşı bir sıra ihbarda bulunduğu ve bu nedenle Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa'nın azledildiği de iddia edilmektedir.[1] Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa 15 Şubat 1874'de azledilmiş ve yerine sadrazam olarak Hüseyin Avni Paşa getirilmiştir.
27 Mayıs 1874'de Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa Halep valisi olarak tayin edilmiştir. Fakat Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa buradan hoşlanmayarak diğer bir vilayete vali olarak tayinini istemiştir. 25 Temmuz 1874'de o günkü Hicaz valisi ile yer değiştirip Hicaz Valisi olması kabul edilmiştir. Şirvanizade Mehmet Rüşdi Paşa bu görev için Hicaz'da Taif'e ulaştığı zaman bir süredir müztarıp olduğu karahummadan vefat etmiştir. Orada gömülüdür.[2]
Değerlendirme
Bazı tarihçiler onun hediye ve rüşvet aldığını bildirirler. Buna karşılık Sicill-i Osmani de şöyle değerlendirir:[2]
Orta boylu, tıknazca, güleryüzlü bir zat idi. ... Âlim, fâzil, munsî, zeki, cömert, uyumlu ve ılımlıydı.
Kaynakça
- 1 2 3 4 5 6 7 Özcan, Tahsin "Mehmed Rüşdî Paşa (Şirvanîzade)" (1999) Yaşamları ve Yapıtlarıyla Osmanlılar Ansiklopedisi, İstanbul:Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık A.Ş. C.2 s.179-180 İŞBN:975-08-0072-9
- 1 2 3 Mehmed Süreyya (haz. Nuri Akbayar) (1996), Sicill-i Osmani, İstanbul:Tarih Vakfı Yurt Yayınları ISBN 975-333-0383 C.II s.385
Dış bağlantılar
- Buz, Ayhan (2009) Osmanlı Sadrazamları, İstanbul: Neden Kitap, ISBN 978-975-254-278-5
- Danişmend, İsmail Hâmi (1971),Osmanlı Devlet Erkânı, İstanbul: Türkiye Yayınevi
- Kuneralp, Sinan (1999) Son Dönem Osmanlı Erkan ve Ricali (1839 - 1922) Prosopografik Rehber, İstanbul:ISIS Press,, ISBN 9784281181.
- İnal, İbnülemin Mehmet Kemal, (1964) Son Sadrazamlar 4 cilt, Ankara: Millî Eğitim Basimevi, (Dergah Yayinevi 2002) (Google books ,
- Mehmed Süreyya (haz. Nuri Akbayar) (1996), Sicill-i Osmani, İstanbul:Tarih Vakfı Yurt Yayınları ISBN 975-333-0383 C.II s.385
- Özcan, Tahsin "Mehmed Rüşdî Paşa (Şirvanîzade)" (1999) Yaşamlari ve Yapıtlarıyla Osmanlılar Ansiklopedisi, İstanbul:Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık A.Ş. C.2 s.179-180 ISBN 975-08-0072-9
- Tektaş, Nazim (2002), Sadrâzamlar Osmanlı'da İkinci Adam Saltanatı, İstanbul:Çatı Yayınevi (Google books:
Siyasi görevi | ||
---|---|---|
Önce gelen: Ahmed Esad Paşa |
Osmanlı Sadrazamı 15 Nisan 1873 - 15 Şubat 1874 |
Sonra gelen: Hüseyin Avni Paşa |
|
|
|
|